Araştırmacılar, mumyasına, kişisel eserlerine, portrelerine ve heykelciklerine dayanarak Tutankamon’u nasıl göründüğünü ortaya çıkarıyor.
Yüz yıl önce, 4 Kasım 1922’de, bir arkeoloji ekibi Tutankamon’un mezarını keşfetti ve çocuk kralın mumyası da dahil olmak üzere eski Mısır’dan birçok “harika şeyi” ortaya çıkardı.
Bu keşifler, yaklaşık 9 yaşında tahta çıkan ve 19 yaşında ölen Tutankamon hakkında zengin bilgiler sağladı. Ancak firavunun tam olarak neye benzediği belirsizliğini koruyor. Çalışmalar onun sağlığını inceledi ve kendisinin neye benzediğini sanal olarak yeniden oluşturmak için bir dizi girişimde bulunuldu.
(İlgili: Tutankamon Mezarının Keşfi Hakkında 10 İlginç Gerçek)
JAMA’da yayınlanan Tutankamon ve diğer mumyalar hakkında 2010 yılında yapılan bir araştırma, Tutankamon’un öldüğünde yaklaşık 1,67 metre boyunda olduğunu ve sıtma ve Köhler hastalığı gibi ayakların şişmesine ve yürümeyi engellemesine neden olabilecek bir dizi tıbbi hastalıktan muzdarip olduğunu buldu. Tutankamon ayrıca sol ayağındaki kırık bir kemikten nekroz (vücut dokusunun ölümü) yaşamıştı. Bu, ölümüne neden olmuş olabilecek bir şey.
Mısır eski eserler bakanı ve JAMA makalesinin ortak yazarı Zahi Hawass, “Tutankamon fiziksel olarak acı çeken bir insana benziyordu. Topallıyordu ve yürümek için bir sopa kullanıyordu. Sıtma hastasıydı.” diyor.
Hawass, bu sağlık sorunlarına rağmen Tutankamon’un oldukça aktif olduğunu söylüyor. “Vahşi hayvanları avlamayı severdi ve avlanmak için Sfenks’in yakınında bir saray inşa ettirmişti. Bir fiziksel sorunu olmasına rağmen, ölmeden iki gün önce bir kaza geçirecek ve bacağını yaralayacak kadar aktifti.”
Imperial College London’da cerrahi klinik öğretim görevlisi olan Hutan Ashrafian, “Tutankamon topallayarak yürüyordu, normalden biraz daha uzun bir kafatasına sahipti, göğüsleri biraz büyümüştü (hormonal dengesizliklerin neden olduğu jinekomasti denilen bir durumdan), dişlekti ve nispeten sıskaydı. Fiziksel olarak görece zayıftı.” diyor.
Tutankamon ve mumyasını inceleyen Ashrafian, 2012 yılında, Epilepsy & Behavior dergisinde Tutankamon ve atalarının ailesel epilepsiden muzdarip olduğunu ve bunun onun nöbet geçirmesine neden olabileceğini öne süren bir makale yayınladı.
Ashrafian, 18. Hanedan’daki Mısır firavunları genellikle akrabalarla evlendiğinden, Tutankamon’un bazı sağlık sorunlarının soy içi üremeden kaynaklanan genetik problemlerle ilgili olabileceğini söylüyor.
Sanal rekonstrüksiyon?
Yıllar boyunca Tutankamon’un bir dizi “sanal” yeniden inşası girişiminde bulunuldu, ancak Hawass bunların hiçbirinin çok doğru olduğuna inanmadığını söylüyor. Diğer bilim insanları da Tutankamon’un “sanal” bir yeniden inşasını yapmaya çalışmakla ilgili endişelerini dile getirdiler.
Zürih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Dr. Frank Rühli, mükemmel bir rekonstrüksiyonun hala kırışıklıklar, göz rengi, saç rengi, cilt tonu ve küçük yara izleri gibi belirsizlikler taşıdığını söylüyor. Rühli, Tutankamon’unki de dahil olmak üzere Mısır mumyalarını inceledi ve mumya dokusunun, kişi hayattayken ortalama yüzde 53 oranında küçüldüğünü buldu.
Tutankamon’un mumyası da hayattayken göründüğü şeklinden önemli ölçüde değişmişti. Örneğin, eski zamanlarda mumya, üzerindeki mumya yağlarından alev aldı ve bu da firavunun neye benzediğini yeniden oluşturmaya çalışmayı çok zor hale getirdi.
Yale Tıp Okulu’nda fahri dermatoloji profesörü Dr. Irwin Braverman, ayrıca Tutankamon’un mumyasının BT (Bilgisayarlı Tomografi) taramalarının size ancak bu kadar şey anlatabileceğini söylüyor. “BT çalışmaları size yumuşak dokuların hayattayken nasıl göründüğünü söyleyemez. Mumyanın dokuları küçülmüş, bozulmuş ve kurumuş.”
Kahire’deki Amerikan Üniversitesi’nde seçkin bir Mısırbilim profesörü olan Salima Ikram, “Tutankamon’un en doğru tasvirleri, muhtemelen firavunun yaşamı boyunca eski Mısırlılar tarafından yaratılanlardı.” diyor. “Bence temsil edildiği gibi görünüyordu, ancak daha fazla dişlekti.”
İkram, Tutankamon’un tıbbi taramalarında aşırı dişlekliğin ortaya çıktığını ve bunun ailesinde de görüldüğünü söylüyor. Tutankamon’un ayakkabılarındaki ve bastonlarındaki aşınma kalıpları, topallığının çok şiddetli olmadığını gösteriyor.
Ashrafian’a göre, firavun zamanında yapılan bazı küçük Tutankamon heykelleri, Tutankamon’un neye benzediğinin en iyi temsillerinden bazıları olabilir. Ashrafian, “İnsanlar antik kaynaklara her zaman yeterince itibar etmiyorlar.” diyor.
Live Science. 2 Kasım 2022.
You must be logged in to post a comment Login