Yeni araştırmalar, mastürbasyonun primatlarda çok eski bir davranış olduğunu ve üreme başarısını artırmış olabileceğini gösteriyor.
Araştırmacılar, primat mastürbasyonunun evrimsel kökenlerini yeniden yapılandırdılar ve bunun tüm maymunların ve kuyruksuz maymunların atalarına kadar uzanan atasal bir özellik olduğunu buldular.
Yapılan çalışma, primatlarda mastürbasyonun köklerinin muhtemelen en az 40 milyon yıl öncesine, tüm maymunların ve kuyruksuz maymunların atasına kadar uzanarak evrimin derinlerine kök saldığını gösteriyor.
Uzmanlar, mastürbasyonun primatlarda eski bir özellik olduğunu keşfettiler ve bunun üreme başarısını artırabileceğini düşünerek bu konuya odaklandılar.
(İlgili: Pompeii’de ‘Mastürbasyon Yapan Adam’ın Gerçek Hikayesi Ne?)
Mastürbasyon, kemirgenlerden sürüngenlere kadar çok çeşitli hayvanlarda görülüyor, ancak özellikle primatlar arasında ve hatta esaret altındaki primatlarda daha da yaygın.
Görünüşte, mastürbasyon genlerin aktarılmasıyla çelişiyor gibi görünüyor. En nihayetinde, mastürbasyon yapmak zaman, dikkat ve enerji gerektirir. Tüm bunlar, gerçekten çiftleşme veya yiyecek bulma gibi üreme olasılığını doğrudan artıran diğer faaliyetler için kullanılabilir.
Sonuç olarak geçmişte bilim insanları, primatlarda mastürbasyonun, esaret stresinden kaynaklanan anormal bir aktivite veya sadece yüksek libidonun bir yan ürünü olduğunu varsaydılar.
Bununla birlikte yeni makalede belirtildiğine göre bu teoriler, vahşi primatların neden mastürbasyon yaptığını veya primatların neden istekli eşler varken mastürbasyon yaptığını açıklamıyor.
University College London’dan bir antropolog olan Matilda Brindle ve meslektaşları, primatların neden bu tür “otoseksüelliği” kullandıklarını anlamak için yüzlerce yayın, 150 anket ve hayvanat bahçesi bekçileri ve primatologların gözlemlerini kullanarak primat mastürbasyonuna ilişkin devasa bir veri kümesi oluşturdu.
Bu veri kümesi, primat türlerinin yaklaşık yüzde 38’ini ve cinslerin yüzde 79’unu temsil ediyordu. Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayınlanan bulgular, tutsak primatlarda dişilerin yüzde 74’ünün ve erkeklerin yüzde 87’sinin mastürbasyon yaptığını gösterdi. Vahşi popülasyonlarda dişilerin yüzde 35’i ve erkeklerin yüzde 73’ü bu davranışı sergiledi.
Ekip daha sonra, davranışın ne kadar süredir primat repertuvarının bir parçası olduğunu tahmin etmek için bir bilgisayar modeli kullandı. Canlı türlerindeki mastürbasyon alışkanlıklarına, çiftleşme sistemlerine ve cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların yaygınlığına baktılar. Daha sonra bu verileri soyu tükenmiş ve yaşayan türler arasındaki evrimsel ilişkilerle birleştirerek atasal türler arasında mastürbasyonun rekonstrüksiyonunu yarattılar.
Bulgular, primatların muhtemelen on milyonlarca yıldır mastürbasyon yaptığını gösterdi. Brindle, “Biliyoruz ki primatlar arasında, tüm maymunların ve kuyruksuz maymunların atası tarsierden ayrıldıktan sonra muhtemelen mastürbasyon yaptı. Yani bu yaklaşık 40 milyon yıl önce mevcuttu.” diyor.
Model ayrıca dişilerin mastürbasyon yapmasının, son 45 milyon yılda çok az değişen küçük bir primat türü olan tarsierlerden ayrılmadan önce de var olduğunu ileri sürdü.
Ancak çalışma, mastürbasyonun evrimsel nedenini ele alamadı. Bir teori, seksten sonra mastürbasyonun evrimsel olarak avantajlı olduğunu çünkü genital sistemdeki patojenleri temizlediğini öne sürüyor.
Ve aslında mastürbasyon, çiftleşme sisteminin birden fazla eşe sahip erkek ve dişileri içerdiği türlerde daha yaygındı. Bu durumun nedeni, erkeklerin çiftleşmeden önce düşük kaliteli spermleri temizlemesine yardımcı olması, böylece yüksek kaliteli spermin bir rakip onun yerini almadan önce dişiye hızla geçiyor olması olabilir.
Mastürbasyon, yüksek oranda cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara (CYBE) sahip türlerde daha yaygındı ve bu da patojen hipotezini biraz daha olası yapıyor.
Ancak yeni çalışma daha fazla veri olmadan, davranışın arkasındaki itici gücün yüksek libido mu yoksa evrimsel bir fayda mı olduğunu söyleyemiyor.
Patojen varlığının kadın mastürbasyonunu etkilediği görülmedi. Geçmiş veriler, insanlarda kadın mastürbasyonunun sperm için daha misafirperver bir ortam yarattığını ve bunun da aynı zamanlarda seks yapmaları durumunda gebe kalma ihtimalini artıracağını gösteriyor.
Ancak bunun bir dezavantajı da var: “Çünkü cinsel uyarılma ve mastürbasyon vajinayı daha az asidik hale getirir (sperme karşı daha misafirperver olması için), ancak bu aynı zamanda vajinayı patojenlere karşı daha savunmasız hale getirir.” diyor Brindle.
Ekip şimdi, davranışın evrimsel amacını daha iyi anlamak için primatlarda – özellikle dişilerde – mastürbasyon hakkında daha fazla veri toplamayı umuyor. Brindle, “Mastürbasyon sıklığı hakkında da veri toplamayı amaçladık, ancak anlamlı analizler yapmak için yeterli veriye sahip değildik.” diyor.
Brindle, mastürbasyon sıklığının, tetikleyici faktörlere daha fazla ışık tutacağı için ölçülmesi gereken önemli bir şey olduğunu sözlerine ekliyor.
“Daha fazla veriden yararlanarak bu hipotezleri daha fazla araştırmayı ve hangi hipotezlerin farklı türlerde ve hangi ekolojik ve sosyal koşullar altında mastürbasyonu açıklayabileceğini anlamaya başlamayı çok isterim.”
Live Science. 7 Haziran 2023.
Makale: Brindle Matilda, Ferguson-Gow Henry, Williamson Joseph, Thomsen Ruth and Sommer Volker. 2023. The evolution of masturbation is associated with postcopulatory selection and pathogen avoidance in primates. Proc. R. Soc. B.
You must be logged in to post a comment Login