Dünya üzerinde yapılmış en eski anıtsal tapınak olarak bilinen Göbekli Tepe’deki çatı projesinin Mayıs ayı sonunda bitirilmesi ve Haziran ayında ziyarete açılması planlanıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Göbekli Tepe’nin çatı örtüsü yapımı, canlandırma merkezi yapımı ve zamanında tamamlanabilmesi için 13 Haziran 2016 – 31 Aralık 2016 tarihleri arasında ziyarete kapatılacağını duyurmuştu. Fakat daha sonra çatı koruma projesi bu tarihlerde bitirilememiş ve ziyarete açılmamıştı. Hala çalışmaların sürdüğü Göbekli Tepe’nin ne zaman ziyarete açılacağı herkes tarafından merak konusuydu. Hala resmi bir açıklama gelmese de, Mayıs ayı sonunda çatı projesinin tamamlanacağı ve Haziran ayı başlarında ise ziyarete açılacağı öğrenildi.
Göbekli Tepe’nin Unesco Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne girebilmesi için de büyük önem taşıyan çatı koruma projesi için çalışmalar hala sürüyor. Şanlıurfa’da MÖ. 10.000, yani günümüzden 12.000 yıl öncesine tarihlenen Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem’e ait bir inanç merkezi olan Göbekli Tepe, Doğuş Grubu’nun öncülük ettiği yeni bir proje kapsamında korunup turizm merkezi haline getirilecek. Göbekli Tepe’nin daha iyi korunabilmesi ve bir turizm merkezi haline gelmesi için sağlanan fonlar, ortaya çıkarılan yapıları koruma amacıyla üzerinin kapatılması ve bunların yanı sıra turizmin antik yapılara zarar vermemesi için yürüyüş yolları ve çitler inşa edilmesinde kullanılacak.
Kazıların başladığı 1995 yılından itibaren uygarlığın kökeni hakkındaki görüşleri değiştiren Göbekli Tepe, belki de tüm insanlığın tarihini baştan yazabilecek bir öneme sahip. Hayvan figürleriyle yontulmuş taşları ve T biçimli sütunlarıyla 12.000 yıllık dairesel yapılar, tarım devriminden ve hatta çanak çömlek yapımının icadından bile daha eski.
Uzmanlar daha önce, avcı-toplayıcıların yerleşik düzene geçip tarım yapması sonucu anıtsal alanların yapıldığını düşünüyorlardı. Fakat tarıma geçilmeden önce avcı toplayıcı insanlar tarafından inşa edilen Göbekli Tepe, tüm bu düşünce sistemini altüst etti.
Göbekli Ttepe’deki T biçimli dikilitaşların en büyüğünün ağırlığı 16 tonu aşıyor. Bu taşları yontmak ve yakındaki taş ocağından taşımak, çok sayıda insan ve hepsini doyuracak miktarda yiyecek gerektiren zorlu bir organizasyon gerektiriyor.
Burada şimdiye kadar yapılan kazılarda bu insanların yerleşik bir hayat sürdüğüne dair bir kanıt bulunamadı. Bu yüzden Göbekli Tepe’nin dönemsel bir toplanma ve şölen yeri olduğu düşünülüyor.
You must be logged in to post a comment Login