Zeytin Ağaçları İlk Kez 7.000 Yıl Önce Evcilleştirildi

Araştırmacılar tarafından yapılan bir çalışma, bir meyve ağacının evcilleştirilmesine ilişkin en eski kanıtları Ürdün’de ortaya çıkardı.

Kalkolitik Tel Tsaf’taki dikdörtgen oda. C: Prof. Yosef Garfinkel

Araştırmacılar, Ürdün Vadisi’ndeki Tel Tsaf’ın Kalkolitik dönem bölgesinden kömür kalıntılarını analiz ettiler ve bunların zeytin ağaçlarından geldiğini belirlediler. Ürdün Vadisi’nde zeytin doğal olarak yetişmediğinden, bu, burada yaşayan sakinlerin ağacı yaklaşık 7.000 yıl önce kasıtlı olarak diktiği anlamına geliyor.

(İlgili: Girit Adasında 3.000 Yıllık Zeytin Ağacı Hala Meyve Veriyor)

Dr. Langgut, “Bitki kalıntılarının mikroskobik olarak tanımlanmasında uzmanlaşmış Arkeobotanik ve Eski Ortamlar Laboratuvarı’nın başkanıyım. Ağaçlar, yakılarak kömürleştiğinde bile anatomik yapılarından tanınabilir. Ahşap, antik dünyanın ‘plastiği’ idi. İnşaatta, alet ve mobilya yapımında ve enerji kaynağı olarak kullanıldı. Bu nedenle, arkeolojik alanlarda bulunan, ocaklardan çıkarılan kömür gibi ağaç kalıntılarını belirlemek, o sırada doğal ortamda ne tür ağaçların büyüdüğünü ve insanların ne zaman meyve ağaçları yetiştirmeye başladığını anlamanın anahtarı.” diyor.

Tel Tsaf yerleşimindeki binalar ve yuvarlak silolar. C: Prof. Yosef Garfinkel

Dr. Langgut, laboratuvarında yaptığı çalışmalarda Tel Tsaf’tan gelen kömürün zeytin ve incir ağaçlarına ait olduğunu belirledi. “Zeytin ağaçları Ürdün Vadisi’nde yetişmez.” diyor.

“Bu, birisinin onları kasıtlı olarak oraya getirdiği anlamına gelir – bilgiyi ve bitkinin kendisini doğal yaşam alanının dışında bir yere götürmüşler. Arkeobotanikte bu, evcilleştirmenin tartışılmaz bir kanıtı olarak kabul edilir, bu da burada dünyanın herhangi bir yerinde zeytinin evcilleştirilmesinin en eski kanıtlarına sahip olduğumuz anlamına gelir.”

“Ayrıca birçok genç incir dal kalıntısı tespit ettim. İncir ağacı Ürdün Vadisi’nde doğal olarak yetişiyordu, ancak dallarının yakacak odun ya da alet ya da mobilya için hammadde olarak çok az değeri vardı, bu yüzden insanların büyük miktarlarda toplayıp köye getirmeleri için hiçbir sebep yoktu. Görünüşe göre bu incir dalları, meyve ağaçlarının verimini artırmak için bugün hala kullanılan bir yöntem olan budamadan çıktı.”

Tel Tsaf köyünde 7.000 yıllık ocak kalıntısı. C: Prof. Yosef Garfinkel

Langgut tarafından incelenen ağaç kalıntıları, Tel Tsaf’taki kazıyı yöneten İbrani Üniversitesi’nden Prof. Yosef Garfinkel tarafından toplandı. Prof. Garfinkel, “Tel Tsaf, 7.200 ila 6.700 yıl önce, Beit She’an’ın güneyindeki Ürdün Vadisi’nin ortasında yer alan büyük bir tarih öncesi köydü. Alanda, her biri ekin depolamak için birkaç tahıl ambarı bulunan avlulu büyük evler keşfedildi. Depolama kapasiteleri, tek bir ailenin kalori tüketiminden 20 kata kadar daha fazlaydı, yani açıkçası bunlar büyük servet depolamak için kullanıldı.” diyor.

“Köyün zenginliği, dikkat çekici bir ustalıkla boyanmış ayrıntılı çanak çömlek üretiminde kendini gösteriyordu. Ayrıca, uzaklardan getirilen eşyalar bulduk: Mezopotamya’dan Ubeyd kültürüne ait çanak çömlek, Anadolu’dan obsidyen, Kafkasya’dan bakır bız ve daha fazlası.”

Langgut ve Prof. Garfinkel, meyve ağaçları yetiştirmek lüks kanıtı olduğundan, Tel Tsaf sakinlerinin dünyada bilerek zeytin ve incir bahçeleri yetiştiren ilk kişiler olduğunu keşfettiklerinde şaşırmadılar. Zira bu yerleşmenin sakinlerinin zengin olduğu biliniyor.

Tel Tsaf’tan çıkarılan kömürleşmiş zeytin ağacının (Olea) 7.000 yıllık mikroskobik kalıntıları. C: Dr. Dafna Langgut

Langgut, “Meyve ağaçlarının evcilleştirilmesi uzun yıllar alan bir süreç ve bu nedenle hayatta kalma mücadelesi veren bir topluma değil, bolluk toplumuna yakışır. Ağaçlar dikildikten sadece 3-4 yıl sonra meyve verir. Meyve ağaçlarının bahçeleri önemli bir başlangıç yatırımı gerektirdiğinden ve daha sonra uzun süre hayatta kaldığından, toprağa sahip olma ve onu gelecek nesillere miras bırakma açısından büyük ekonomik ve sosyal öneme sahiptir – bu prosedürler karmaşık bir toplumun başlangıcını düşündürür.” diyor.

“Ayrıca, Tel Tsaf sakinlerinin zeytin, zeytinyağı ve kuru incir gibi meyve ağaçlarından elde edilen ve raf ömrü uzun olan ürünlerin ticaretini yapmış olmaları da oldukça olası. Bu tür ürünler, yerel halkı idari bir sistem tarafından desteklenen sosyo-ekonomik hiyerarşiye sahip bir topluma dönüştürmenin ilk adımları olan maddi zenginlik birikimine ve muhtemelen vergilendirmeye yol açan uzun mesafeli ticareti mümkün kılmış olabilir.”

Dr. Langgut, “Tel Tsaf arkeolojik alanında, meyve ağaçlarının evcilleştirildiğine dair dünyadaki ilk kanıtları ve idari prosedürlerin başladığını gösteren en eski damgalardan bazılarını bulduk. Bulgular bir bütün olarak, zenginliği ve çiftçiler sınıfının katip ve tüccar sınıfları tarafından tamamlandığı karmaşık çok düzeyli bir toplumun oluşumuna yönelik ilk adımları gösteriyor.”


Tel-Aviv University. 16 Haziran 2022.

Makale: Langgut, D., Garfinkel. (2022). 7000-year-old evidence of fruit tree cultivation in the Jordan Valley, Israel. Sci Rep 12, 7463

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login