Muğla’daki Antik Kentte Tanrıça İştar Tasvirli Kolye Bulundu

Muğla’nın Marmaris ilçesindeki Amos Antik Kenti’nde Assur tanrıçası İştar tasviri taşıyan gümüş bir kolye bulundu.

Tanrıça İştar’ın tasvir edildiği gümüş kolye, Yeni Assur dönemine ait.

Marmaris’in karşı kıyılarını gören Asarcık Tepesi’nde yer alan Amos’taki kazılar, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehmet Gürbüzer başkanlığında sürüyor. Bu sezon çalışmalarda ele geçen en buluntulardan en dikkat çekici olanı, Yeni Assur dönemine ait, üzerinde İştar’ın sembollerini taşıyan gümüş kolye oldu.

Gümüş kolyenin üzerinde, tanrıça İştar ile ilişkilendirilen aslan figürü ve sekiz köşeli yıldız motifi yer alıyor. Bunlar, aşk, bereket, savaş ve gökyüzüyle ilişkilendirilen İştar’ın (Sümerler’de İnanna) en bilinen sembolleri.

Mezopotamya’da Venüs gezegeniyle özdeşleştirilen bu tanrıçanın simgelerinin, Ege kıyısındaki bir Hellenistik yerleşimde karşımıza çıkması, Amos’un uzak coğrafyalarla ne kadar etkileşimde olan bir kent olduğunu gösteriyor.

(İlgili: 2025 Yılında Türkiye’nin 10 Arkeolojik Keşfi)

Kolyenin stil özellikleri ve üzerindeki semboller, Mezopotamya–Doğu Akdeniz hattında dolaşan fikir ve inançların, Ege kıyılarına kadar uzandığını hatırlatıyor. Bu tür bir takı; bir ticaret ağı üzerinden Amos’a ulaşmış olabilir ya da bu dünyaya aşina bir zanaatkârın yerelde ürettiği bir parça da olabilir.

Her iki durumda da, gümüş kolye, Amos’un yalnızca bir sahil yerleşimi değil; kültürel, ekonomik ve ticari açıdan güçlü ve bağlantılı bir merkez olduğunu düşündürüyor. Gürbüzer de buluntuyu, Amos’un bu çok katmanlı öneminin somut göstergelerinden biri olarak değerlendiriyor.

Amos Antik Kenti’nde bilimsel kazılar oldukça yeni. Buna rağmen, kısa sürede hem kentin mimarisine hem de günlük yaşamına dair önemli veriler ortaya çıkmaya başladı. Kazı başkanı Gürbüzer, 2026 sezonunda çalışmaların sivil yapılar ve Apollon Samnaios Tapınağı çevresinde yoğunlaşacağını belirtiyor.

Amos Antik Kenti

Antik Yunanca ”Ana Tanrıça Tapınağı” anlamına gelen Amos, Rodos birliğinin önemli kentlerinden biri sayılıyor.

Hellenistlik dönemde Samnaios adıyla bilinen Apollon, bu kentin baş tanrısıydı. Tepe üzerinde kurulan kentin etrafı 1,8 metre kalınlığında ve 3,5 metre yüksekliğinde kulelerle desteklenmiş surlarla çevrilmiş. Hellenistik dönemden Doğu Roma dönemine kadar sürekli yerleşim gören kentin, ayakta kalan en önemli yapısı tiyatrosu.

Amos, çevresindeki koyları görebilen hakim bir noktada kurulmuş. Güneşin doğuşu ve batışını görebilme imkanı sunan antik kentte, teraslar da yer alıyor.

Rodos’un karşı yakasının önemli yerleşmelerinden sayılan ve 2021 yılına kadar kazı çalışması yapılamayan Amos Antik Kenti’ndeki tiyatroya iki ayrı kent suru aşılarak ulaşılabiliyor.

1948 yılında Prof. Dr. George Ewart Bean tarafından yapılan kazılarda ortaya çıkarılan, MÖ 2. yüzyıla ait kira sözleşmeleri, Amos’un 2.200 yıllık bir geçmişi olduğunu gösteriyor.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login