Olayı çözmek 2.600 yıl sürdü, ancak nihayet Antik Thebes’ten kıvırcık saçlı, elit bir kadının zamansız ölümü aydınlatılabildi.
Mumyanın orijinal sargılarının açılmasının 185. yıldönümünde açıklama yapan araştırmacılara göre, 20’li yaşlarındaki Takabuti, şiddetli bir bıçak saldırısında öldürülmüştü.
Takabuti’nin mumyalanmış kalıntılarına yapılan analizler başka sırlarını da ortaya çıkardı. Kadın iki nadir duruma sahipti; ekstra bir diş (32 yerine 33) ve ekstra bir omur.
(Mısır’da 4.000 Yıllık Yeraltı Dünyası Rehberi Bulundu)
Takabuti kimdi?
Takabuti antik Thebes’ten (günümüzde Luksor) olmasına rağmen, mumyası Napolyon Savaşlarını takip eden yoğun Mısır mumya ticaretine yakalanmıştı. Zengin bir İrlandalı adam olan Thomas Greg, 1834’te kalıntıları alıp Mısır’dan Belfast’a getirdiğinde Takabuti, İrlanda’ya ulaşan ilk bilinen Mısır mumyası oldu.
O sırada Mısırbilimci Edward Hincks mumya üzerindeki hiyeroglifleri deşifre etti. Hincks, kadının Takabuti olarak adlandırıldığını ve ölüm anında 20’li yaşlarında olduğunu, evli olduğunu ve Thebes’teki büyük bir evin hanımı olduğunu buldu. Hincks’in çevirileri ayrıca kadının babasının güneş tanrısı Amun’a hizmet eden bir rahip olduğunu da ortaya koydu.
Kuzey İrlanda Ulusal Müzeleri arkeoloji küratörü Greer Ramsey, yaptığı açıklamada, “Takabuti’nin ilk kez 1835’te Belfast’ta açılmasından bu yana zengin bir test tarihi var.” diyor.
Son yıllarda Takabuti, X-ışınları ve BT (bilgisayarlı tomografi), saç analizi ve radyokarbon tarihleme gibi birçok analiz geçirdi. Bunlar kadının MÖ 660 civarında, 25. hanedanının sonunda yaşadığını gösterdi.
En son testler arasında bir DNA analizi ve diğer BT taramaları vardı. Araştırmacılar, her ikisinin de beklenmedik sonuçlar ortaya çıkardığını söylüyor.
Ne buldular?
DNA analizi, Takabuti’nin günümüz Mısırlılarından çok, genetik olarak Avrupalılara benzediğini gösterdi.
BT taramaları, şimdiye kadar bulunamayan kalbinin sağlam ve mükemmel bir şekilde korunduğunu ortaya koydu. Bu taramalar ayrıca şiddetli ölümünü ortaya koydu: Yara izleri, Takabuti’nin sol omzunun yanından, sırtından bıçaklandığını gösterdi.
Biyoarkeolog Eileen Murphy, “Sık sık tabutunun içinde çok huzurlu göründüğü söyleniyor, ancak şimdi son anlarının çok farklı olduğunu biliyoruz. Bu kadın başkasının elinde ölmüştü.” diyor.
Emekli ortopedi cerrahı Dr. Robert Loynes, “Özellikle BT taramaları Takabuti’nin sol üst göğüs duvarının arkasında ciddi bir yara olduğunu gösterdi. Bu neredeyse kesin olarak onun hemen ölümüne neden oldu.” diyor.
Araştırmacılar, diğer bulguların da aynı derecede önemli olduğunu belirtiyor.
Ramsey, “Takabuti’nin kalbinin var olduğunu doğrulamanın önemi hafife alınamaz, çünkü Antik Mısır’da bu organ çıkartılır ve kişinin iyi bir yaşam sürüp sürmediğine karar vermek için tartılırdı. Eğer çok ağırsa, iblis Ammit tarafından yenilirdi ve öbür dünyaya yolculuğunuz başarısız olurdu.” diyor.
Bir Mısırbilimci olan Rosalie David, yeni analizlerin 25. hanedan sırasında Mısır’daki hayata ışık tuttuğunu söylüyor.
“Bu çalışma, sadece Takabuti’yi değil, aynı zamanda yaşadığı zamanların daha geniş tarihsel bağlamını anlamamızı da sağlıyor: Kadının Avrupalı kökenlerinin şaşırtıcı ve önemli keşfi, Mısır tarihinde önemli bir dönüm noktasına etkileyici bir ışık tutuyor.”
Takabuti’nin mumyası, Kuzey İrlanda’daki Ulster Müzesi’ndeki Antik Mısır galerisinde görebilir.
Live Science. 29 Ocak 2020.
You must be logged in to post a comment Login