2016 Eylül Ayının En İlginç 10 Arkeoloji Haberi

Her ay olduğu gibi, Eylül ayında Türkiye ve dünyada çıkan en önemli arkeoloji, paleontoloji ve antropoloji haberlerini bu listede derledik.

1- Danimarka’da 3000 Yıllık Yemek Pişirme Hatası Ortaya Çıktı

Danimarka'da 3000 Yıllık Yemek Pişirme Hatası Ortaya Çıktı

Danimarka’da yapılan kazılarda, mutfakta yaygın olarak görülen yemeği ateşte unutma hatasının 3.000 yıllık örneği bulundu.

Pişmiş topraktan yapılmış bir çömlek, bir zamanlar çöplük olarak kullanılan bir atık çukurunun dibinde ters dönmüş bir şekilde bulundu. Arkeologlar; “Emin olamayız ama o an peyniri yakan kişi suçluluk duymuş olabilir. Tüm peyniri yakmış ve oldukça kötü kokmuş olmalı. Yanmış bir peynirin ardından bir aile draması yaşanmış ve böylece suçlu kişi çömleği aniden çöpe atmış olabilir.” diyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

2- Japonya’daki Ortaçağ Kalesi’nde Tuhaf Keşif: Roma ve Osmanlı Sikkeleri

japonya'da 300 yıllık osmanlı sikkeleri bulundu

Japonya’daki bir Ortaçağ kalesinde tuhaf bir şekilde Antik Roma ve Osmanlı sikkeleri bulundu. Arkeologlar, söz konusu sikkelerin gerçek olduğu ortaya çıkana kadar bir tür şaka olduğunu düşünüyordu.

12. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar varlık gösteren Katsuren Kalesi’ne 1600-1700 yıllık Roma sikkelerinin nasıl geldiği bilinemiyor. Kalede bulunan Osmanlı sikkesinin ise üzerinde 1687 tarihi yazıyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

3- Ordu’da Tahtta Oturan 2100 Yıllık Kibele Heykeli Bulundu

ordu'da tanrıça kibele heykeli bulundu

Ordu’da, Kurul Kalesi ve yerleşmesinde 2100 yıllık olduğu tahmin edilen 110 santim yüksekliğinde, mermerden ve tahtta oturan Ana Tanrıça Kibele heykeli bulundu. Heykelin Türkiye’de yerinde bulunan ilk mermer heykel olduğu da belirtildi.

Heykelin Kurul Kalesi’ni istila eden Romalı askerlerin işgali sırasında giriş kapısındaki duvarların yıkılmasıyla yerinde kaldığı tahmin ediliyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

4- 2000 Yıllık Bilgisayar’ın Bulunduğu Batıktan İnsan Kemikleri Çıktı

Antikythera Batığındaki insan kemiklerinin DNA'sı inceleniyor.

Taşıdığı kargo ile zaten oldukça ünlü olan Antikythera batığında bulunan insan kemikleri, batıkla beraber suya gömülen kurbanın DNA dizilimine dair önemli bilgiler verebilir.

Bilinen en eski hesap makinesi, hatta bilgisayar olarak anılan Antikythera mekanizmasının bulunduğu 2000 yıllık batıkta insan kemikleri bulundu. Bulunan kemiklerin, 2000 yıl önceki felakette ölen denizcinin genetik profilini oluşturmaya yardım edebileceği düşünülüyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

5- Almanya’da Böcek Yemiş Kertenkele Yemiş Bir Yılan Fosili Bulundu

Yılan beyaz renkle, Geiseltaliellus maarius türü kertenkele turuncu renkle, böcek ise mavi renkle gösteriliyor.

Yılan beyaz renkle, Geiseltaliellus maarius türü kertenkele turuncu renkle, böcek ise mavi renkle gösteriliyor.

Almanya’da 48 milyon yıllık, böcek yemiş bir kertenkeleyi yutmuş yılan fosili bulundu.

Almanya’nın Frankfurt kenti yakınlarındaki kullanılmayan bir taş ocağı yakınlarındaki Messel Çukuru’nda, 48 milyon yıllık yılan fosili içinde kertenkele fosili ve onun içinde ise böcek fosili bulundu. Büyük ihtimalle bir yılan, volkanik gölün yakınında ölmüştü ve göle sürüklenmişti. Fakat kertenkeleyi yemesinin üstünden henüz iki gün bile geçmemişti. Kertenkele ise öldüğünde henüz bir böceği yeni mideye indirmişti.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

6- Neredeyse Bütün Elma Ağaçları Kazakistan’daki İki Ağaca Dayanıyor

elma4

Bugün dünyada yaklaşık 7,500 elma çeşiti bulunuyor ve inanılması güç olsa da, görünüşe göre her biri gizemli bir Kazakistan ormanındaki birer Anne ve Baba ağaca dayanıyor.

