Atina’daki Kanalizasyon Kazısında Hermes Büstü Bulundu

MÖ 300’lü yıllara tarihlendirilen iyi korunmuş Hermes heykeli, bir zamanlar sokak işareti olarak kullanılmıştı.

Atina’daki rutin kanalizasyon çalışmaları, Yunanların ticaret, şans, bereket, hayvancılık, uyku, dil, seyahat ve hırsızların tanrısı Hermes’in bir büstünü gün yüzüne çıkarttı.

Antik Yunanistan’da gerçek gibi ve bazı durumlarda gerçek hayatta rastlanamayacak büyüklükte tanrı ve tanrıçaların heykelleri tapınakların üstünden yükseliyor, müritleri onlara adak ve şükranlarını sunuyorlardı. Bu heykellerin büyük çoğunluğu, vandallara ya da ortaçağ kireç fırınlarına kurban giderek ve zaman içinde oluşan tahribatlar ile yüzyıllar içerisinde yok oldu. Ancak bazen farkında olmadan bir kişi, bu antik sanat eserlerinin uzun süredir unutulmuş bir kalıntısına rastlar ve uzak geçmişe dair bir pencereyi aralar. 

Yunanistan Kültür Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, Atina’daki rutin kanalizasyon çalışmaları Yunan tanrısı Hermes’in gömülü bir büstünü gün yüzüne çıkarttı.

(Bir Denizli’deki Laodikeia Antik Kenti’nde Rahip Büstü Bulundu)

Kanalizasyon kanalının duvarında bulunan heykel, MÖ 300’lü yıllara tarihlendiriliyor ve iyi durumda. Genç bir adam olarak Hermes’in geleneksel tasvirlerinden farklı olarak, yeni keşfedilen büstte tasvir edilen tanrı “olgun bir yaşta”. Kazıyı takiben, büst bir Kültür Bakanlığı kuruluşu olan Athens Ephorate of Antiquities’e devredildi. 

Heykel MÖ 5. yüzyılın ikinci yarısında faaliyet gösteren Yunan heykeltıraş Alcamenes’in stilinde yapılmış. Bir zamanlar Atina Akropolisi’nin girişinde duran Hermes Propylaeus’un başı Getty Center, the Stage Hermitage Museum ve the Metropolitan Museum of Art’ta bulunan eserler de dahil olmak üzere, daha sonraki bir dizi örneklerine ilham verdi.

Söz konusu büst Antik Atina’da sokak işareti olarak kullanılan birçok heykelden biriydi. Büst sütunu olarak bilinen bu eserler, üstünde Hermes’in bir büstü ve dik duran bir fallus bulunan kare bir sütundan oluşuyordu. Hermitage’e göre, tapınanlar Hermes’in korumasını isteme umuduyla heykelleri kapılara ve kavşaklara yerleştirdi.

Zeus ve nymph Maia’nın oğlu olan Hermes, 12 Olimpos tanrısından biriydi. İsminin etimolojisi büyük ihtimalle kabaca “bir taş yığını” anlamına gelen Herma kelimesinden türemişti.  Encyclopedia Britannica, Yunanistan’da böyle taşların hem konum belirleme işareti hem de kült objesi işlevi görerek, genellikle belirli noktaları ya da sınırları göstermek için kullanıldığını yazar.

Diğer tanrı ve tanrıçalar gibi Hermes’in de birçok rolü vardı. Bazısı ona bereket tanrısı olarak taparken, diğerleri onu kanatları olan gösterişli genç bir adam tarafından bedenleşmiş tanrıların elçisi olarak tanıyordu. Belki de onun en önemli rolü gezgin ve tüccarların koruyucusu olmasıydı; çünkü hırsız ve korsanların arttığı bir toplumda bu onu daha popüler bir tanrı haline getirmişti.

Büst sütunlarını yok etmek son derece günahkar bir eylem olarak düşünülüyordu; MÖ 415’te Atina’da bir dizi koruyucu sütun bir gecede tahrip edildikten sonra, bir soruşturma pek çok şüpheli vandalın suç duyurusu ve ardından yargılanması ile sonuçlandı.


Smithsonianmag. 18 Kasım 2020.

Osmangazi Üniversitesi Tarih mezunu. Ankara Üniversitesi'nde Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalında yüksek lisans yapıyor. Hellen ve Roma uygarlıkları üzerine çalışıyor. Yardımcı dal olarak da Filoloji (Yunan dili ve edebiyatı) eğitimi alıyor.

You must be logged in to post a comment Login