Antalya’da Likya Kaya Mezarı Hilti ile Parçalandı

Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Dirgenler köyü sınırlarında bulunan Likya dönemine ait 2.500 yıllık kaya mezarı hilti matkapla parçalandı.

2.500 yıllık Likya mezarı hilti ile parçalandı. C: Ümit Işın

Demre ile Dirgenler köyü arasındaki kara yolunun hemen kenarında, Dereağzı Mevkii’nde bulunan 2.500 yıllık kaya mezarı hilti matkap ile parçalandı.

Bölgede turlar düzenleyen ve tahribatı fotoğraflayan arkeolog-rehber Ümit Işın, “Buradan gece gündüz sürekli araçlar geçer. Bu mezarı parçalamak için jeneratörle çalışan hilti matkap kullanılmış. Bunu yapmak için saatlerce süren bir çalışma gerekir. Bu kadar süre içinde tahribatı kimsenin görmemesi mümkün değil. Bu durum akıllara soru işareti getiriyor. Demek ki tarihi kaya mezarı yok edilirken birileri de gözcülük yapmış.” diyor.

(Türkiye’nin Kültürel Mirası Yağmalanıyor, Haberiniz Var mı?)

Kaya mezarlarının korunmadığını belirten Işın, “Bu kaya mezarları zaten yüzlerce yıldır defalarca soyulmuş. Bu tür mezarların içinde hazine bulunacağına inanmak tamamen hayal ürünü. Ancak insanların hayal güçleri sınırsız ve büyük bir cehaletle kültür mirası yok ediliyor.” diyor.

Geçtiğimiz aylarda da İzmir’in Kemalpaşa ilçesi yakınında, Karabel geçidinde yer alan Karabel Kaya Kabartması, defineciler tarafından hilti ile parçalanmıştı.

Kültürel mirasımızı kaybediyoruz

Arkeolog-Editor Nezih Başgelen ise, “Ülkemizin dört bir yanında arazideki korunmasız haldeki kültür varlıkları, kaya anıtları/mezarları , tümülüsler, ören yerleri, yazıtlar definecilerin tahrip tehlikesi altındadır. Binlerce yıldır bir şey olmadan bizlere ulaşmış kültür mirasımızı, tarihi eserlerimizi ve ülkenin eski eser envanterini bu tip tahriplerle bir bir kaybediyoruz.” diyor.

(Defineciler Karabel Kaya Kabartmasını Parçaladı)

“Ülkemizin aydınları, müzecileri, arkeologları, sanat tarihçileri, mimarları, restoratörleri, vd. bilim insanları her işimizi bırakıp bu tahripleri engelleyebilmek için ilgilileri de yetkilileri de yanımıza alıp bir an önce harekete geçmek durumundayız. Kültür varlıklarımızı, her ne pahasına olursa olsun korunması konusunda tüm kesimlerce benimsenecek ve ödün verilmeksizin uygulanacak bir politika oluşturulmalıdır. Bu koruma politikası ile ilke ve ölçüler yeniden saptanmalı ve caydırıcı yeni yasa ve tüzüklere bağlanmalıdır. Ülkemizin hem kimliğini, hem zenginliğini oluşturan doğa ve kültür varlıklarımızın yok edilme/ kaybetme aşamasında; bu tahribata karşı bir an önce çözüm üretmek zorundayız.”

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login