İngilizce'de "Bir fil asla unutmaz", Türkçe'de ise "Fil hafızalı olmak" diye bir söz var. Peki bu ne kadar doğru?
Avrasya alakargaları, insanlarda epizodik belleğin özelliği olan geçmiş olayların küçük ayrıntılarını hatırlama yeteneğine sahip.
Antik Yunan ve Roma tıbbi metinlerinin analizi, yaşlılık kaynaklı ciddi hafıza kaybının 2.500 yıl önce çok daha az yaygın olduğunu gösteriyor.
Yaşayan en yakın akrabalarımız olan büyük maymunlar, yirmi yılı aşkın süredir görmedikleri grup arkadaşlarını tanıyabiliyor.
Yeni çalışma, bilgilerin sırasını hatırlamanın bize özgü olduğunu, en yakın akrabalarımızın bile sıralamayı aynı şekilde öğrenmediğini gösteriyor.
Filler olağanüstü hafızalarıyla tanınıyor ve hatta fil hafızalı olmak diye bir deyim var. Peki fillerin asla unutmadıkları doğru mu?
Son araştırmalar, evcil kedilerin, köpeklerde yaygın olarak görülen aynı dil tanıma becerilerinin bazılarını paylaşabileceğini düşündürüyor.
Tıp okulundaki öğrenciler kullanılarak, Antik Yunan veri ezberleme tekniği, Aborjin kültürüne ait daha da eski bir teknikle karşılaştırıldı.
Sözlü kültürler, binlerce yıllık kültürlerini hafıza ve mekan arasında bir ilişki kurarak devam ettiriyorlar.