Svalbard takımadalarında keşfedilen ihtiyozor kalıntıları eski deniz sürüngenlerinin evrimine yeni bir ışık tutuyor.
Yeni keşfedilen dev bir ichthyosaur türünün iki metrelik kafatası, deniz sürüngenlerinin okyanusların canavarlarına dönüşme hızını gösteriyor.
1950'lerde keşfedilen ancak yeni tanımlanabilen fosil, pullu sürüngenlerin kökenini en az 34 milyon yıl daha geriye götürüyor.
Yaklaşık 250 milyon yıl önce Permiyen'in bitişi ve Triyas dönemlerinin başlangıcında, sürüngenler sıradışı bir evrim ve çeşitlenme yaşadı.
Daha önce Dünya'da yürüyen ilk memeli olduğu düşünülen hayvandan milyonlarca yıl önce yaşamış, bilinen en eski memeli belirlendi.
Paleontologlar Afrika'da bilinen eski dinozoru buldu ve şaşırtıcı derecede iskeleti günümüze kadar oldukça sağlam korunmuş.
Yüzlerce modern ve fosil hayvanın iç kulak kanallarının analizi, sıcakkanlılığın Triyas'ın sonlarında aniden ortaya çıktığını gösteriyor.
Kutup iklimine zaten adapte olmaları, hayvanların çoğunun öldüğü Triyas sonundaki yok oluşta dinozorların hayatta kalmasını sağlamış olabilir.
Paleontologlar, şimdiye kadar yaşamış en büyük hayvanlar arasında olan üç yeni ihtiyozoru temsil eden fosilleri Alplerde keşfettiler.
Yeni çalışma, yaklaşık 240 milyon yıl önce, çok güçlü çenesi ve bıçak benzeri dişleri olan bir arkozor'un Tanzanya'da yaşadığını gösteriyor.
Diplodocus gibi devasa ve yavaş sauropod dinozorların iki ayaklı küçük ataları vardı - ve biri, Thecodontosaurus gibi hızlı ve çevikti.
Bilim insanları 214 milyon yıl önce Grönland'da yaşayan ilk dinozor türünü keşfetti ve ona "Soğuk Kemik" adını verdi.
Bir fosil analizi, teruzor yavrularının uçmaya kalkış için yetişkinlerden daha güçlü bir kemiğe sahip olduğunu gösteriyor.
Yapılan bir çalışma; daha küçük iki kitlesel yok oluşa kıyasla, Büyük Yok Oluş’tan sonra yaşamın kendini nasıl yenilediğini gösteriyor.
Pterozorlar, dinozor çağının en iyi tanınmış yaratıkları arasında, ancak bilim insanları kökenleri hakkında çok az şey biliyor.
Uçan dev sürüngenler, 150 milyon yıllık varoluşları boyunca evrimleşerek uçmakta iki kat daha başarılı hale geldiler.