Almatı (Alma-Ata), Kazakistan’ın güneyinde yer alan Trans-İli Ala Dağları eteğine kurulmuş bir şehir.
Şehrin isminin bire bir çevirisi “Elmaların Atası/Babası” anlamına geliyor ve görünüşe bakılırsa bu adlandırmada sandığımızdan daha fazla doğruluk payı var.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

7- 5300 Yaşındaki Buzdam Ötzi’nin Muhtemel Sesini Dinleyin

otzi

5300 yıl önce Alp dağlarında ölen Buzadam Ötzi’nin boğazındaki ses yolunun bir modeli çıkarılarak, Ötzi’nin sesi yeniden canlandırıldı.

Dünyanın en ünlü mumyalarından 5300 yaşındaki Buzadam Ötzi, 1991 yılında dağcılar tarafından bulunduğundan beri sayısız araştırmanın konusu oldu. Son olarak İtalyan araştırmacılar, Ötzi’nin ses tellerini kullanarak olası sesini tekrar yarattı.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

8- Tüm Dillerde Yaygın Kullanılan Nesneler ve Kavramlar İçin Aynı Sesler Kullanılıyor

Bu çalışmada incelenen 6452 kelimenin coğrafi dağılımı. Renkler farklı dilsel bölgeleri birbirinden ayırıyor, bölgeler arasında dilsel olarak bağlantı yok veya çok az ama nüfuslar arasında etkileşim oldukça fazla. F: Damián E. Blasi et al

Bu çalışmada incelenen 6452 kelimenin coğrafi dağılımı. Renkler farklı dilsel bölgeleri birbirinden ayırıyor, bölgeler arasında dilsel olarak bağlantı yok veya çok az ama nüfuslar arasında etkileşim oldukça fazla.
F: Damián E. Blasi et al

6000’den fazla dildeki kelimeler üzerine yapılan detaylı istatistiksel bir araştırma, insanların yaygın nesneler ve kavramlar için hangi dil olursa olsun aynı sesleri kullanmaya eğilimli olduğunu gösteriyor.

Bilim insanları 100 temel kelimenin önemli bir kısmında insan konuşmasındaki seslerle belirli bir ilişkisi olduğunu buldu.

Örneğin, birçok dilde “nose (burun)” kelimesi “n” ya da “oo (ooze kelimesindeki gibi)” seslerine sahip.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

9- 23.000 Yıllık Bilinen En Eski Olta İğneleri Japonya’da Keşfedildi

23.000 Yıllık Bilinen En Eski Olta İğneleri Japonya'da Keşfedildi

Japonya’daki Sakitari Mağarası’nda 23.000 yıllık, bilinen en eski balık kancaları bulundu. Böylece denizcilik teknolojisinin gelişimi, Asya – Pasifik bölgesinde bilinenden çok daha önceye çekildi.

Okinawa adasının güney kıyılarındaki Sakitari Mağarası’nda bulunan 23.000 yıllık olta iğneleri, deniz salyangozu kabuğundan titizlikle yapılmış.

Haberin hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

10- Yüzlerce Arkeolog Dakota Boru Hattına Karşı Kampanyaya Katılıyor

Arkeologlar Dakota Boru Hattına Karşı Kampanyaya Katılıyor

Amerika’da binden fazla arkeolog, antropolog, müze çalışanı ve akademisyen, Kuzey Dakota’daki petrol boru hattı inşasını protesto etmek için kampanyaya katıldı.

İmzalanan belgede; boru hattının geçeceği bölgenin, yerli Amerikan kabilelerinin ölülerini gömmek için kullandığı kutsal alan olduğu ve tarihsel ve kültürel kökenleri hakkında önemli bilgiler içerdiği savunuluyor.

Haber hakkında detaylı bilgi için tıklayın.

BONUS:

İşsiz Arkeolog Arkeoloji Çay Evi Açtı

Binlerce İşsiz Arkeologtan Sonuncusu Arkeoloji Çay Ocağı Açtı

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunu olan ve çoğu arkeolog gibi işsiz olan bir vatandaş, çareyi çay ocağı açmakta buldu.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login