5.000 Yıllık İnsan Kemiklerinde Kurşun Kalıntısına Rastlandı

Yeni bir çalışmada, Roma’daki bir mezarlıkta bulunan kemiklerde kurşun metalinin varlığıyla bu metalin üretimi arasındaki ilişki irdelendi.

1992’de alandaki mezarlardan biri incelenirken. C: Kudüs İbrani Üniversitesi

İnsanlık, metalleri saflaştırmaya başladığından beri kurşun kanımıza karışıyor ve bunun çoğu zaman üzücü sonuçları oluyor. Environmental Science and Technology dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmada, Roma’da 12.000 yıl boyunca kullanılmış bir mezarlıktaki iskeletlerde tespit edilen kurşun seviyeleri incelendi.

Ekip, kemiklerde yaklaşık 5.000 yıl önce kirliliğin başladığını ve bunun insanların kupelasyon denen bir teknikle metalleri saflaştırmaya başladığı dӧnemle çakıştığını gözlemledi. Kemiklerdeki kurşun miktarı zamanla artmış, yaklaşık 2.500 yıl önce Roma’da sikke üretiminin hızlanmasıyla bir anda çok yüksek seviyelere ulaşmıştı. 

(Londra’daki Antik Romalılar Kurşundan Zehirlenmiş)

“Tarihte yaşanmış kurşun kirliliğinin bu şekilde belgelenebilmesi, kurşun üretim dinamikleri üzerine yapılan çoğu tahminin insanlarda birebir gözlenebileceğini gösteriyor.” diyor çalışmanın başyazarı, Kudüs İbrani Üniversitesi’nden jeolog Yigal Erel. “Basitçe anlatmak gerekirse, daha çok kurşun üretimi insanların vücudunda bu metalin daha çok birikmesine yol açar. Bu çok zararlı etkileri olan bir durum.”

Araştırmacılar bu çalışma için 1485-1511 arasında inşa edilen bir Rönesans sarayı olan Palazzo della Cancelleria avlusuna gömülmüş 132 bireyi incelediler. Alanın mezarlık olarak kullanımı sarayın inşasından çok önce başlamış ve 17. yüzyıl boyunca devam etmiş. Çalışılan örneklerden 127 tanesi Roma’dan 5’i ise Sardunya Adası’ndandı.

İnsanlar kurşun üretimine muhtemelen 8.000 yıl önce Anadolu’da başladı. Fakat ilk zamanlarda iş saf cevherin sadece çekiçle düzeltilmesinden ibaretti. Yaklaşık 3.000 yıl sonra kupelasyon tekniğinin bulunmasıyla insanlar altın ve gümüşü saf olmayan metallerden ayırabilmeyi başardılar. Saflaştırmada ortaya çıkan bakır, kurşun ve kalay gibi elementler ise kısmen buharlaştı.

Roma’daki Palazzo della Cancelleria’nın avlusundaki mezarlık 12.000 yıl boyu kullanılmış. C: Peter1936F via Wikimedia Commons

Roma Dönemi’nde insanlar kurşun kaplarda şarap yapar ve bu zehirli metali makyaj malzemelerinde kullanırdı. O dönemki madencilik ve dӧküm işleri nedeniyle atmosfere kurşun salınımı oluyor, bu durum Roma’nın yanı sıra Avrupa’nın birçok başka bölgesinde hava kirliliğine sebep oluyordu.

Kemiklerdeki kurşun seviyesi Roma İmparatorluğu döneminde zirveye çıkmış, Orta Çağ başlarında düşüşe geçtikten sonra yaklaşık 1000 yıl önce tekrar artmıştı. Önceki çalışmalar buzul ve gӧl tortularında kurşun kirliliğinin artış ve azalışlarını ortaya koymuştu, ama bu çalışmayla benzer bir durum ilk kez insan iskeletlerinde tespit edilmiş oldu. 

Toksikolog ve yazar Megan Cartwright’a göre, kurşun çeşitli toplumlarca günümüzde tehlikeli kabul edilen farklı birçok şekilde kullanılmış. Antik Mısır’da kurşun içerikli göz sürmeleri kullanılırken, eski Çin ve Hint belgelerinde kurşundan ‘tıpta kullanılan bir bileşen’ olarak bahsediliyor. Kurşun beyin fonksiyonlarını etkilediği için bazı bilim insanları Romalı madenci kölelerin sağlıklarının bozulmasına ve erken ölümlerine kurşunun sebep olmuş olabileceğini, hatta Michelangelo gibi ressamların yaşadığı ruhsal bozuklukların sebebinin de bu metal olabileceğini söylüyorlar. 

Antik Romalılar kurşunun çok yüksek miktarlarda kullanıldığında sağlık sorunlarına yol açabileceğini biliyorlardı. Fakat bugün biliyoruz ki çocukların kanında az miktarda dahi kurşuna rastlanması, öğrenme ve davranış bozukluklarıyla ilişkilendiriliyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre kandaki kurşun konsantrasyonu için güvenli denebilecek bir seviye bulunmamakta.

Makale başyazarı Erel’e göre, toplam metal üretimi ve insan iskeletlerinde tespit edilen kurşun seviyesi arasındaki ilişki hem geçmişteki hem de günümüzdeki sağlık problemleriyle doğrudan alakalı. Elektronik eşyalarda kullanılan metallerin üretimine olan büyük talep, madenciler ve geri dönüşüm merkezlerinde çalışan işçiler başta olmak üzere kullandığı ürünlerle ya da hava ve toprak yoluyla kurşuna maruz kalan herkes için tehlike arz ediyor.

“Metallerin uzun süreli kullanımı esnasında her zaman endüstriyel hijyene, tercihen güvenli şekilde geri dönüştürülmelerine ve endüstriyel kullanımda çevreye olan etkilerine ve toksisitelerine dikkat edilmeli” diyor Erel. 


Smithsonianmag.com. 16 Ağustos 2021.

Makale: Erel, Y., Pinhasi, R., Coppa, A., Ticher, A., Tirosh, O., Carmel, L. (2021) Lead in archeological human bones reflecting historical changes in lead production. Environ. Sci. Technol.

Lisans ve yüksek lisans derecelerini ODTÜ Biyoloji Bölümü’nden aldı. 2010 yılından beri biyoarkeoloji alanında çalışıyor ve doktora araştırmalarına bu alanda devam etmeyi planlıyor.

You must be logged in to post a comment Login