Arkeologlar Meksika’nın Veracruz bölgesinde sualtında, MÖ. 900 ila MÖ. 400 yılları arasına tarihlenen mısır koçanı şeklinde gizemli bir eser buldular.
Çelikten bile daha sert bir malzeme olan jadeit’ten (klinopiroksen grubuna ait mineral) yapılan eser, kelimelerle ifade etmesi güç bir biçimde şekillendirilmiş. Kimsenin tanımlayamadığı bu eser, dikdörtgen şekiller, gravür çizgileri ve en üstünden ortaya çıkıyor gibi gözüken bir koni içeriyor. Arkeologlar bunların soyut bir şekilde betimlenmiş mısır koçanı olabileceğini düşünüyor.
Kazı ekibinin Ancient Mesoamerica adlı dergide yayımladığı makalede, eser “Beyaz ve kahverengi benekli jadeitten yapılmış oldukça sıradışı ve olağanüstü eser” olarak tanımlanıyor. Arroyo Pesquero Projesi’nde yer alan Dalgıç Jack Hunter, bu gizemli eseri 2012 yılında 2-3 metre derinlikte bulmuştu. Kazı ekibi ayrıca, sualtı koşullarının özellikle sıfır görüş açısı ve büyük kütükler, enkazlar, çürümüş yapraklar, diğer bitkiler gibi birçok engel açısından oldukça zorlu olduğunu belirtti.
Esrarengiz eserin, o bölgede yaşayan ve günümüzde Olmec olarak bilinen bir uygarlık zamanına tarihlendiği belirtildi. Olmec insanları dev kafalardan oluşan taş heykeller yapmışlardı. Ayrıca günümüzde La Venta adıyla bilinen, Arroyo Pesquero’nun yaklaşık 16 kilometre kuzeydoğusunda kalan bir şehir inşa etmişlerdi. 34 metre yüksekliğinde piramitler barındıran bu şehrin, o dönem içerisinde 10.000 kişiye ev sahipliği yaptığı düşünülüyor.
Gizemli Eser
8.7 santimetre uzunluğunda ve 2.5 santimetre genişliğindeki tanımlanamayan eser hakkında California Üniversitesi’nden projeyi yürüten Carl Wendt: “Böylesine net olmayan bir eserin ikonografisini yorumlamak oldukça zor. Ben bunun bir mısır koçanının soyut bir temsili olduğuna inanıyorum” dedi. Öte yandan mısırın, fasulye ve kabakla birlikte mezoamerika insanları için önemli bir yiyecek kaynağı olması da önceden bilinen bilgiler arasında.
Bu gizemli eser çeşitli şekillerde kullanım görmüş olabilir. Ekip bunun gücün ve otoritenin bir simgesi olarak bazı nesnelere takılmış olabileceğini düşünüyor. Ayrıca bu eserin tanrılara yapılan bir sunumda da kullanılmış olabileceği düşünülüyor. Bu sunumun tanrılara, atalarına veya büyüye bağlı olarak gelişmiş olabileceği de makalede yazanlar arasında.
Gizli Bölge
Bu gibi gizemli eserlerin bulunduğu bölge, tatlı su ile tuzlu suyun tam kesiştiği yer. Şiddetli yağışlar sırasında okyanustan gelen deniz anaları bazen bu suya karışabiliyor. Olmec insanları için bu kesişim noktasının oldukça büyük bir önemi olabileceği tahmin ediliyor. Tatlı suya ulaşılabilecek bu bölgenin hem sombolik hem kozmolojik bir anlamı olmalıydı. Aynı zamanda ritüeller ve tanrıya yapılan sunumlar için de ideal bir bölge olmalıydı.
livescience
You must be logged in to post a comment Login