Tutankamon’un mezarının arkasında ne gizlendiği konusunda önceki iki araştırma bir sonuca ulaşamadı. Şimdi ise bilim insanları gizemi çözmek için büyük çaba sarf ediyor.
Mısır Eski Eserler Bakanlığı, Kral Tutankamun’un mezar odasında yer radar taramasının (GPR) üçüncü turu devam ettiğini duyurdu.
Araştırmacıların uzun süredir merak ettiği bir soruyu cevaplamak için yapılan bir çabanın parçası olan bu araştırma; Ünlü mezarın duvarları arkasında başka mezarlar yer alıyor mu sorusunu irdeliyor. Burada belki de 3.300 yıldan daha uzun bir süredir saklanan başka bir kraliyet mezarı olabilir.
Arkeolog Howard Carter, Luksor’un Krallar Vadisi’ndeki hazine dolu mezarı keşfettiğinden beri uzmanlar, alanın bir firavun için garip bir şekilde küçük olduğuna inanıyorlardı.
(Antik Mısır’ın En Genç Firavunu Tutankamon’un 4 Gizemi)
Mezar hakkında yıllardır çeşitli teoriler öne sürüldü, ancak 2015 yılında Mısırbilimci Nicholas Reeves şaşırtıcı bir olasılık önerdi: Kuzey ve batı duvarları, Tutankamon’un üvey annesinin, efsanevi güzellikteki Kraliçe Nefertiti’nin mumyasını ve muhteşem eşyalarını gizliyor olabilir.
Mezar odasında 2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirilen önceki iki tarama sonuçları farklıydı ve sonuçsuz kaldı. Üçüncü bir GPR taraması, eski taramaların sonuçlarını incelemek üzere 2016’da bir araya gelen uzmanların tavsiyesi üzerine Mısır Eski Eserler Bakanı Khaled El Enany tarafından görevlendirildi. Turin Politeknik Üniversitesi’nin yönetimi altında yürütülen bu son araştırma, bu sonuçları çözmeyi ve duvarların arkasında boşluk olup olmadığını doğrulamayı amaçlıyor.
Reeve’in fikri, turistlerin ziyaret etmeleri için mezarın tam bir kopyasını oluşturmakla görevli olan Factum Arte tarafından 2009’da yapılan mezarın son derece ayrıntılı bir 3B taramasıyla harekete geçti. Reeves kuzey ve batı duvarlarının taramalarını incelediğinde, tuğla ile örülmüş ve sıvanmış izler gördüğüne inanıyordu. Bu özellikler diğer şaşırtıcı özelliklerin açıklamasına yardımcı olabilir.
(Tutankamon’un Hançeri Meteoritten Yapılmış)
1984’te Mısırbilimci Gay Robins, mezar odasının duvarlarına boyanmış figürlerin oranları hakkında bir bildiri yayınladı. Kuzey duvarında 20-kare birim saymıştı, ancak diğer üç duvarda 18-kare birim sayabildiler. Robbins, bunun iki farklı gelenekte eğitim görmüş ayrı ressam ekipleri tarafından yapılmış olabilecek ve mezarlığın acele hazırlığının bir sonucu olabileceğini düşünüyordu. Ama eğer duvarlar iki ayrı kez boyandıysa – bir mezar kapandıktan sonra ve birkaç yıl sonra başka bir mezar eklendiğinde ne olacaktı?
2012’de Getty Konservasyon Enstitüsü uzmanları garip bir şey fark ettiler. Kuzey duvarının arka planı başlangıçta beyaz boyanmış ancak daha sonra diğer üç duvarla uyumlu olarak sarı renkte boyanmıştı. Beyaz renk ilk gömüt ile birlikte ve sarı renk ise Tutankamon zamanında boyanmıştı?
Reeves teorisini ileri sürdüğü zamanlarda Eski Eserler Bakanı olan Mamdouh El Damaty, kuzey duvarına yakından baktığında, bir alanda bir başka gariplik gördü. iki duvar arasında belirgin bir fark vardı. Bu alanın üst kısmında yalın taş üzerine boya yapılmıştıi, ancak alt kısımda kirlenmiş sıva üstüne boyanmıştı.
