2018 Mart Ayının En İlginç 10 Arkeoloji Haberi

2018 yılının Mart ayında Türkiye’de ve dünyada yapılmış en ilginç ve önemli arkeoloji keşiflerini bu listede derledik.

10- Mısır Mumyasında Bilinen En Eski Dövme Sanatı Bulundu

British Museum’da sergilenen bir Antik Mısır mumyasının sağ kolunda, 5.200 yıllık bilinen en eski dövme sanatı bulundu.

Araştırmacılar, MÖ 3351 – 3017 arasına tarihlenen iki doğal mumya üzerinde dövmeler keşfetti. C: British Museum

Bilim insanları dünyanın bilinen en eski dövme sanatını, 100 yıldır British Museum’da sergilenen bir Antik Mısır mumyası üzerinde keşfetti. Daha önce, akademisyenler ve müze ziyaretçileri, mumyalanmış adamın sağ kolunda yalnızca soluk ve karanlık lekeler görüyordu. Ancak son yapılan kızılötesi araştırmalar, izlerin aslında dev bir yabani boğa ve yabani bir Kuzey Afrika keçi benzeri yaratık olmak üzere iki hayvanı tasvir eden dövmeler olduğunu ortaya çıkardı.

Devamı…

9- Avustralya’da Şişeye Konmuş En Eski Not Bulundu

132 yıl önce içine bir not konarak bir Alman gemisinden denize fırlatılan cin şişesi, Batı Avustralya’da sahile vurdu. 132 yıllık şişe, şimdiye kadar içinen not konarak denize atıldığı bilinen en eski şişe oldu.

Batı Avustralya’da bulunan şişenin geminin koordinatlarını ve ismini, ayrıca denize atıldığını kaydeden bir mesajı vardı. C: Kym Illman

İçine not konarak denize atılmış bilinen en eski şişe, Batı Avustralya’da bir çift tarafından bulundu. Çift, söz konusu şişeyi kitaplıkta güzel görünebileceği düşüncesiyle aldığını belirtti. Tonya Illman, Ocak ayında Wedge Adası yakınlarındaki kum tepelerinde 132 yaşındaki cin şişesini buldu. Kocası Kym Illman, eşinin önce bunu bir çöp sandığını, ancak daha sonra üzerindeki değişik yazılardan dolayı kitaplıklarında iyi duracağını düşündüğünü söyledi.

Devamı…

8- Ortaçağ Almanya’sından Kafatası Uzun Kadınlar Hun Çıktı

Arkeologlar Almanya’daki mezarlarda bulunan şekillendirilmiş kafataslarının Hunlara ait olabileceğinden uzun zamandır şüpheleniyordu. Şimdi ise genetik kanıtlar bu iddiayı doğrulayabilir.

Almanya’nın güneyindeki 1400 yıllık mezarlardan günümüze ulaşan kafatasları, araştırmacıların, daha doğudan gelen kabilelerde görülen bir kültürel uygulama olduğuna inandıkları kafatası modifikasyonu belirtileri gösterebilir. C:

Göç dönemi sırasında (Yaklaşık MS 300-700) Gotlar ve Vandallar gibi gruplar Avrupa çevresinde dolaşıyordu ve gücünü kaybeden Roma İmparatorluğunu kemiriyor ve giderek yerleşiyorlardı. Bu gruplardan biri de MS 6. yüzyılda günümüzdeki Almanya’nın güneyinde varlığını sürdüren Bavariilerdi. Şimdi ise arkeologlar buradaki Bavarii mezarlıklarında ilginç bulgularla karşılaştı: kafatasları şekillendirilmiş kadınlar.

Devamı…

7- Atalarımız Denisovalılarla En Az İki Kez Çiftleşmiş

Yeni bir araştırmaya göre atalarımız, eski ve kısa boylu bir insan türü olan Denisovalılarla en az iki kez çiftleşti.

