Köleleştirilmiş insanların soyundan gelenlerin ve uzak kuzenlerinin izini sürmek için ilk kez Antik DNA kullanıldı.
Almanya'daki arkeologlar, insan, hayvan ve bir ritüelin parçası olabilecek araba kalıntılarını içeren Neolitik bir mezar alanı keşfetti.
Yiyecek ve su yoluyla ve aynı zamanda öpüşme gibi temas yoluyla meydana gelen bakteriyel zehirlenme, Neolitik insanlar için çok tehlikeliydi.
İspanya'daki kemikler, sanat ve halüsinojenik etki için kullanılan cıva zengini bir mineralin, 5.000 yıl önce bir topluluğu zehirlediğini gösteriyor.
Kemikler Neolitik Çağ'dan Tunç Çağı'na kadar olan mezarları gösteriyor ve mağara ayrıca Neandertaller tarafından da kullanılmış olabilir.
Arkeologlar ve profesyonel bir dövme sanatçısı, Buz Adam Ötzi'nin dövmelerinin sanıldığı gibi kesik atılarak yapılmadığını ortaya çıkardı.
Antropologlar, kemik yapılarındaki mikroskobik desenler aracılığıyla arkeolojik kalıntılardaki anemiyi tespit etmenin bir yolunu geliştirdi.
İskoçya'daki bir taş ocağında iskelet kalıntıları bulunan ve Tunç Çağı'nda yaşamış olan Yukarı Largie Kadını'nın yüzü canlandırıldı.
Yeni araştırmalar, modern Hintlilerin Tacikistan'dan ve Neandertaller ile Denisovalılardan çeşitli DNA dizileri miras aldıklarını gösteriyor.
Arkeologlar, Almanya'nın güneyindeki bir alanda Avrupa'da şimdiye kadar kazılmış en büyük toplu mezarı keşfettiklerini söylüyor.
Meksika'daki arkeologlar, muhtemelen bir ritüelin parçası olarak birçok kemiğin istiflendiği 1.500 yıllık bir mezarı ortaya çıkardılar.
Panama'daki arkeologlar, İspanyol öncesi kraliyet ailesine ait ve oldukça çeşitli altın eserler içeren 1.200 yıllık bir mezar keşfetti.
Yamyamlık konusu günümüzde çoğumuz için kulağa rahatsız edici gelse de geçmişimizin iyi belgelenmiş bir parçası.
İspanya'daki Neolitik alanda bulunan 338 kişinin iskeletindeki travmalar, Avrupa’daki savaşın 5.000 yıldan daha önce başladığını gösteriyor.
İtalya'da ortaya çıkarılan Kalkolitik Çağ nekropolü, savaşçılara ait olabilecek iskelet kalıntıları ve hâlâ keskin olan silahlar içeriyor.
Kan bağları ve akrabalık, Batı Avrupa'daki Taş Devri'nde avcı-toplayıcı toplulukların yaşam tarzı için çok önemli değildi.
2.000 yıllık Kelt mezarlarında bulunan bazı kalıntılar muhtemelen yiyecek adaklarıydı, fakat diğerleri çok sevdikleri hayvan arkadaşlarıydı.
Danimarka'da bulunan 5.000 yıllık bir bataklık cesedinin incelenmesi, bu kişinin gezgin bir çakmaktaşı tüccarı olabileceğini gösteriyor.
Mumya dendiğinde çoğunlukla herkesin aklına ilk olarak Mısır mumyaları geliyor, ancak bu örnekler dünyanın en eski mumyaları değil.
Tarihöncesi dönemlerde yaşayan ve down sendromlu olduğu anlaşılan bireyler çok genç yaşta ölmüş ve yalnızca bir tanesi bir yaşına ulaşmış.