İzmir’de düzenlenen operasyonda bulunan ve ‘tsantsa’ olarak bilinen Amazon yerlilerinin küçülttüğü insan kafaları, ait oldukları yere iade edilecek.
2021 Aralık ayında Aliağa ilçesinde bir ev ve depoya yapılan operasyonlarda ele geçirilen farklı dönemlere ait tarihi eser ve ‘tsantsa’ olarak adlandırılan insan kafalarının da içinde olduğu 1045 eserin bir kısmı raporlandı.
Eserlerden 870 tanesinin Anadolu kökenli arkeolojik eser olduğunun tespit edildiğini anlatan İzmir Arkeoloji Müzesi Müdürü Cengiz Topal, “Tsantsalar’ gibi Güney Amerika, Afrika ve Mısır kökenli eserlerin raporları tamamlandığında ise bu eserler Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ülkelerin ilgili birimleriyle temas kurularak iade edilecek.” dedi.
(İlgili: İzmir’deki Operasyonda Amazon Yerlilerine Ait Kafalar Bulundu)
Aliağa ilçesinde bir ev ve depoya geçen yıl 14 Aralık’ta 3 gün arayla yapılan operasyonlarda farklı dönemlere ait tarihi eser, etnografik eser, yağlı boya tablo, kilise malzemeleri, kitap, ikona ve farklı kültürlere ait eserlerin içinde olduğu 1045 obje ele geçirildi. Eserler arasında Peru ve Amazon’un derinliklerinde yaşayan Jivaro yerlilerinin kesip özel işlemlerden geçirerek küçülttükleri, ‘tsantsa’ olarak adlandırılan insan başları vardı.
Tsantsa nedir?
Jivaro yerlileri, öldürdükleri düşmanlarının başlarını kesip, içini boşaltarak, portakal büyüklüğüne getirip, boyunlarına asarak kahramanlık gösterisinde bulunuyordu. Tsantsa denen küçültülmüş kafalar, Ekvador ve Peru’daki kabilelerin uyguladığı bir ritüelin parçası. Tsantsa’lar, savaşta öldürülen düşmanların kafalarından hazırlanıyordu. Tsantsa’nın kurbanın ruhunu ve bütün tecrübelerini içerdiğine ve dolayısıyla sahibine güç verdiğine inanılıyordu.
Dünyanın birçok bölgesinde kelle avcılığı yapıldı, ancak kafa küçültme uygulaması yalnızca Amazon yağmur ormanlarının kuzeybatı bölgesinde belgelendi. Ekvador ve Peru’dan Shuar, Achuar, Huambisa ve Aguaruna kabilelerini içeren Jivaroan halklarının insan kafalarını küçülttüğü biliniyor.
Shuar halkı büzülmüş bir kafaya tsantsa diyor. Birçok kabile lideri, düşmanları korkutmak için bu kafaları sergiliyordu. Shuar ve Achuar kabileleri arasında, kafaların küçültülmesi önemli ritüellere odaklanan bir dizi şölen ile yapılıyordu.
Küçültülmüş kafalar, 19. yüzyılda Batı dünyasında epey popülerdi. Bu yüzden dolandırıcılar, hayvanlar, sentetik malzemeler veya “Avrupalı kurbanların kafalarını” kullanarak bunların sahtesini yapmaya çalışıyordu.
Eserler iade edilecek
Aralık ayında İzmir Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekiplerinin istihbarat çalışmasıyla bulunan eserler, incelemelerin yapılması amacıyla İzmir Müze Müdürlüğü’ne teslim edildi.
Burada yapılan çalışmada, eserlerden 870’inin Anadolu kökenli arkeolojik eser olduğu belirlendi. Diğer eserlerden 76’sı etnografik eser, 23’ü kitap, 27’si tablo, 5’i ikona, 35’i de farklı kültürlere ait ürün gruplarında yer aldı. Objelerden 9 tanesinin ise ilk incelemelerde sahte olduğu tespit edildi.
İzmir Arkeoloji Müzesi Müdürü Cengiz Topal, “Özellikle Güney Amerika, Afrika ve Mısır kökenli olabilecek bazı eserler var. Bu eserler üzerinde çalışma ve incelemeler devam ediyor. Bu ülkelere ait olan eserler tespit edildikten sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ülkelerin ilgili birimleriyle temas kurulacak ve eserler ülkelere iade edilecek.” diyor.
You must be logged in to post a comment Login