Antik DNA üzerine çalışan bilim insanları, Avrasya’daki antik halkların kimliğini çok daha belirgin bir biçimde teyit edebilecek bir sistem icat etti. Bu sistem, antik insanlar ile modern bireylerin aralarındaki benzerlikleri çözümleme sürecinde de kullanılabilir.
Antik DNA çalışması, bir iskeleti bir popülasyona sınıflandırmak veya biyocoğrafik kökenlerini bulmak için birçok bilgi gerektiriyor.
Şimdi ise bilim insanları, ”Antik Akrabalık İlişkisine Yönelik Genetik Belirteçler” ya da aAIMs olarak adlandırılan yeni bir kavramı tanımladı. Bu kavram, antik halkları sınıflandırıp belirleyen ve onlarla ilgili gerekli veriyi sağlayan bir grup gen değişimi anlamına da geliyor.
(Güneydoğu Asya’nın Tarih Öncesi Tartışmaları Antik DNA ile Çözüldü)
Sheffield Üniversitesi Hayvan ve Bitki Bilimi Bölümü’nden Dr. Eran Elhaik rehberliğinde gerçekleştirilen araştırma, antik halklara ait iskeletleri sınıflandırmak için kullanılan küçük bir grup AIMs’in en belirgin özelliklerini ortaya çıkardı.
Dr. Elhaik, “aAIMs’i etkili bir biçimde bulabilen yeni bir metot geliştirdik ve doğruluğunu kanıtladık.” diyor.
AIMs, Antik Akrabalık İlişkisine Yönelik Genetik Belirteçler, bilim alanında uzun bir tarihi geçmişe sahip; sağlık bilimleri ve adli tıp uzmanları tarafından da son on yıldır kullanılıyor.
Ancak Dr. Elhaik ve ekibi, Antik DNA’ları, geleneksel AIMs araçları ile araştırdığında, düşük doğruluk oranı nedeniyle hayal kırıklığına uğradı.
“Antik halklar, modern halklara göre çok daha çeşitliydi, fakat Tarım Devrimi ya da Kara Veba gibi birbirini takip eden hadiselerin gölgesinde bu çeşitlilik zamanla azaldı.”
(Hindistan’ın Tarih Öncesi, Antik DNA ile Baştan Yazılıyor)
“Antik insanlar ile karşılaştırıldığında, modern dönemde yaşayan insanlar arasındaki benzerlik oranının daha fazla olduğu anlaşılıyor. Dahası, büyük ölçüde bozulmuş olan DNA yapıları, antik verilerin güvenirliğini sarsıyor. ”
Tüm bu zorlukları aşmak isteyen Dr. Elhaik, aAIMs’i belirleyebilen özel bir sistem geliştirdi. Karışık durumları da hesaba katan eşi benzeri olmayan bir yöntem ile geleneksel metodolojinin birleştirilmesi, bu sistemin en önemli noktası oldu.
“Normal bir antik genom, yüz binlerce hatta bazen milyonlarca belirteç içeriyor. Antik genom analizi esnasında popülasyon sınıflandırılmasının daha doğru bir biçimde ele alınabilmesi için sadece 13.000 belirteçe ihtiyaç olduğunu gösterdik. Antik adli tıp alanı henüz mevcut olmasa da, bu aAIMs, eski insanlara daha fazla yaklaşmamıza yardımcı olabilir.”
Dr. Elhaik, “Şimdiye kadar, insanları Antik DNA soyları için test edemiyorduk, çünkü genetik soybilim için kullanılanlar gibi ticari mikro-dizilerde paleogenomiklerle ilgili çok fazla belirteç bulunmuyor. Dolayısıyla insanlar ilkel kökenlerini inceleyemiyordu.” diyor.
“Bu aAIMs bulguları, antik insanların parmak izine benzetilebilir; genellikle dizinde mevcut olan az sayıdaki belirteç analizini olanaklı kılar. Böylelikle, genomun Romalı Britonlar’a, Vikingler’e, Çumaşlar’a ait olup olmadığını anlayabiliriz.”
“Antik belirteçlerin dizilimi belli olduğu sürece antik insanlar ile ilgili merak edilen tüm sorular sorulabilir. Dolayısıyla, antik genomları kendisine konu edinmiş çalışma alanını topluma anlatabilmek, bu makalenin amaçlarından biri.”
Araştırmacılara göre, dünyanın dört bir yanındaki antik insanları belirleme ve sınıflandırma sürecinde, elde edilen bulguların artık daha doğru olması bekleniyor. Dolayısıyla, antik DNA ile ilgili ayrıntılı bilgiler gün yüzüne çıktığında mevcut çalışmaya ait metotlar tekrar uygulanmalı.
Science Daily. 14 Ocak 2019.
Makale: Esposito, U., Das, R., Syed, S., Pirooznia, M., & Elhaik, E. (2018). Ancient ancestry informative markers for identifying fine-scale ancient population structure in Eurasians. Genes, 9(12), 625.
You must be logged in to post a comment Login