Çatalhöyük'teki bitişik ev düzeni salgın hastalıklara neden oluyordu. Bu yüzden daha sonraki yerleşimlerde evler birbirinden ayrı yapıldı.
Kemiklerden ve dişlerden elde edilen antik DNA, Neolitik dönem nüfusunun çöküşünde vebanın rolüne işaret ediyor.
Peru'daki arkeologlar, çiçek hastalığının kanıtlarını taşıyan, 16. yüzyıldan kalma iki çocuk mezarı keşfettiler.
Arkeologlar, Almanya'nın güneyindeki bir alanda Avrupa'da şimdiye kadar kazılmış en büyük toplu mezarı keşfettiklerini söylüyor.
Antik Roma iklimi üzerine yapılan yeni bir çalışmada, soğuk dönemlerin ve şiddetli salgın dönemlerinin örtüştüğü anlaşıldı.
Tarih kitaplarına göre bu salgın, sağlıklı yetişkinleri de, en az bünyesi zayıf veya hasta olanlar kadar, hatta onlardan daha fazla etkiliyordu.
Yaşadığınız zamanın çok kötü olduğunu düşünüyorsanız, 536 yılında dünyada olup bitenleri öğrenmek isteyebilirsiniz.
Dünyanın ilk tecrit hastanesinin inşa edildiği, İtalya kıyılarındaki bir adada bulunan 900 iskeletin dişlerinden DNA örnekleri alınıyor.
Son araştırmalar, farelerin Avrupa'da vebanın devam etmesinde kritik bir rol oynamamış olabileceğini öne sürüyor.
Yayınlanan yeni bir araştırma, bu virüslerin en yakın ortak atasının 21.000 yıldan daha uzun bir süre önce var olduğunu gösteriyor.
Uluslararası bir araştırma, Doğu Asya bölgesinde 20.000 yıldan daha uzun bir süre önce patlak veren bir koronavirüs salgını keşfetti.
Fosil kayıtları en nihayetinde her şeyin yok olduğunu gösteriyor. Şimdiye kadar yaşamış tüm türlerin yüzde 99,9'undan fazlası yok oldu.
Koronavirüs veya yakından ilişkili bir patojen, günümüz Doğu Asyalılarının ataları arasında yaklaşık 25.000 yıl önce bir salgını tetikledi.
On binlerce eski iskelet üzerinde yapılan analizler, insan ve hastalık arasındaki evrimsel savaş hakkında önemli bilgiler veriyor.
Yeni araştırma, Kongo yağmur ormanlarındaki Bantu topluluklarının 1600 ila 1400 yıl önce büyük bir nüfus çöküşüne maruz kaldığını gösteriyor.
Uzun zamandır 1. Dünya Savaşı ile ilişkilendirilen hastalık, yeni bir çalışmaya göre en az 2.000 yıl öncesine uzanıyor.
1400'lerin sonlarında, Avrupa'da korkunç bir hastalık patlak verdi; bu hastalık, kurbanlarını çıbanlar ve çürüyen etlerle başbaşa bıraktı.
Antik çiçek hastalığı virüslerinin DNA'sı, Viking çağında Kuzey Avrupa'da yaşayan bir düzine insanın kemiklerinde ve dişlerinde bulundu.
İskeletler üzerinde bulunan kanıtlar, türümüzün başlangıcından beri salgın hastalıkların bizimle olduğunu gösteriyor.
Yapılan çalışma, Avrupa'daki frengi tarihi için önemli sonuçları olan Ortaçağ iskeletlerinin genomik analizlerini detaylandırıyor.