Pasifik Kuzeybatı’sındaki bazı yerliler, Avrupalılar gelmeden binlerce yıl önce, tüylerinden örtü yapmak için seçici olarak özel ‘’yün köpekleri’’ yetiştirmiş.
Çalışma, Avrupalı kaşiflerin tuttukları kayıtlar ile bölgedeki özel yün için yetiştirilen köpeklerin tarihlerini pekiştirerek köpeklerin kültürel önemine işaret ediyor. Köpekler, en az 17.000 yıl önce Sibirya’dan Kuzey Amerika’ya ilk defa toplu halde geçtiğinde evcilleştirilen tek hayvandı.
Ayrıca, bu köpeklerin Salish Denizi kıyılarındaki (Washington eyaleti, British Columbia ve Vancouver Adası arasındaki sular) topluluklar için ekonomik önemi de ortaya çıkıyor; bazen başka liflerle karıştırılarak kullanılan bu köpek yünlerinden yapılan örtü, giysi ve kemerlerin sanayileşmiş Avrupa’dan gelen tekstil akımından önceki önemini de gösteriyor.
(Köpeklerin Genetik Çeşitliliği Buzul Çağından Geliyor)
Washington Eyalet Üniversitesi’nden arkeolog Dale Croes’e göre ağırlıklı olarak avcı-toplayıcılık, balıkçılık ve depolamaya dayalı ekonomilerde, köpek yününden yapılan örtüler ve yün kaynağı olan köpekler değerliydi. ‘’Tekstil bu topluluklar için bir servetti ve bu servetin en değerli ürünü de yün örtülerdi.’’ diyor.
Yeni çalışma, Kuzeybatı Kıyısı boyunca 330 arkeolojik alandan 50 yıllık araştırmaları yeniden inceleyerek 174.000’den fazla insan dışı memeli kemiğini tanımladı. Çoğu, son 2.500 yıl içinde tarihlenen alanlardandı ancak bazı yerleşmeler 8.000 yıl öncesine tarihleniyordu.
Araştırmanın baş yazarı Iain McKechnie, köpek kemiklerini kurt, çakal veya tilki gibi vahşi köpekgillerden ayırt etmenin genellikle zor olduğunu ve bu hayvanların oradaki köpeklerle çiftleşmek için yerleşmelere gelmiş olabileceklerini söylüyor.
Araştırmaların gösterdiğine göre, yerleşmelerdeki neredeyse tüm köpekgil kemikleri evcil köpeklere aitti ve sadece yaklaşık yüzde 1’lik bir kısmı vahşi türlerden geliyordu.
Hayvanlarla çoğunlukla avcılık ve balıkçılık üzerinden etkileşime giren Kuzeybatı Yerli Amerikalılar için, köpeklerin kültürel olarak da bir önemi olduğunun altını çiziyor Iain McKechnie, ‘’Köpeklere diğer hayvanlardan farklı muamele gösterdiler, kıyıdaki insanların köpeklerle ne ölçüde beraber yaşadıklarını anlayamıyoruz.’’
Çalışma, köpek kemiklerinin özellikle Salish bölgesinin iki alanında bol olduğunu ortaya çıkardı. (Vancouver Adası’nın doğu kıyısı ve Fraser Deltası) Bu bölgelere ait etnografik ve geleneksel kayıtlar, köpeklerin yün için küçüklükten yetiştirildiğini gösteriyor.
Araştırmacılar, bölgedeki 20 alandan 1.069 set köpek kemiğini inceleyen son araştırmanın yazarlarından arkeolog Susan Crockford tarafından 1997 yılında köpek kalıntıları üzerinde yapılan çalışmayı geliştirdiler.
Yeni çalışma, Crockford’un örneklerini, 49 arkeolojik alandan 1400 sete çıkararak bu örneklerin iki farklı köpek türünden geldiklerini doğruladı, tüylerinin kalitesi için daha küçük köpekler ve avlanmak, topluluğu korumak için daha büyük köpekler.
McKechnie, ‘’Aynı model devam ediyor; British Columbia’nın güney kıyısındaki arkeolojik alanlarda da küçük köpekler büyük köpeklerden daha yaygın.’’ diyor.
Crockford’un çalışması ve Smithsonian Ulusal Doğa Tarihi Müzesi ve Amerikan Yerlileri Ulusal Müzesi’ndeki koleksiyonlardaki Salish örtülerinin içeriğinde köpek kılı kullanıldığını tespit eden 2011 çalışmasına kadar; bazı Salish topluluklarının yün için köpek yetiştirdiği fikri yerel bir efsane olarak görüldüğü için çoğu kez reddedildi.
Crockford’un belirttiğine göre en son araştırma, Vancouver Adası’nın orta doğu kıyısı, Körfez Adaları ve Fraser Nehri’nin ağzı da dahil olmak üzere küçük yün köpeklerinin nerede yoğunlaştığını çok açık bir şekilde gösteriyor ve bilinçli köpek yetiştirme yalnızca birkaç yerde uygulandıktan sonra diğer bölgelerle takas yapılıyordu.
Dokuma tezgahlarındaki, köpek tüylerini ipliğe dönüştürmek için kullanılan taş ağırşaklar da dahil olmak üzere köpek yünü dokuma işlemi buluntuları neredeyse 50 yıldır Salish bölgesinin arkeolojisini inceleyen Cores tarafından bulundu.
Bazı kuzey toplulukları, vahşi dağ keçilerinden yün elde ediyorlardı ve daha güneyde bu yünlerin takasını yapıyorlardı. Burada da dağ keçilerinin yünleri dokuma için köpek kılıyla karıştırıldı. Fakat Salish bölgesinde, Avrupa ile temas sonrasına kadar keçi yoktu. Bunun yerine o bölgedeki toplulukların, iplik elde etmek için yılda birkaç kez tüy üretmeleri için köpek yetiştirdiklerini ve yün içim yetiştirilen köpeklerin diğer köpeklerle çiftleşmesinin engellendiğini söylüyor Croes.
Biyologlar, 19. yüzyılda Avrupa’dan gelen tekstil akını ile köpek yününün modasının geçtiğini ve daha sonra Salish yün köpeklerinin neslinin tükendiğini söylüyorlar.
Ancak Croes, bölgedeki yerli topluluklardaki bazı köpeklerde izlerinin olduğundan emin, ‘’Sayfalarca fotoğraflarını çektim, hatta birini sahiplendim. Onlar yün için çok iyi kaynaklardı.’’
Inside Science. 2 Ekim 2020.
Makale: McKechnie, I., Moss, M. L., & Crockford, S. J. (2020). Domestic dogs and wild canids on the Northwest Coast of North America: Animal husbandry in a region without agriculture?. Journal of Anthropological Archaeology, 60, 101209.
You must be logged in to post a comment Login