Gerçekte Amerika’yı Kim Keşfetti?

Kristof Kolomb, Amerika kıtalarına ulaşan ilk kişi değildi. Hatta onun Batı Yarımküre’ye geç gelmiş olduğunu söylemek bile yetersiz kalır.

Newfoundland’ın kuzey ucundaki L’anse aux Meadows bölgesi, Kolomb’un Amerika kıtasına gelmesinden yaklaşık 500 yıl önce, yani yaklaşık 1.000 yıl öncesine dayanıyor. C: Wikipedia

1492’ye gelindiğinde, Yerli Amerikalılar on binlerce yıldır oradaydı. Vikingler de ondan yaklaşık 500 yıl önce bölgeye gitmişti; ayrıca Polinezyalıların da Kolomb’un seferlerinden önce Batı Yarımküre’ye çıkmış olması mümkün.

Peki, Amerika kıtalarını ilk keşfedenler kimdi?

Amerika’daki ilk insanlar

Batı Yarımküre’ye ilk ulaşanlar, soyu Eski Kuzey Sibiryalılar ve Doğu Asyalılardan gelen Yerli Amerikalılardı. Muhtemelen Bering Kara Köprüsü üzerinden karadan ya da deniz yoluyla geçtiler.

İlk Amerikalıların ne zaman geldiği hâlâ tartışmalı bir konu. Bir dizi çalışma, New Mexico’daki White Sands Ulusal Parkı’nda bulunan fosilleşmiş insan ayak izlerinin 21.000 ila 23.000 yıl öncesine tarihlendiğini öne sürüyor. Bu tarih, kıtanın kuzeyinin buzullar ve buz tabakalarıyla kaplı olduğu, son buzul çağının en soğuk evresi olan Son Buzul Maksimumuna (yaklaşık 26.500 ila 19.000 yıl önce) denk geliyor.

(İlgili: Bering Kara Köprüsü, Sanılandan Çok Daha Geç Ortaya Çıkmış)

Diğer tartışmalı çalışmalar daha da erken tarihlere işaret ediyor. Örneğin Meksika’daki Chiquihuite Mağarası’nda bulunan taş eserler 30.000 yıldan daha eskiye tarihlendirildi. Ancak bu taşları gerçekten insanların mı işlediği yoksa doğal süreçlerle mi o şekilde oluştuğu belirsiz; bu da bulguyu kuşkulu kılıyor.

Başka çalışmalar çok daha geriye gidiyor. 2017’de Nature dergisinde yayımlanan tartışmalı bir çalışma, Kaliforniya’da mastodon kemiklerinin yaklaşık 130.000 yıl önce insanlar tarafından kesilmiş olabileceğini bildirdi. Ancak diğer arkeologlar, söz konusu kazıya dair endişelerini dile getirdi ve kemiklerin başka doğal olaylar ya da hayvanlar tarafından değişmiş olabileceğini belirtti. 130.000 yıllık tarihi bağlama oturtmak gerekirse: en erken Homo sapiens kanıtları yaklaşık 300.000 yıl önce Fas’a gider; insanların Asya’ya başarılı göçüne dair en erken kanıt 100.000 yılın üzerinde ve Avrupa’ya başarılı göçe dair en erken kanıt ise yaklaşık 55.000 yıl öncesine ait.

Günümüzde New Mexico olarak bilinen bölgede insanlara ait fosilleşmiş ayak izleri 21.000 ila 23.000 yıl öncesine tarihleniyor. C: US Geological Service

Batı Yarımküre’de Vikingler

Vikingler, Kolomb’dan yaklaşık 500 yıl önce, 11. yüzyılda Batı Yarımküre’ye ulaştı ve Newfoundland’ın kuzey ucundaki L’Anse aux Meadows’da bir ileri karakol bile kurdu. Kuzey Amerika’ya ilk ulaşan Viking bireyin kim olduğu ise belirsiz.

Bununla ilgili ipuçları, muhtemelen Vikinglerin torunları tarafından 13. ve 14. yüzyıllarda kaleme alınmış İzlanda sagalarında bulunuyor.

