Kırmızılı Kadın Mezarı Buz Çağı Kültürünü Aydınlatıyor

İspanya’nın kuzeyinde 18.700 yıl öncesine tarihlenen mezarda yapılan araştırmalar, mezarda yatan kadın ve onun kültürü hakkında detaylı bilgi veriyor.

Kuzey İspanya’daki bir mağarada bulunan ‘Kırmızılı Kadın’ nın çene kemiği. F: L.G.Straus

İspanya’daki ünlü El Miron Mağarası’nda bulunan mezar, kemikleri kırmızı pigmentlerle kaplandığı için “Kırmızı Kadın” takma adının takıldığı bir kadına ait. Kırmızı Kadın, Batı Avrupa’da son buz çağının bitiminde yaşayan Magdelenien’ların zamanında yaşamış. Mezarda, kadının üreme organı temsil ettiği düşünülen bir şeklin de aralarında bulunduğu, üzerinde çeşitli şekiller barındıran büyük bir kireçtaşı blok da bulunanlar arasında. Bu kireçtaşı bloğun, kadının mezarını işaretleyen bir taş olabileceği düşünülüyor, sanki ilkel bir mezartaşı gibi.

Magdelenienler Portekiz ve İspanya’da büyük gruplar halinde yaşadılar. O dönemden kalan insan kalıntıları, Fransa ve Almanya gibi Avrupa’nın başka bölgelerinde de bulunmuştu. Fakat araştırmacılara göre, bu mezar şimdiye kadar İber yarımadasında bulunan ilk somut Magdelenien mezarı.

Kırmızılı Kadın

Kemik kalıntılarını bulan İspanya’daki Cantabria Üniversitesinden Straus ve Manuel González Morales, projenin sonuna doğru daha önce üzerinde çalışmayı bıraktıkları bu alana geri dönmeye karar verdiklerini, bunun sebebinin ise daha önceki kazılarda bu bölgede çok sayıda eser olabileceğinden şüphelenmeleri olduğunu söyledi.

Straus ve ekibi, yaklaşık 2 metre uzunluğunda, 1 metre genişliğinde mağara tavanından düşen ve çizgilerle işlenmiş büyük bir blok buldular. Bu bloğun arkasında, çene kemiğini ve kaval kemiği de dahil olmak üzere, kırmızı boya pigmentleriyle kaplanmış insan kemikleri buldular.

Sonraki üç yıl boyunca, Straus ve ekibi, öldüğünde 35 ila 40 yaşlarında olan bir kadına ait olduklarını düşündükleri 100’den fazla kemik buldular. Yapılan araştırmalardan sonra, kadının vücudu çürüdükten sonra mağaranın arka tarafındaki küçük bir alana gömüldüğünü anladılar.

Daha sonra, kurt ya da evcilleştirilmiş köpek olması muhtemel bir leş yiyici, mezarı kazarak kalça kemiğini çıkarıp çığnemiş. Araştırmacı Straus, kalça kemiğinin çiğnendikten sonra iskeletle yeniden gömüldüğünü söylüyor.

Kadının iskeleti dikkat çekici bir biçimde tüm fakat kafatası ve büyük, uzun kemikler kayıp. Kayıp olan bu kemiklerin leş yiyiciler tarafından ya da bu kemikleri sergilemek isteyen Magdelenien insanları tarafından çıkarıldığı düşünülüyor.

Kırmızılı Kadın Özel Biri mi?

Araştırmalar, Kırmızılı Kadın’ın sağlığının iyi olduğunu gösteriyor fakat neden öldüğü hala bilinemiyor. Kırmızılı Kadın, daha çok geyik, keçi ve balık yediği, bazen de mantar ve tohumlar tükettiği biliniyor.

Kırmızı pigmentler üzerinde analiz yapan araştırmacı ekip, pigmentlerin bu bölgeden olmadığını ve bulunması zor olduğunu söylüyor. Ayrıca bu kırmızı pigmentlerin cesetin korunması amaçlı ya da ritüel bir ayinin parçası olduğu düşünülüyor.

Mezarın yanında bulunan büyük kireçtaşı bloğun üzerindeki çizgilerin ise Paleolitik sanatta da karşılaşılan, kadınlığı temsil etmek için çizilen üçgen şekiller olduğuna inanılıyor. Araştırmacı Straus, Kırmızılı Kadın’ın mutlaka önemli biri olduğunu fakat rolünün tam olarak ne olduğu hakkında hiçbir ipucunun olmadığını söylüyor.


Live Science.

Makale: Sarchet, P. (2015). Unveiling the Red Lady of El Mirón.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

1 Comment

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply