Buzadam Ötzi’nin kurban gittiği cinayetin gizemi, kriminoloji uzmanları tarafından nihayet çözüldü. Ötzi yemeğini yedikten sonra dinlenirken, kendisini takip eden eski bir düşmanı tarafından sinsice okla vuruldu.
Bilim insanları 5300 yıl önce Ötzi‘yi öldüren kişi hakkında daha fazla bilgi edinebilmek için kriminoloji yöntemleri kullanıyor.
Son yapılan araştırmalara göre, 5300 yıl önce öldürülen ve donarak günümüze kadar korunarak gelen Buzadam Ötzi’nin cinayeti, sürpriz olarak yapılan haince bir saldırı sonucu gerçekleşmişti. Ötzi, kendisini gizlice takip eden düşmanı tarafından, çok uzak mesafeden atılan bir okla omzundan vuruldu ve ölümcül yara aldı.
1991 yılında İtalyan Alpleri’nin Ötz vadisinde eriyen buzullar arasında bulunduğundan beri Buzadam Ötzi, bilim insanlarına soyağacından göz rengine, midesindeki parazitlerinden dövmelerine, kan hücrelerinden o zamanki giyime kadar birçok konuda bilgi sağladı.
Şu ana kadar antropologlar Ötzi’nin 165 cm boyunda olduğunu, yaklaşık 59 kilo olduğunu ve öldüğünde 45 yaşında olduğunu öğrendi. Ötzi’nin ayrıca 3 kırık kaburgası, bir bağırsak paraziti ve ülsere neden olan H pylori bakterisi olduğu da biliniyor.
Bilim insanları ayrıca Ötzi’nin giydiği kıyafetleri, en son yediği yemekleri, ve kömürle yapılmış nokta ve çizgilerden oluşan dövmelerini keşfetti. Daha sonra 2001 yılında ise Ötzi’nin sanılanın aksine bir kar fırtınasında ölmediği, omzuna isabet eden bir ok ucuyla cinayete kurban gittiği keşfedildi. Fakat bu ölümün konteksti ve nedenleri bir gizem olarak kaldı.
Bu yüzden Ötzi‘nin tutulduğu Güney Tyrol Arkeoloji Müzesi 2014 yılında, Munich Kriminal Araştırma Bölümü’nden baş müfettiş Alexander Horn’u “Ötzi’nin cinayet vakası” çözmek için görevlendirdi. Müfettişe kriminolojide en son çıkan yöntemleri kullanarak, Ötzi’nin cinayet vakası hakkında daha fazla bilgi edinebilmesi için izin verildi.
Araştırmanın sonuçları, Bozen-Bolzano’daki Uluslararası Mumya Kongresi’nde açıklandı.
Araştırma kapsamında Horn ve ekibi, yıllardır Ötzi’nin mumyası üzerinde çalışan arkeologlarla, adli tıpçılarla, radyologlarla ve antropologlarla görüşmeler yaptı. Ayrıca Ötzi‘nin bulunduğu alanı inceledi.
İnceleme sonucunda Ötzi‘nin omzuna ok isabet etmeden önce kendini tehdit altında hissetmediği ortaya çıktı. Hatta ölmeden önce Ötzi‘nin ziyafet çektiği ve sonrasında ise dinlendiği tespit edildi. Uzaktan gelen ok, muhtemelen Ötzi‘yi hazırlıksız yakalamıştı ve büyük bir sürpriz olmuştu.
Kanıtlar, saldırganın saklandığı yerden Ötzi‘ye saldırmaya karar verdiğini ve yakın fiziksel dövüşten kaçındığını gösteriyor. Ok isabet ettikten sonra Ötzi yere düştü fakat sonrasında hiçbir şiddet izi bulunamadı.
Peki bu gizemli düşman kimdi? Ötzi bulunduğunda yanında değerli bronz baltası duruyordu. Katil bu baltayı çalmak istemediğine göre, muhtemelen bu cinayet kişisel bir çatışmanın sonucuydu. Bu hipotez, araştırmacıların Ötzi‘nin sağ elinde daha önce oluşmuş ve iyileşmiş bir yaranın bulunmasıyla daha da güçlendi. Bu yaranın da önceden yaşanan bir münakaşanın sonucu olduğu düşünülüyor. Bu hipoteze göre, Ötzi‘yi öldüren kişi, daha önceki kavgada Ötzi‘nin elini yaralayan kişiyle aynı olabilir.
İB Times
You must be logged in to post a comment Login