14. Yüzyıl Lağımında, Canavar Tasvirli Kiremit Keşfedildi

İnsan dışkısı için kullanılan bir çukurdan, tuvaletli bir mahzene dönüştürülen 14. yüzyıldan kalma bir lağım çukuru keşfedildi.

Courtauld Sanat Enstitüsü’nün bodrum katında ortaya çıkarılan lağım çukuru. C: MOLA

Lağım çukurunun Londra’da 2019’un sonunda keşfedilmesinin ardından,  Londra Arkeoloji Müzesi’ndeki arkeologlar, altın kaplama bir yüzük, binek atları için demir bir mahmuz ve Ortaçağ sonrası dönemden bir çatal da dahil olmak üzere içerisinde birtakım önemli eserleri buldukları yapıyı inceledi. 

(Bu İki Şarap Fıçısı Rönesans’ta Tuvalet Olarak Kullanılmış)

Arkeolog Antonietta Lerz, bir ucunda insan kafası ve diğer ucunda yaprak benzeri bir kuyruk olan garip mitolojik bir yaratığı tasvir eden ender bir Ortaçağ kiremitini de ortaya çıkardıklarını söyledi.

Kiremit, bir ucunda insan kafası ve diğer ucunda yaprak benzeri bir kuyruk bulunan efsanevi bir yaratığı tasvir ediyor. C: MOLA

Ekip üyeleri, bir inşaat projesi öncesinde The Courtauld Sanat Enstitüsü’n bodrumunu kazarken, kireçtaşlı lağım çukurunu buldular.

Çukurun kendisi oldukça büyük: yaklaşık 1 metre genişliğinde kireçtaşı duvarlar ile inşa edilen yapı yaklaşık 4.5 metrekarelik bir alana sahip. Lerz, yapının 4 metreden daha derin olduğunu ancak bir mahzen olarak yenilenmeden önce daha da derin olabileceğini belirtiyor.

Süslü bir kemik kulplu Ortaçağ sonrası demir çatal. Muhtemelen tatlılar içindi. C:MOLA

İlk inşa edildiğinde, lağım çukurunun üzerinde oturma yerleri olmalıydı. Bu oturma yerleri muhtemelen Chester Piskoposunun Londra’da kaldığı Chester Inn sakinleri ve ziyaretçileri tarafından kullanılmıştı.

Lerz, bir ön incelemenin, yapının yaklaşık bir yüzyıl boyunca insan atığı için kullanımını gösterdiğini, ancak lağım çukurlarının rutin olarak temizlendiği için kullanım süresinin, bulguların gösterdiğinden daha uzun olabileceğini belirtiyor. “Tüm materyaller uygun şekilde değerlendirildikten sonra yorumumuzu değerlendirmeyi umuyoruz.”

Bu aşınmış 14. yüzyıldan kalma demir mahmuz, ata binmek için bir çizmenin arkasına bağlanmış olmalıydı. C: MOLA

17. yüzyılda, lağım çukuru bir mahzene dönüştürülmüştü. Lerz, takip eden yıllarda işçilerin, son katmanı 18. yüzyıla tarihlenen, birkaç kat döşeme tuğlası eklediğini söyledi. Son olarak, 19. yüzyılda, lağım çukurunun kuzeybatı köşesine küçük bir tuvalet eklendi.

Bu baharat tabağında bakır yeşili bir sır var. 14. ve 15. yüzyıllar arasına tarihleniyor ve Surrey-Hampshire sınırı çevresinde yapılmış. C: MOLA

Hiçbir lağım çukuru ya da mahzen, yıllar içinde atılmış ya da orada bırakılmış birkaç sıradışı eser olmaksızın tamamlanmış sayılmaz. Örneğin, arkeologlar burada sırlı bir kase ve camdan bir mürekkep hokkası buldular. 14. yüzyıla ait ve lal taşı içeriyor olabilecek altın kaplama bir yüzük de bulundu. Lerz, kemik kulplu iki saplı çatalın muhtemelen tatlıları veya şekerle dolu lezzetli yiyecekleri yemek için kullanıldığını söylüyor.

Altın kaplama yüzüğün yakından görünümü. C: MOLA

Bununla birlikte, en merak edilen bulgu, yaklaşık 1350 ila 1390’a tarihlenen efsanevi canavarın tasvirinin bulunduğu döşeme. Bu kiremit, Buckinghamshire bölgesindeki bir köy olan Penn’deki bir kiremit ocağında (kiremit üretim merkezi) yapılan dört kiremitli panelin bir parçasıydı.

Lerz, “‘Penn’ kiremitleri, Ortaçağ döneminde saraylarda ve manastıra ait alanlarda sıkça kullanılıyordu.” diyor.


Live Science. 6 Mart 2020.

İÜ Klasik Arkeoloji mezunu, MSGSU Arkeoloji Yüksek Lisans öğrencisi.

You must be logged in to post a comment Login