Diş Çürüğü, 54 Milyon Yıldır Primatlar için Bir Problem

On milyonlarca yıl önce yaşamış maymun benzeri bir hayvanın fosilleri, çürüklere sahip bir memelinin en eski kanıtlarını sağladı.

Bir sanatçının, 45 ila 40 milyon yıl önce yaşamış bir Eosimias primatına dair izlenimi. C: Science Photo Library

Karbonhidrat açısından zengin diyetimizdeki şekerler, demineralize edici asitler salgılayan oral bakterileri desteklediğinden, zamanla diş çürükleri geliştirmemiz muhtemel. Şimdi ise sorunun primat evriminin ilk günlerine kadar uzandığına dair kanıtlar var. Yaklaşık 54 milyon yıl önce Erken Eosen’de yaşayan tarih öncesi bir primat olan Microsyops latidens de çürüklerle uğraşmak zorunda kalmıştı.

Toronto Scarborough Üniversitesi’nden Keegan Selig, “Fosil örneğini inceliyordum ve dişlerindeki bu oyukları fark etmeye devam ettim ve ne olduklarını merak ettim.” diyor. “Bu yaratıklarda oyuklar görmek bile şaşırtıcıydı ve sonra ne kadar sık olduklarını görmek çok şaşırtıcıydı. Yaşayan primatlara kıyasla bu kadar yaygın olmalarını beklemiyorduk.”

(Eski Ağız Biyomu, Genel Sağlık Hakkında Önemli Bilgiler Veriyor)

Yine Toronto Scarborough Üniversitesi’nden Selig ve meslektaşı Mary Silcox, Wyoming’deki güney Bighorn havzasından toplanan 1030 bireyin fosilleşmiş dişlerini inceledi. Bireylerin yüzde 7,48’inde, bazı kapuçinler ve tamarinler hariç, günümüzde yaşayan çoğu primatta görülenden daha yüksek bir sıklıkta çürükler olduğunu buldular.

Selig ve Silcox’a göre M. latidens dişleri, herhangi bir memelide diş oyuklarının bilinen en eski kanıtı olma özelliğini taşıyor.

M. latidens’in muhtemelen meyve gibi yüksek şekerli yiyeceklere karşı bir tercihe sahip olduğu ve bu yiyeceklerin çok fazla tüketilmesi halinde bu çürüklere yol açabileceği düşünülüyor.

“Tabii ki bu yaratıkların diş ipi veya diş fırçası yoktu, bu yüzden oyukların her yerde oluşmasını beklersiniz, ancak oyuklar sadece dişin ana çiğneme yüzeyinde oluşmuş, ki bu şaşırtıcı. Nedenini gerçekten bilmiyoruz.” diyor Selig.

Fosiller, antik kaya diziliminde biraz farklı seviyelerden geldi ve bu nedenle, M. latidens popülasyonunun uzun bir süre boyunca, belki de binlerce yıl boyunca varlığına dair kanıt sağlıyor. Belirli seviyelerde, çürüklerin görülme sıklığı daha da yüksekti; bir düzeyde, bireylerin yüzde 17’si çürüklere sahipti. Araştırmacılar, bu dalgalanmanın diyetteki değişikliklerle açıklanabileceğini söylüyor.

Sonuçlar ilginç olsa da, London South Bank Üniversitesi’nden Ian Towle, hasarlı dişlerin şekerli yiyeceklerden ziyade asitli yiyeceklerden zengin bir diyeti de yansıtabileceğine dikkat çekiyor: “Her ikisi de diş dokusunu demineralize eden asitlerden kaynaklandığından, kullanılan metodoloji bu tip doku kayıpları arasında ayrım yapamıyor.”


New Scientist. 9 Eylül 2021.

Makale: Selig, K. R., & Silcox, M. T. (2021). The largest and earliest known sample of dental caries in an extinct mammal (Mammalia, Euarchonta, Microsyops latidens) and its ecological implications. Scientific Reports, 11(1), 1-9.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login