Kanıtlar, El Damaty’nin Kasım 2015’in başında kuzey duvarının bir bölümünde kızılötesi termografisini onaylamasına yetecek kadar ikna ediciydi. Bu görüntüleme tekniği, katı bir kireç taşı duvarda ve eğer varsa gizli bir odayı yüzey sıcaklığındaki değişiklikleri tespit ederek ortaya koyuyor. Sonuç olarak bu araştırma, kuzey duvarı üzerinde sıcaklık farklarının ilginç sonuçlar oluşturduğunu ortaya koydu.
(Tutankamon’un İlk Defa Açılan Hazinesi İncelendi)
O ayın ilerleyen zamanlarında Japon radar uzmanı Hirokatsu Watanabe mezar duvarlarının arkasına bakmak için GPR’yi kullandı. Sonuçlar sansasyoneldi ve dünya çapında manşetlere çıktı. Watanabe, kuzey ve batı duvarların arkasındaki odaların yanı sıra, metal ve organik materyalleri görebildiğini düşünüyordu.
Ancak birçok Mısırbilimcisi ve GPR uzmanı, bu araştırmanın sonuçları hakkında ciddi şüpheler duydu, bu nedenle GPR’nin ikinci turu Mart 2016’da başlatıldı. Bu sefer National Geographic mühendisleri bu çalışmayı gerçekleştirdi.
Beklentiler çok büyüktü, ancak sonuçlar şaşırtıcıydı. Araştırma, Watanabe’nin gördüğü aynı kalınlığa sahip duvarları aramak için tasarlandı, ancak öyle bir şey olmadı ya da Tutankamon’un mezar odasının kuzeyi veya batısında boşluk bulunamadı.
Bu iki sorunun sonuçları soruşturmayı ilerletmedi. Projenin sonuçlanmasına ihtiyaç vardı.
Üçüncü GPR araştırması, planlanan dörder saatlik tarama oturumları ile yanıtlanmamış hiçbir soru bırakmayacak. Araştırmanın tamamlanmış sonuçlarının, gizli odalar olup olmadığı konusunda son cevabı vereceği umuluyor.
Ancak bilim insanları, GPR taramalarının kaya içerisinde yalnızca “anomalileri” tespit edebileceğini ve herhangi bir anormalinin aslında gizli odalar olup olmadığını belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyacağına dikkat çekiyor.
Mevcut proje, Mısır ve İtalya arasındaki ortak bilimsel bir araştırma dahilinde yapılıyor.
(Renklendirilmiş 14 Fotoğrafla 1922 Yılında Tutankamon’un Keşfi)
Fizikçi Francesco Porcelli, “Bu fırsata sahip olmaktan özel hissediyorum ve böyle harika bir ekibi koordine etmekten mutluyum.” diyor.
GPR ekibi, Krallar Vadisi ve Tutankamon’un mezarı turistlere kapatıldıktan sonra gece boyu çalışıyor. Araştırmacılar, Mısır yetkililerinin gözetiminde, mezar odasının dar alanlarındaki yüksek teknoloji ekipmanlarıyla dikkatli bir şekilde gezinirken, radar antenlerinin duvar yüzeylerine mümkün olduğunca yakın taramasını sağlamak için 3300 yıllık paha biçilmez resimleri bozmadan dikkatli bir şekilde çalışıyor.
GPR verileri toplandıktan sonra, işlenmesi ve analizi en az birkaç hafta sürecek.
Eğer sonuçlar, duvarların arkasındaki boşlukların varlığını doğrularsa, Tutankamon’un mezarının ötesinde neyin ya da kimin olduğunu belirlemek için daha heyecan verici bir bilimsel arayışın başlangıcı olacak.
National Geographic. 2 Şubat 2018.
You must be logged in to post a comment Login