Köylü Kadın Tablosunda Gizli Van Gogh Otoportresi Çıktı

İskoçya Ulusal Galerileri’ndeki konservatörler, Vincent van Gogh’un bir tablosuna röntgen çektikten sonra büyük bir sürpriz yaşadılar.

Van Gogh’un 1885’te tamamladığı “Köylü Bir Kadının Başı” tablosunun arka yüzünde, Hollandalı ressamın daha önce bilinmeyen bir otoportresi gizliydi.

Vincent Van Gogh parası azaldığında tuvalin her iki tarafını da boyamaya başladı, ancak yıllar içinde bazı ters taraf resimlerinin üzeri kapatıldı ve kayboldu. Şimdi, onun gizli otoportrelerinden biri daha keşfedildi, bu sefer İskoçya Ulusal Galerileri’nde.

(İlgili: Leonardo da Vinci Haritalamayı Sanattan Bilime Dönüştürdü)

Gizli otoportre, tuvalin arkasına yapıştırılmış yapışkan ve karton katmanları tarafından gizlenmişti. Müze yetkilileri, malzemelerin 20. yüzyılın başlarında, sanat eserinin yaklaşmakta olan bir sergi için korunmasına yardımcı olmak için uygulandığından şüpheleniyor.

Müzenin üst düzey resim konservatörü Lesley Stevenson, keşif hakkında “Kesinlikle heyecan vericiydi. Taramaları yaparken bu mütevazi küçük resmi hiç beklemiyorduk.” diyor. Ancak müze uzmanları, X-ışınlarına baktıklarında beklentilerini hızla revize ettiler. “Köylü kadını pek görmüyoruz ama elimizdeki kurşun beyazı, Van Gogh’un yüzü için kullandığı çok daha ağır pigment, röntgen ile ortaya çıkıyor.”

Van Gogh, 1880’lerde kısa bir süre yaşadığı Hollanda’nın güneyindeki küçük bir çiftçi topluluğu olan Nuenen’in işçi sınıfı sakinlerine odaklanan bir dizi çalışmanın parçası olarak “Bir Köylü Kadının Başı” resmini yaptı. Resimdeki kadın bir çiftlik işçisi olan Gordina de Groot. Beyaz bir başlık takıyor ve yüzü gölgelerle kısmen örtülü.

Van Gogh’un 1885’te bu seri hakkında bir arkadaşı ve sanatçı olan Anton Kerssemakers’e yazdığı bir mektupta, işçi sınıfı konularına olan hayranlığını anlatıyordu. “Bugünlerde büyük bir zevkle çalışıyorum, çünkü figür çizmeyi her şeyden çok tercih ederim. Buradaki beyaz şapkalı kadınların kafaları – bu zor – ama sonsuz derecede güzel. Tam olarak chiaroscuro – beyaz ve yüzün gölgedeki kısmı, çok güzel bir tona sahip.”

Van Gogh, kendi portrelerini yaratmaya da düşkündü ve Paris’te yaşarken yaşamının sonuna doğru yaklaşık 20 resmini çizdi. Kendi imajını yeniden yaratmak, onun için model kiralamak için para harcamadan portre çalışması yapmanın tutumlu bir yoluydu.

Ulusal Galerilerdeki sanat tarihçileri, gizli otoportrenin 37 yaşında bir tabancayla canına kıyan sorunlu Van Gogh’un hayatına dair içgörüler sunabileceğini umuyor. Müze şu anda boyaya zarar vermeden koruyucu malzemelerden istenmeyen katmanların en iyi nasıl çıkarılacağını araştırıyor.

Bu otoportre, Van Gogh’un keşfedilen ilk gizli resmi değil ve son da olmayabilir. Van Gogh’un diğer çift taraflı eserleri, Amsterdam’daki Van Gogh Müzesi de dahil olmak üzere daha önce ortaya çıkarılmıştı. Ünlü sanatçı zaman zaman eserlerinin üzerini de boyadı.

Gizli otoportreyi ortaya çıkarmanın mümkün olup olmayacağı henüz belli değil, ancak bu onu göremeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Hayalet portrenin bir röntgen görüntüsü, özel bir ışık kutusu kullanılarak görüntülenebilen, yaklaşan serginin bir parçası olacak.

Resim ve otoportrenin bir görüntüsü, bu yaz müzenin 30 Temmuz-13 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek olan “A Taste for Impressionism” sergisinin bir parçası olarak sergilenecek.