Norveç’in Klosterøy adası, Orta Çağ’dan kalma manastırıyla ünlü, ancak yeni araştırmalar buranın çok daha önce de önemli olduğunu gösteriyor.
Yeni araştırmalar, bir Norveç adasında Viking Çağı’na ait bir pazar yerinin gömülü olabileceğini gösteriyor.
Norveç’in güneybatısında, Oslo’nun yaklaşık 300 kilometre batısındaki Klosterøy adasının bir bölümünü araştıran arkeologlar, birkaç çukur ev ve iskelenin gömülü kalıntıları gibi görünen sinyalleri tespit etmek için yere nüfuz eden radar kullandılar.
Araştırmada yer alan Stavanger Üniversitesi Arkeoloji Müzesi araştırmacılarından Kristoffer Hillesland’a göre, arkeolojik kalıntılar alanın MS 793 ile 1.066 yılları arasında Viking Çağı’nda bir pazar olabileceğini gösteriyor ve diğer buluntular da buranın yerel halk için bundan çok daha önce önemli olduğuna işaret ediyor.
Hillesland yaptığı bir açıklamada, “Burası muhtemelen Demir Çağı’nda ya da MÖ 500’den MS 800’e kadar bu bölgede bir güç merkeziydi” diyor ve bu döneme ait birkaç büyük tümülüsün yakınlarda görülebildiğine dikkat çekiyor.
(İlgili: Norveç’te Vikinglerden Öncesine Ait Gemi Mezarı Bulundu)
Hillesland, pazar yerinin daha sonra, muhtemelen adanın Norveç’in ilk kralı Harald Fairhair’in MS 872-930 yılları arasında hüküm sürdüğü bir kraliyet çiftliği olduğu dönemde kurulmuş olabileceğini ve Orta Çağ’da alanın yanına Augustinian rahipleri için bir manastır inşa edildiğini söylüyor.
Hillesland, manastırın da adadaki yerleşimin yerel bir güç merkezi olduğuna dair bir işaret olabileceğini, çünkü İskandinavya’daki ilk Hıristiyan kurumlarının bu tür yerlerde inşa edilme eğiliminde olduğunu belirtiyor.
Klosterøy ayrıca üç Viking gemi mezarının bulunduğu Karmøy adasına sadece birkaç kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Bugün Utstein Manastırı olarak bilinen manastır, 16. yüzyılda Norveç’in Protestan Reformu sırasında terk edildi, ancak bina daha sonra çiftlik evi olarak kullanıldı. Şu anda Norveç’in en iyi korunmuş Orta Çağ manastırı olarak yasal olarak korunuyor.
Gömülü Kalıntılar
Hillesland, son araştırmada manastırın yanındaki arazinin incelendiğini ve burada birkaç yıl boyunca tesadüfen bulunan sikke ve ağırlık gibi nesnelerin, burada ticaret yapıldığına işaret ettiğini söylüyor.
Arkeologlar yeni araştırmayı, yasal olarak korunan tarihi alan içinde yer alan arazide kazı yapmadan gerçekleştirdiler. Bunun yerine, orada neyin gömüldüğünü ortaya çıkarmak için yere nüfuz eden radar kullandılar.
Hillesland, ekibin Norveç’teki diğer alanlarda kazılan Viking Çağı “çukur evlerine” çok benzeyen, çapları 2 ila 10 metre arasında değişen birkaç dairesel çukurun gömülü izlerini tespit ettiğini söylüyor.
Çukur evler Avrupa’nın pek çok yerinde kullanılmaktaydı ve özellikle İskandinavya’da Orta Çağ’a kadar yaygındı. Bu evlerin tabanı, zemin seviyesinin altında olacak şekilde kazılıyor ve daha sonra üstleri tipik olarak ahşap, çim veya sazdan yapılmış açılı bir çatı ile örtülüyordu; bu tasarım binaların yazın serin, kışın ise sıcak kalmasına yardımcı oluyordu.
Hillesland, bu tür çukur evlerin kalıntılarının İskandinavya’daki Demir Çağı ve Viking Çağı pazar yerlerinde sıklıkla bulunduğunu ve buraların dokuma gibi faaliyetler için atölye olarak kullanılmış gibi göründüğünü söylüyor.
Araştırmada ayrıca kıyıya yakın üç iskele ya da kayıkhanenin gömülü kalıntıları da ortaya çıkarıldı. Bunlar, pazara, kraliyet çiftliğine ya da belki de daha sonraki manastıra ulaşmak için teknelerin yanaştığı yerler olabilir. Pazarın burada sadece sıcak aylarda faaliyet göstermiş olması ve açık olduğu zamanlarda insanların diğer adalardan ya da anakaradan teknelerle pazarı ziyaret etmiş olması mümkün.
Hillesland, yüzey araştırması ve diğer buluntular birlikte ele alındığında, bunların Viking Çağı ve Orta Çağ’ın başlarında bölgede bir pazar yerinin var olduğunu gösterdiğini söylüyor.
Eski taş yığınları
Adanın diğer arkeolojik özellikleri, bölgedeki en eski insanlardan bazıları için önemli bir yer olduğunu gösteriyor. Manastırın yakınında “cairn” adı verilen kaya yığınları bulundu. Bunlar, Demir Çağı mezarlarının işaretleri olabilir ve yakındaki tümülüslerden bazılarının daha da erken inşa edilmiş olabileceğini gösteriyor.
Yere nüfuz eden radar aynı zamanda bölgedeki eski tümülüslerin etrafındaki cenaze faaliyetleriyle ilişkili olduğu anlaşılan yemek pişirme çukurlarının kalıntılarını da ortaya çıkardı.
Hillesland, alandaki Viking Çağı’na ait bir pazar yeri kalıntılarının tam olarak kazılmadan teyit edilemeyeceğini söylüyor. Ancak alan ve manastırın özel arazide olduğunu ve böyle bir kazı planlanmadığını belirtiyor. Bununla birlikte, yere nüfuz eden radar sinyalleri gelecekteki arkeologların neler bulabileceğine dair bir ipucu sağlıyor.
Live Science. 22 Şubat 2024.
You must be logged in to post a comment Login