2019 Eylül Ayının En Önemli 10 Arkeoloji Haberi

2019 yılının Eylül ayında Türkiye’de ve dünyada yapılmış en ilginç ve önemli arkeolojik keşifleri derledik.

(Ağustos Ayının En Önemli 10 Arkeoloji Haberi)

10- 3,8 Milyon Yıllık Kafatası, İnsan Atasının Yüzünü Ortaya Çıkardı

Australopithecus anamensis kafatası ve neye benziyor olabileceğine dair bir yorum. C: CMNH/MATTCROW

Etiyopya’da neredeyse bütün halde ve 3.8 milyon yıllık, erken maymun benzeri insan atasına ait bir kafatası keşfedildi.

Kafatasının analizi, ilk insanların maymun benzeri atalardan nasıl evrimleştiğine dair fikirlere meydan okuyor. Bulguya göre, Lucy adındaki maymunun, ilk insanlara evrimleşen türler arasında olduğu görüşü yeniden ele alınması gerekebilir.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

9- Şanlıurfa’da Yeni Bir Göbeklitepe: Harbetsuvan Tepesi

Harbetsuvan Tepesi’nde de T biçimli dikilitaşlar göze çarpıyor.

Şanlıurfa’daki Harbetsuvan Tepesi, Göbeklitepe benzeri yaklaşık 10.000 yıllık tapınak alanları ve dikilitaşları ile merak konusu oldu.

Doç. Dr. Bahattin Çelik, “Harbetsuvan Tepesi’nde yaklaşık altı dönümlük bir alan içerisinde yaklaşık 2 yıldır kazı yapıyoruz. Harbetsuvan Tepesi’nde aynen Göbeklitepe’de olduğu gibi tapınak alanları tespit ettik. Göbeklitepe’nin son evresine ait bulgular tespit ettik. Harbetsuvan Tepesi de aynen Göbeklitepe gibi çok önemli bir yer olarak karşımıza çıkıyor.” diyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

8- Peru’da Bilinen En Büyük Çocuk Mezarlığı Bulundu

Arkeologların dünyanın en büyük çocuk kurban mezarlığı olarak adlandırdığı yerde, en az 227 erkek ve kız (4 ila 14 yaş arası) çocuk bulundu. Kalıntıları yaklaşık 600 ila 800 yıl öncesine ait. C: Ernesto Arias/EPA

Peru’nun kuzeyindeki bir kıyı çölünde, yüzlerce yıl önce büyük bir kurban ayininde katledilmiş ve gömülmüş 227 çocuğun iskelet kalıntıları ortaya çıkarıldı.

Bölgede bir yıldan uzun süredir kazı yapan araştırmacılara göre, bu bulgu dünyadaki en büyük çocuk mezarlık alanını temsil ediyor ve şu ana kadar keşfedilen cesetler buzdağının görünen ucu olabilir.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

7- El Ele Tutuşan ‘Modenalı Aşıklar’ Erkek Çıktı

Roma döneminde gömülen iskeletler yaklaşık 1.500 yıldır el ele tutuşuyor. C: Archeomodena

El ele tutuşmuş bir halde bulundukları için ‘Modenalı aşıklar’ olarak adlandırılan iskeletlerin ikisi de erkek çıktı.

İtalya’nın kuzeyindeki Modena’da 2009 yılında el ele tutuşmuş bir şekilde bulunan iki iskeletin cinsiyeti, günümüze kadar çok iyi korunamadıkları için bilinmiyordu. İskeletler çok kötü korunduğu için bu zamana kadar herhangi bir tespit yapamayan arkeologlar, diş minesindeki proteini kullanarak cinsiyet belirlemeye izin veren bir teknik sayesinde iskeletlerin iki erkeğe ait olduğunu tespit etti.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

6- İlk Defa Bir Denisovalının Yüzü Canlandırıldı

Bilim insanları yaklaşık 50.000 yıl önce yaşayan ve Denisovalılar olarak bilinen gizemli insan türüne ait genç bir kadının yüzünü canlandırdı.

Yakın zamana kadar, Denisovalılar olarak bilinen gizemli bir tür eski insanın varlığına dair tek kanıt, bir parmak kemiğinden çıkarılmış antik DNA ve Sibirya’daki Altay dağlarında bulunan üç dişti. Şimdi ise araştırmacılar, bu parmak kemiği DNA’sına dayanarak genç bir Denisovalı kadının portresini yarattı. Ancak diğer araştırmacılar kullanılan yönteme şüpheli yaklaşıyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

5- Kuzey Amerika’da 15.000 Yıllık İnsan İzleri Bulundu

Cooper’s Ferry’deki kazılar, 15.000-16.000 yıl öncesine ait eserler ortaya çıkardı. Bu tarih, insanların ilk defa Amerikalara geldiği düşünülen tarihten oldukça önce.

