Peru’daki arkeologlar, çiçek hastalığının kanıtlarını taşıyan, 16. yüzyıldan kalma iki çocuk mezarı keşfettiler. Bu durum, yabancı hastalığın Avrupalı temasıyla hızla yayıldığını gösteriyor.
Peru’daki 16. yüzyıldan kalma bir mezarlıkta, iskeletleri hâlâ erken sömürge döneminde çiçek hastalığının yıkıcı etkisini gösteren iki küçük çocuğun kalıntıları bulunuyor. Yeni bir araştırmaya göre, nadir buluntu, Avrupa kolonizasyonuyla ilgili en eski bulaşıcı hastalıklar hakkında önemli bilgiler barındırıyor olabilir.
Peru’nun kuzeybatı kıyısındaki küçük bir balıkçı kasabası olan Huanchaco’da yakın zaman önce yapılan arkeolojik kazılar, 1.535 ile 1.540 yılları arasında İspanyollar tarafından inşa edilen, bölgedeki en eski kiliselerden biri olan kolonyal kiliseyle bağlantılı bir mezarlığı ortaya çıkardı.
Buradaki erken sömürge nüfusunu temsil eden 120 mezar, 1.540 civarında sömürgeciliğin ilk kültürel değişimlerini yansıtıyor; Yerli halkın mezarlarında kamış haçlar ve Avrupalılar tarafından getirilen cam boncuklar yer alıyor.
(İlgili: Çiçek Hastalığı, Antik Mısır Döneminden Beri Var)
Ancak Huanchaco kilise mezarlığına gömülen iki çocuğun kemiklerinde görülen kusurlar, kolonizasyonun bir başka önemli etkisini daha ortaya koyuyor: bölge için yeni bir hastalık olan çiçek hastalığının, bunu hiç yaşamamış bir popülasyona tanıtılması.
Variola virüsünün neden olduğu çiçek hastalığı, sömürgeci dönem Amerika’sında çok bilinen bir ölüm nedeniydi. Araştırmaya göre, muhtemelen 1.530’ların sonlarında Francisco Pizarro ve askerleriyle birlikte kuzeybatı Peru’ya geldi ve 1.620 yılına kadar yerli İnka nüfusunun yaklaşık yüzde 70’inin yok oluşuna yol açtı.
Ancak Avrupa’nın bu bölgedeki temasının ilk yıllarına ilişkin tarihsel bilgiler sınırlı olduğundan, arkeolojik çalışmalar yerli halkın kolonizasyona tepkisini anlamak açısından önemli.
Huanchaco’da bulunan 120 erken dönem koloni mezarından 90’ı (veya yüzde 75’i) çocuklara aitti ve bunların çoğu (60 kişi veya yüzde 67’si) 5 yaşında veya daha küçüktü. Araştırmacılar, çalışmalarında, gelişen bağışıklık sistemleri nedeniyle nüfusun en savunmasız kesimlerinden biri olan çocuklarda bu yüksek sayıların, yeni bir hastalığın varlığına güçlü bir şekilde işaret ettiğini belirtiyor.
Araştırmaya göre, öldüklerinde yaklaşık 18 aylık olan iki çocuğun iskeletlerinde benzer kemik değişiklikleri görüldü. Spesifik olarak araştırmacılar, çocukların omuzları, dirsekleri, bilekleri, kalçaları, dizleri ve ayak bileklerindeki eklemlerde neredeyse güve deliklerine benzeyen çok sayıda lezyon tespit ettiler. Bu model, çiçek hastalığı virüsünün tetiklediği osteomyelit variolosa adı verilen bir enfeksiyonla tutarlı.
Bunlar Güney Amerika’da tespit edilen en eski osteomiyelit variolosa vakalarıydı. Avrupa ile temastan sonra meydana gelen çok sayıda çiçek hastalığı salgını göz önüne alındığında bu durum şaşırtıcı. “Çiçek hastalığına yakalanan herkesin iskeletinde değişiklik olmuyor (bu oran 5 yaşından küçük çocuklarda yüzde 5 ila yüzde 20 civarında) fakat bu oran, çok daha fazla arkeolojik vakanın tanımlanamadığına işaret ediyor.”
Çiçek hastalığı hızlı etkili bir enfeksiyon ve bu çocukların ne kadar süredir bu hastalığa sahip olduğu belli değil. Minnesota’daki Hamline Üniversitesi’nde biyoarkeolog olan baş yazar Khrystyne Tschinkel, “Belirtiler başladıktan sonra birkaç hafta çiçek hastalığıyla yaşamış olmalarının mümkün olduğunu tahmin edebiliriz. Çünkü kemiklerin ciddi şekilde enfekte olması için yeterli zaman vardı.” diyor.
Genel olarak, bu dönemde Amerika’da görülen hızlı yayılan hastalıkların kemiklerden tespit edilmesinin zor olduğu varsayılıyor. Bu durum, hastalıkların yayılmasından kimin sorumlu olduğunu veya salgınların nerede ve ne zaman başladığını kesin olarak bilmenin de zor olduğu anlamına geliyor. Ancak Tschinkel’e göre çiçek hastalığı ve diğer bulaşıcı hastalıkların belirtilerini bilmek bu nedenle önemli, böylece bu vakalara doğru teşhis konulabiliyor.
Çiçek hastalığı en az üç bin yıldır var ve en eski kanıtlardan bazıları Mısır mumyalarının derisindeki karakteristik döküntülerden geliyor. Bu hastalık, yüzyıllar boyunca çok sayıda salgına neden oldu ve milyonlarca ölüme yol açtı, ta ki 1980 yılında dünya çapındaki aşı kampanyası sayesinde ortadan kaldırılana kadar.
Her ne kadar araştırmacılar çiçek hastalığının eski kültürleri nasıl etkilediğinin genel hatlarını bilse de, küçük ölçekli salgınlara ve hastalığın yerli popülasyonları nasıl etkilediğine dair güvenilir veri eksikliği mevcut.
Tschinkel, “Bu vakaların daha fazlasını tanımlamaya başlarsak, hastalıkların nasıl yayıldığını ve sömürge döneminin başlarında salgınların nerede meydana geldiğini daha iyi anlamaya başlayabiliriz.” diyor.
Live Science. 15 Haziran 2024.
Makale: Tschinkel, K., Verano, J., & Prieto, G. (2024). Two cases of smallpox from 1540 CE circum-contact (early colonial) Northern Coastal Peru. International Journal of Paleopathology, 45, 35-45.
You must be logged in to post a comment Login