Meksika’da Bulunan Su Samuru Dişi Memelilerin Amerika’daki Göçünü Gösteriyor

Meksika’da keşfedilen 6 milyon yıllık su samuru dişi, bazı memelilerin yaklaşık 23 ila 5,3 milyon yıl önce Miyosen çağda Amerika’daki yayılımını gösteriyor.

Meksika’da bulunan bu fosil çene kemiği soyu tükenmiş su samuru türü Enhydritherium terraenovae ait. F: Jack Tseng.

Varsayılan yeni rota, Kanada’nın üst taraflarını kapsayan ve Panama vasıtasıyla gerçekleşen diğer göç teorilerine karşı çıkarak, kara köprülerinin oluşmasıyla birlikte hayvanların Kuzey Amerika’dan Güney Amerika’ya dağıldığı Büyük Amerikan Değişimi gibi daha geniş biyolojik olaylar için çıkarımlar öne sürüyor.

Fosilleşmiş memelilerin kıtalararası göçlerini araştırmak üzere Orta Meksika’da yapılan bir kazıda bulunan Su Samuru dişinin, yaklaşık 6 milyon yıl önce Florida’dan Kaliforniya’ya doğru gerçekleşen büyük bir göçün parçası olabileceği ortaya çıktı. Bu buluşun hemen ardından 13 Haziran’da Biology Letters adlı dergide bir makale yayımlayan Buffalo Üniversitesi, Patoloji ve Anatomi Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Tseng ve meslektaşları, bu su samuru ve olası diğer memeliler için Mexico City enleminde ve Trans-Meksika Volkanik Kemerinin kuzey kenarı boyunca uzanan yeni bir doğu-batı geçişini öne sürüyorlar.

“Bu kimsenin daha önce öne sürmediği tamamen yeni bir fikir” diyen Tseng’e göre muhtemelen bu rotayı diğer hayvanlar da kullandı.

Pek çok büyük buluş gibi, bu yeni fikir de küçük bir detay (çene kemiği üzerinde bulunan birkaç diş) sayesinde ortaya çıktı.

“Bulunan azıdişi, etobur canlıların en tanısal dişidir” diyen Tseng’e göre eğer fosilleşmiş tam bir azıdişi bulunabilirse araştırma için pek çok faydalı bilgi edinilebilir.

Günümüzde Alaska’da yaşayan bir su samuru. F: National Geographic

Ortaya çıkan bu azı dişi, Florida’da bulunan başka bir su samuru fosili (Enhydritherium terraenovae) ile neredeyse birebir aynı özellikler gösteriyor ve benzer buluntular sadece Florida ve California kıyıları boyunca görülüyor. Ancak paleontologlar bu hayvanların kıta boyunca nasıl geçtiğini bilmiyorlar. Bir hipoteze göre bu hayvanlar, Kuzey Kanada’dan dolaşarak 8.000 kilometrelik bir yolculuk ile kıtanın diğer ucuna ulaştılar. Bir diğer hipoteze göre ise güneyden Panama yoluyla batıya geçtiler.

Yaklaşık olarak 23 ila 5,3 milyon yıl önce Miyosen jeolojik çağda gerçekleşen Meksika üzerinden doğu-batı göç rotasının olasılığı, kara köprülerinin oluşmasıyla birlikte hayvanların Kuzey Amerika’dan Güney Amerika’ya dağıldığı Büyük Amerikan Değişimi gibi daha geniş biyolojik olaylar için de çıkarımlar öne sürüyor. Bu durum, bölgedeki fosil yataklarının tarihi boyutlardaki bu biyolojik değişimin detaylarını barındırabileceğini gösteriyor.

Bu konuyla ilgili daha evvel bir bilgi bulunmamasının nedenini Tseng şu şekilde açıklıyor: “Meksika, Amerika’ya kıyasla paleontoloji açısından boş bir sayfa gibi. Burası topografyası ve kaktüs yoğunluklu bitki örtüsü nedeniyle çalışmanın zor olduğu bir bölge ve bu sebeple daha önce uzun soluklu saha projeleri gerçekleşmemiş. Bu, çalışmanın daha başlangıcı, su samurlarının Meksika üzerinden göç etmiş olabileceği bilgisine ulaştık, şimdi diğer hayvan türlerinin de bunu yapıp yapmadığını araştırabiliriz.”

Bulunan su samuru kafatasının görüntüsü
F: Jack Tseng, Buffalo Üniversitesi

Bu çalışmanın yazarlarından biri olan Meksika Ulusal Özerk Üniversitesi (UNOM) Yer Bilimleri Merkezi Doktora öğrencisi Adolfo Pacheco, bu dişin üzerinde bulunduğu çene kemiğini Laredo-Teksas’ın yaklaşık 535 mil güneydoğusunda, Juchipila Havzasında yapılan kazılar esnasında buldu. Bu kemik Meksika Üniversitesi’nde gerekli analizleri ve boyut-şekil itibariyle, Florida’da daha evvel bulunmuş olan orijinal dişle karşılaştırmaları yapıldı. Florida’da bulunmuş olan fosiller daha eski bir döneme tarihlendirildiği için araştırmacılar bu göçün doğudan batıya doğru gerçekleştiğini düşünüyor.

Peki neden göç ettiler sorusunu ise Tseng şu şekilde yanıtlıyor: “Hayvanlar zamansal ve mekânsal fırsat buldukları anda yayılmaya meyillidirler. Uygun habitatlara coğrafi bir bağlantı kurulduğunda olduğu gibi. Bu sebeple nüfusları arttıkça menzilleri de artar ve bir kıtayı boydan boya geçebilir hatta kıtalararası geçişlerde bulunabilirler.”

Tseng, Miyosen-Pliyosen geçiş döneminin bir karmaşa zamanı olduğunu belirtiyor. Amerika ovaları da büyük memelilere sahip Afrika gibi olabilirdi ama ilk Buzul Çağ yaklaşıyordu. Pek çok büyük memeli çevresel ve antropolojik koşullar nedeniyle yok oldu ancak sadece boyut olarak daha küçük –orta boy bir köpek boyutlarında olan- Enhydritherium’lar yaşamlarını sürdürebildi. Bugün onları hala Orta Meksika’da görmek mümkün.

Hayvanların Meksika üzerinden göç ettiği Doğu-Batı koridoru yaklaşımına karşı eleştiriler de beklediğini belirten Tseng, yapılacak ileriki araştırmaların da bu yaklaşımı destekleyeceğini belirtiyor.

Kehribar İçinde 100 Milyon Yıllık Yavru Kuş Bulundu

Evrimleşen Mikroplar Okyanus Plastiklerini Parçalıyor Olabilir


Science Daily. 14 Haziran 2017.

Makale: Tseng, Z. J., Pacheco-Castro, A., Carranza-Castañeda, O., Aranda-Gómez, J. J., Wang, X., & Troncoso, H. (2017). Discovery of the fossil otter Enhydritherium terraenovae (Carnivora, Mammalia) in Mexico reconciles a palaeozoogeographic mystery. Biology Letters, 13(6), 20170259.

Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünü bitirdikten sonra, Uludağ Üniversitesi'nde Arkeoloji Yüksek Lisansı'nı tamamladı. Daha sonra, İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Yönetimi Bölümü'nde ikinci yüksek lisansına başladı ve Kültür Mirası üzerine odaklandığı bu programdan Kültür Mirası ve İletişim konulu teziyle mezun oldu.

You must be logged in to post a comment Login

Leave a Reply