İnsanlar 12.000 Yıl Önce Aşırı Soğuklarda Hayatta Kalmış Olabilir

Genç Dryas soğuma döneminde Skye Adası buzullarla çevriliyken, insanların burada hayatta kalmış olabileceği düşünülüyor.

Skye Adası son derecede etkileyici, ancak bu, Genç Dryas’taki aşırı soğuğu telafi edebilir miydi? C: Pixabay

İskoçya’daki Skye Adası’nda bulunan taş aletler, yaklaşık 12.000 yıl önce, Dünya’nın son buzul çağından yeni çıkmışken aniden yeniden soğuduğu bir dönem olan Younger Dryas’a tarihleniyor. Bu yerin o dönemde insan yaşamını destekleyemeyecek kadar kutuplara yakın olduğu düşünülüyordu ve bu da bulguyu bir paradoks haline getiriyordu. Ancak değerlendirme doğruysa keşif, atalarımızın sandığımızdan çok daha dayanıklı ve daha yaratıcı olduğunu kanıtlıyor. 

Kuzey İskoçya’nın batı kıyılarındaki Skye Adası, dünyanın bugün olduğundan çok daha sıcak olduğu dinozorlar çağından kalma zengin bir fosil kaynağı olarak bulunuyor. Ancak, Holosen’den önce insanlara dair kanıt bulmayı bekleyeceğimiz bir yer değil. Sonuç olarak, bir kısmı Son Buzul Çağı’nda kalın buz tabakası ile kaplıydı. Buzlar çekildikten sonra koşullar kısa bir süreliğine daha cazip hale gelmiş olabilir, ancak daha sonra Genç Dryas olayının burayı yaklaşık bin yıl daha yaşanmaz hale getireceği düşünülüyordu. 

Bu nedenle Skye adasında bulunan taş aletlerin, ya farklı dönemlere ait olduğu ya da cesur kâşiflerin kısa süreli ziyaretlerine ait olduğu düşünülüyordu. Ancak son bulunan aletler, yalnızca Younger Dryas dönemine özgü bir tarz olan Ahrensburgian stiline benzerliğiyle bu düşünceyi sarsıyor.

(İlgili: İskoçya’nın İlk Çiftçileri Tarlaları için Gübre Kullanmıyordu)

Ahrensburg olarak bilinen belirgin bir stile sahip aletler yalnızca kuzey Almanya’da ve Güneydoğu İngiltere dahil olmak üzere çevre bölgelerde bulunuyor. Bu aletler tarihlendirildiğinde, tutarlı bir şekilde 12.900 ila 11.700 yıl öncesine ait olduğu görülüyor ve bu, Genç Dryas Dönemi’nin zamanlamasıyla eşleşiyor. Bu dönem, dünyanın tekrar ısınmadan önce önemli ölçüde soğuduğu bir dönem olma özelliği taşıyor.

Genç Dryas’ın nedenleri hararetle tartışılmaya devam ediyor, fakat hiç kimse Avrupa’nın o dönemde çok soğuk olduğuna ve olaydan öncesi ile sonrasında yaklaşık 10°C daha soğuk olduğuna itiraz etmiyor. Bu dönemde tundraların ormanların yerini aldığı, ren geyiklerinin başlıca av hâline geldiği biliniyor. Ahrensburgian kültürü de bu sert iklime uyum sağlamış toplulukları temsil ediyor olabilir.

Ahrensburg alet yapımcılarının, o zamanlar kurak arazi olan Kuzey Denizi’nin üzerinde geniş sınırlar içerisinde bulunmuş olması muhtemel. Ancak, soğuğa uyum sağlamış insanlar için bile bunun bir sınırı olmalıydı. Yakın zamana kadar, bu sınırın İngiltere’nin merkezinden geçtiği düşünülüyordu- Kuzey İskoçya oldukça mantıksız görünüyordu.

Ancak Ahrensburg tipinde olduğu anlaşılan aletler artık Orkney Adaları da dahil olmak üzere Kuzey İskoçya açıklarındaki birkaç adada bulundu. Bu aletler ve bağlamları hakkında ilk detaylı çalışma, Skye Adası’ndaki Güney Cuidrach’ta bulunanlar ile birlikte şu anda Skye’ın merkezinde bulunan Sconser’daki gelgit bölgesi olan taş çemberlerine odaklanıyor. Alanlar hakkında bir makalenin yazarları, bu yerlerin Britanya’daki yerleşim kanıtı bulunan en kuzeydeki Geç Üst Paleolitik alanları olduğunu söylüyor, fakat Orkney Adaları’ndan elde edilmiş aletler insanların daha da uzağa gitmiş olabileceğini gösteriyor.

Genç Dryas döneminde, anakara olan Batı İskoçya bir buz örtüsüyle kaplıydı. Daha küçük bir örtü Skye’ın bazı kısımlarını kaplamış olabilir ve oradaki koşullar olağanüstü derecede olumsuz olmalı. Yazarların makalelerine “Her şeyin en uç noktasında:…” adını vermeleri boşuna değildi.

Taş aletlere radyokarbon tarihlemesi yapılamıyor ve yerleşim bölgesinin daha sonra bozulması, bulundukları toprak katmanından yaşlarını söyleyemeyeceğimiz anlamına geliyor. Sonuç olarak, Skye’ın ancak Genç Dryas geçtikten sonra yerleşim yeri olması mümkün. Eğer öyleyse, yerleşim sakinleri görünüşe göre Avrupa’nın başka yerlerinde demode olmuş bir tarzda aletler yapmaya devam ettiler, bu da şiddetli soğuk sırasında nasıl var oldukları gibi birçok soruyu akla getiriyor.

Skye sakinlerini motive eden şey ne olursa olsun, iklimi bir kenara bırakırsak, Güney Cuidrach’ta iyi bir yer seçmiş gibi görünüyorlar. Adanın kuzey kıyısında yer almasına rağmen, yerleşim bölgesinin hem kıyıya hem de yerel bir nehre erişimi var ve o zamanlar çok talep gören aşı boyası kaynakları ve aletlerin yapıldığı kil taşı bulunuyor.

İskoçya’da tarihlemenin mümkün olduğu insan yerleşiminin en eski doğrulanmış işareti 10.000 yıldan biraz daha eski ve çok daha güneyde yer alıyor. Holosen öncesi olabilecek birkaç eser Skye’da onlarca yıl önce bulundu ancak bazı kısa ziyaretlerin kalıntıları olduğu düşünülüyordu.

Son yıllarda, Buz Devri’nin sonu ile Genç Dryas arasında gerçekleşen sıcak koşullar sırasında İskoçya’da dalgalar halinde bulunan çeşitli kültürlere dair kanıtlar İskoçya’nın birçok yerinde ortaya çıktı. Ancak bu insanlar iklim koşulları soğuduğunda burada kaldılarsa, Ahrensburg tarzını nasıl benimsedikleri belirsiz.


IFL Science. 13 Mayıs 2025.

Makale: Hardy, K., Barlow, N. L., Taylor, E., Bradley, S. L., McCarthy, J., & Rush, G. (2025). At the far end of everything: A likely Ahrensburgian presence in the far north of the Isle of Skye, Scotland. Journal of Quaternary Science.

Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi.

You must be logged in to post a comment Login