“Kızıl Erik’in Sagası”na göre, Bjarni Herjólfsson adlı bir tüccar ve tayfası, 10. yüzyılın sonlarında Kuzey Amerika’ya ilk ulaşan Vikingler olabilir, diyor The Rooms eyalet müzesinde küratör olan ve Vikingleri kapsamlı biçimde inceleyen Kevin McAleese.

Saga, tayfanın Grönland’a ulaşmaya çalışırken rotadan saptığını ve muhtemelen Kuzey Amerika olan bir kıyı şeridi boyunca seyrettiğini anlatıyor. Herjólfsson karaya çıkmamaya karar verip kıyıyı sıyırarak Grönland’a yönelmişti.

Buna karşılık Grönlandlıların Sagası, Leif Erikson’un 10. yüzyılın sonlarında Kuzey Amerika’ya ilk ulaşan Viking olabileceğini ve oraya birden fazla sefer yaptığını ileri sürüyor, diye ekliyor McAleese.

Hangi Viking’in Kuzey Amerika’ya ilk ulaştığından bağımsız olarak, İskandinav anlatıları, kolonileşme girişimlerinin, Vikinglerin Yerli Amerikan gruplarıyla düşmanca ilişkileri nedeniyle ve sayıca çok daha az olmaları yüzünden akamete uğradığını söyler.

Polinezya seferleri?

Polinezyalılar, Kolomb gelmeden yüzyıllar önce Batı Yarımküre’ye seyahat etmiş olabilir. 2020 tarihli bir DNA çalışması, Polinezyalılar ile muhtemelen bugünkü Kolombiya bölgesinden Yerli Amerikalıların yaklaşık 800 yıl önce bir araya geldiklerini gösterdi. Ancak bu karşılaşmanın, Polinezyalıların Batı Yarımküre’ye yelken açmasından mı yoksa Batı Yarımküre’den insanların Polinezya adalarına gitmesinden mi kaynaklandığı belirsiz.

Batı Yarımküre’ye özgü tatlı patates gibi mahsuller, birçok Polinezya yerleşiminde bulundu; bu da, adalara insanlar tarafından mı getirildikleri yoksa okyanus akıntılarıyla mı taşındıkları yönünde bir tartışma doğurdu. 2024 tarihli bir çalışma, Rapa Nui’deki (Paskalya Adası) bitkileri analiz ederek, adadaki insanların yaklaşık 1.000 yıl önce Güney Amerika kaynaklı bitkileri tükettiğini buldu.

1492’de Kolomb, okyanusu aşarak Karayipler’e ulaştı. Ancak Amerika kıtasına ulaşan ilk kişi değildi. C: Sebastiano del Piombo

Kristof Kolomb

Kolomb, Batı Yarımküre’ye yaptığı seferlerle ünlü olsa da, ziyaret ettiği toprakların Asya’ya ait olduğunu savunmayı sürdürdü.

“Şöhretini Asya’ya ulaşacağı beklentisi üzerine inşa etmişti” diyor Florida Üniversitesi’nden tarih profesörü Ida Altman. “İnsanlar bu yüzden seferlerine yatırım yaptı ve bu, onun geri adım atmasını zorlaştırdı.”

Kolomb’un tutumunun mali bir yönü de olabilirdi. İspanya, ona görkemli unvanlar ve Asya’yla ticaretten gelecek zenginliğin bir kısmını vaat etmişti—ama yalnızca gerçekten Asya’ya yeni bir rota bulması şartıyla.

Hayatının sonlarına doğru Kolomb’un tavrı bir nebze değişmiş olabilir. “Tutumu bütünüyle tutarlı değildi ve bazı geç dönem yazılarında Amerika kıtalarından Avrupalılar için yeni bir bölgeyi ima eden bir tür ‘cennet’ olarak söz etti” diyor Massachusetts’teki Endicott College’da tarih profesörü Anna Suranyi.

Kolomb’un kendi inançlarından bağımsız olarak, seferinin dünya üzerindeki etkisi muazzamdı: Batı Yarımküre’deki yerli topluluklar hastalıklar yüzünden büyük ölçüde yok oldu; Avrupa’dan gelen insanlar Kuzey ve Güney Amerika’yı kolonileştirdi ve nihayetinde yeni devletlerin ortaya çıkmasına yol açtı.


Live Science. 4 Ekim 2025.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login