Amerikaların en eski arkeolojik alanı Idaho’da keşfedilen 15.000 yıllık kalıntılar, insanların Amerika kıtasına denizden geldiğini gösteriyor.

Yeni bulgulara göre insanlar ilk kez yaklaşık 15.000 yıl önce Kuzey Amerika’ya yerleşmiş, kuzeydoğu Asya’dan gelen teknelerle yola çıkmış ve Pasifik Kıyısı boyunca seyahat etmiş olabilir. Bu, bölgedeki yerleşimin en eski kanıtı.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

4- Süt Tüketiminin En Eski Doğrudan Kanıtı Bulundu

Bilinen en eski süt tüketiminin kanıtı, Neolitik döneme ait insan dişlerinin plaklarında bulundu. C: Sophy Charlton

Araştırmacılar, İngiltere’de insanlar tarafından süt tüketiminin en eski doğrudan kanıtını keşfettiler.

Ekip, İngiltere’de bulunan tarih öncesi çiftçilerin dişlerinde kalsifiye olmuş diş plağına (calculus) gömülmüş süt proteinini tanımladı. Bu kanıtlar, insanların laktoz intoleransı olmasına rağmen 6.000 yıl kadar erken bir süre önce süt ürünleri tükettiğini gösteriyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

3- Cebelitarık’taki Anadolu Kökenli Kadının Yüzü Canlandırıldı

Cebelitarık’ta bulunan 7.500 yıllık kafatası, Anadolu kökenli bir kadına aitti.

Cebelitarık’taki bir mağarada bulunan ve Anadolu kökenli olan 7.500 yıllık bir kadının yüzü yeniden canlandırıldı.

Araştırmacılar tarafından Calpeia ismi verilen kadın, öldüğünde 30 ila 40 yaşlarındaydı ve genlerinin %90’ı Anadolu kaynaklıydı. Bilim insanları, 1996 yılında İspanya’daki bir mağarada yapılan kazıda bulunan 7.500 yıllık kafatasından yola çıkarak Neolitik dönemde yaşamış bir kadının yüzünün yeniden modellemesini yaptı.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

2- Ekonomik Eşitsizlik Saban Çeken Sığırlarla Başladı

C: Peter Wieser.

Büyük ekonomik eşitsizlikleri yaratan tarıma geçiş değil, toprağı daha değerli ve emeği daha az değerli hale getiren dönüşümdü.

7.000 yıl önce, Avrasya’daki toplumlar, zenginler ve yoksullar arasında kalıcı bölünme belirtileri göstermeye başladı. Yeni araştırmada, bilim insanları tarih öncesi eşitsizliğin giderek artan dalgalanmalarını grafiklendirdi ve bu eşitsizliğin ekonomik kökenini öküzlerin çektiği sabanların benimsenmesine kadar takip edebildi.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

1- İspanya’da Sular Altındaki Megalitik Anıt Ortaya Çıktı

Guadalperal Dolmeni, yarım yüzyılır ilk kez suyun üstünde. C: Pleonr

İspanya’da yapay bir gölün sularının altında kalan ve Guadalperal Dolmeni olarak bilinen 7.000 yıllık megalitik anıt gün yüzüne çıktı.

NASA’nın Landsat 8 uydusundan alınan yeni görüntülere göre, antik anıtın yeniden ortaya çıkması, Avrupa’da (ve dünyanın geri kalanının çoğunda) rekor bir sıcaklık ve kuraklık döneminin ardından İspanya’daki Valdecañas Rezervuarında su seviyelerinin çok düşmesi sayesinde oldu.

Bazen ‘İspanyol Stonehenge’i’ olarak adlandırılan Guadalperal Dolmenleri; bazıları yaklaşık 1.8 metreden daha uzun, merkezi, açık bir ovalin etrafına yerleştirilmiş yaklaşık 150 adet dikili taştan oluşan geniş bir daire.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

BONUS

Hasankeyf Sular Altında Bırakılıyor

İnşaat ekipleri, sular altında bırakmak üzere oldukları Hasankeyf çevresindeki kireçtaşı kayalıkları imha ediyor. C: Getty
Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login