Antik Mısırlılar su aygırlarından o kadar korkuyorlardı ki, öbür dünyada kaosa neden olmaması için bu heykelciğin üç bacağını da kırmışlardı.
Kısmen öğütülmüş kuvarstan yapılan sırlı bir seramik malzeme olan fayansla şekillendirilmiş Hippopotam “William”, gök mavisi renginde bir su aygırı heykelciği. Üzerinde, bataklıklarda yetişen ve yenilenme ile yeniden doğuşu simgeleyen lotus çiçekleri çizimlerinden oluşan bir süsleme bulunuyor.
MÖ 1.961 ile 1.878 yılları arasına tarihlenen eser, Asyut şehrinin dışında bulunan antik Mısır mezarlığı Meir’deki bir mezar şapeliyle ilişkili bir kuyunun içinde bulundu.
Hipopotam “William” bize geçmiş hakkında ne söylüyor?
New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi’ne göre, antik Mısırlılar su aygırlarından (Hippopotamus amphibius) korkuyor, onları özellikle kışkırtıldıklarında tehlikeli ve saldırgan hayvanlar olarak görüyorlardı.
Çoğunlukla otçul olan bu memeliler, doymak bilmeyen iştahları sayesinde çiftçilerin tarlalarına sık sık zarar veriyorlardı. Hatta bir papirüste, “yarısını solucanın telef ettiği, geri kalanını ise su aygırının yediği” özellikle kötü bir hasattan bahsediliyor.
Su aygırı avı, antik Mısırlılar arasında yaygın bir spordu ve kaosla ilişkilendirilen bu büyük hayvanları yakalamak için zıpkın kullanırlardı. MÖ 3.000’lere gelindiğinde, kralların su aygırlarıyla başarılı bir şekilde mücadele ettiğini gösteren tasvirler, hükümdarların kaosun üstesinden geldiğini göstermenin bir yolu olduğu için sıradan hale geldi. Ancak Metropolitan Sanat Müzesi’ne göre, aşırı avlanma nedeniyle, son vahşi su aygırları da 19. yüzyılın başlarında Mısır’da tükendi.
Yaklaşık 20 santimetreye 11 santimetre boyutlarındaki bu heykelcik, antik Mısırlılar tarafından yapılan su aygırı heykellerinin pek çok örneğinden yalnızca biri. Keşfedildiğinde üç bacağı eksikti ve Metropolitan Sanat Müzesi’ne göre muhtemelen öbür dünyada zarar vermesini önlemek amacıyla kasıtlı olarak kırılmıştı. 1931 yılında İngiliz mizah dergisi Punch’ın su aygırı hakkında bir karikatür yayınlamasının ardından esere “William” adı verildi.
Live Science. 6 Temmuz 2024.
You must be logged in to post a comment Login