9000 yıllık Kennewick Adamı, Amerikan yerlileri ve bilim insanları arasında 20 yıldır süren yasal savaşların ardından sonunda toprağa geri gömüldü.
Cumartesi gününün erken saatlerinde 200’den fazla insan, Columbia Platosu’nun yüksek bir çölünde, Kennewick Adamı’nın 9000 yıllık kalıntılarını açıklanmayan bir lokasyona gömmek için bir araya geldi. Kennewick Adamı’nın kalıntılarının gömülmesi için yaklaşık 20 yıldır yasal mücadele sürdüren insanlar sonunda nihai hedeflerine kavuştu. Kennewick Adamı’nın Columbia Platosu kabilelerinin atası olmadığını savunan bilim insanlarının görüşlerinin yanlış çıkması, yerlilerin isteğine göre bu adamın gömülmesine neden oldu.
Gömülme işleminden önce kabilelerin dini liderleri, ritüel eşyaları bir araya getirdi ve Cumartesi günü diğer kabile üyeleri ve Kızılderili olmayan personel üyeleriyle birlikte mezarlığa gitti. Bir araya gelen beş kabile, Washat dinine mensuptu. Dolayısıyla yapılan tören, 9000 yıl önce yapılmış mezar ayinleriyle aynı değildi. Ancak ayin sırasında söylenen şarkıların binlerce yıldır Columbia Yaylası’nda söylendiği biliniyor.
Konfederasyon Kabileleri için iletişim direktörü Chuck Sams, nihayet yanlıştan dönüldüğünü ve doğru olanın yapıldığını söylüyor ve “Ülke genelinde hem özel hem de kamu koleksiyonlarında 100.000’den fazla yerli Amerikan kalıntısı bulunmakta.” diyor.
1996’da Columbia Nehri kıyılarında bulunan Kennewick Adamı kalıntıları, şimdiye kadar Kuzey Amerika’da keşfedilen en eski ve en tüm insan iskeletlerinden biriydi. Dolayısıyla bu kalıntılar, atalarını geri isteyen yerli kabileleri ile iskeleti incelemek isteyen bilim insanları arasında acı bir hukuk savaşına yol açtı. Kabileler konunun hızlıca çözülüp kalıntıların kendilerine hemen geri verileceğini düşünürken, mahkemede bilim insanlarının kazanması sonucu iskelet üzerinde birkaç kez inceleme ve analizler yapıldı. Fakat eski başkan Barack Obama’nın Aralık ayında imzaladığı mevzuat uyarınca kalıntılar federal hükümetten kabilelere devredildi.
1996 yılında söz konusu kemikler, Kennewick’te bir nehir kıyısında iki öğrenci tarafından bulunmuştu. Kemikleri bulunan bu insana ise Kennewick Adamı denmişti. Kemikler yaklaşık 9000 yıl öncesine tarihleniyordu ve bu yıllara ait iskeletler arasında en sağlam olarak korunmuşlarından biriydi. Şimdi Burke Müzesi’nde sergilenen Kennewick Adamı üzerinde yapılan araştırmalar, büyük ihtimalle Amerikan yerlisi olduğunu ortaya koydu.
Bulunduğu günden bu yana kime ait olduğu konusunda şiddetli hukuk mücadeleleri yapılan Kennewick Adamı’nın etnik kökenini tanımlamak da uzmanlar tarafından çok önemseniyordu. Bölgesel Amerikan yerlilerinden oluşan kabileler, Kennewick adamını saygın bir ataları olarak görüyorlar. Eğer Kennewick Adamı gerçekten Amerikan yerlisi ise, iskeleti defin edilmesi için Amerikan yerli kabilelerine verilmek zorunda kalınacaktı. Fakat eğer Amerikan yerlisi değilse, iskelet antropologlar tarafından çalışılabilir, incelenebilir ve kimseye verilmek zorunda kalınmayacaktı.
Kennewick Adamı’nın Amerikan yerlisi olduğuna katılmayan antropologlar, kafatasının morfolojisinden yola çıkıyorlardı. Beyin kasasının dar olması ve belirgin alın, kıyı Asya bölgelerinde yaşayanlarla daha çok yakınlık gösteriyordu. Fakat Meksika’da bulunan 13.000 yıllık iskelet Naia, Kennewick Adamı ile aynı kafatası şekline sahip ve genetik olarak Amerika yerlileriyle oldukça ilişkili çıktı. Eğer Kennewick Adamı bir Amerika yerlisi ise, bölgedeki en eskilerden biriydi.
Seattle Times. 19 Şubat 2017.
You must be logged in to post a comment Login