Denisovalı parmak kemiğinin replikası. C: Wikimedia

Bu keşif, Denisovaların Asya çapında geniş bir alana yayılmış olduğunu ve modern insanlarla birlikte mutlu bir şekilde birlikte yaşadıklarını ve onlarla birlikte antik dünyanın iki farklı bölgesinde çocuk sahibi olduklarını gösteriyor. Araştırmanın sonucunda, Denisovalılar modern insanlarla en az iki yerde melezleşmişlerdi: doğu Asya’da ve daha güneydoğudaki Endonezya ya da Avustralya’da. “Araştırmamız, Asya’da yaşayan, muhtemelen coğrafi olarak uzak olan en az iki ayrı Denisova popülasyonunun olduğunu gösteriyor.”

Devamı…

6- Uzaylı Olduğu Söylenen 500 Yıllık İskelete Genetik Test Yapıldı

Şili’de bulunduğu günden beri uzaylı olarak anılan 15 cm boyundaki değişik özelliklere sahip 500 yıllık iskelete genetik test yapıldı.

mart ayı arkeoloji haberi

Yaklaşık yirmi yıl önce, söylentiler başladı: birisi, Kuzey Şili’nin Atacama Çölü’nde mumyalanmış küçük bir “uzaylı” keşfetmişti. Hayalet bir kasabayı keşfeden amatör koleksiyoncu, deri bir kesenin içinde beyaz bir kumaşla karşılaşmıştı. Kumaşı açtıktan sonra 15 cm boyunda bir iskelet buldu. Oldukça küçük boyutuna rağmen iskelet tüm haldeydi. Hatta sertleşmiş dişleri bile vardı. Ayrıca oldukça çarpıcı anomalileri vardı: Normalde 12 çift olması gereken kaburgaları, 10 çiftten oluşuyordu, göz çukurları kocamandı ve gittikçe sivrilen uzun bir kafatası vardı.

Devamı…

5- Mısır’da Yeni Bir Dinozor Türü Bulundu

Sahra Çölü’nde bulunan yeni bir dinozor türü, Afrika’daki dinozorlara ve dinozor çağının son zamanlarına dair bilgiler veriyor.

Bu yeni titanozor Mansourasaurus shahinae’nın Mısır’ın batı sahilindeki 80 milyon yıl önceki tahmini görseli
C: Andrew McAfee / Carnegie Museum of Natural History

100 ila 66 milyon yıl öncesindeki zaman aralığındaki Geç Kretase Dönemi’ne ait fosillere Afrika’da nadir rastlanır. Bu da demek oluyor ki Afrika’daki dinozor evrimi hala gizemini koruyor. Fakat bilim insanları, Mısır Sahra Çölü’nde bu boşluğu doldurmaya yardımcı olabilecek yeni bir tür keşfettiler. Bulunan kemiklerin büyük bir bölümü dinozorun boyun ve sırtındaki omurlara, kaburgaya ve bir kısmı ise omuz ve ön bacaklara ait.

Devamı…

4- İsviçre’de 5.000 Yıllık Neolitik Ayakkabı Bulundu

İsviçre’nin Zürih kenti yakınlarındaki bir gölde dalgıçlar, Neolitik döneme ait hiç bozulmamış bir ayakkabı buldu.

5.000 yıllık ayakkabı, belirli ağaç kabuklarından yapılmıştı. C: Bachmann Martin

Greifensee gölünde, oldukça iyi korunmuş bir durumda bulunan ayakkabı, MÖ 3300 ila 2800 yılları arasına tarihleniyor. Bugüne kadar Avrupa çapında bu tür Neolitik döneme tarihlenen 10 ayakkabı bulunmuştu. Zürih bölgesindeki göl kıyısındaki Neolitik dönem yerleri, Avrupa’nın en önemli arkeolojik alanlarından biri olarak kabul ediliyor.

Devamı…

3- Kolomb Öncesinde Amazonlarda Milyonlarca İnsan Yaşıyordu

Daha önceden düşünülenin aksine Amazon yağmur ormanları, Avrupalılar bölgeye gelmeden önce milyonlarca insana ev sahipliği yapıyordu.

Amazon’da bir tepenin üzerinde dairesel bir alan. C: José Iriarte

Amazon bölgesi köylerle ve törensel yapılarla doluydu ve önceden tahmin edildiğinden çok daha büyük bir insan nüfusuna ev sahipliği yapıyordu. Araştırma, Amazon yağmur ormanlarının Kolomb öncesi dönemde, insanlar tarafından seyrek bir şekilde yerleşildiği düşüncesine meydan okuyor. Amazonlara seyrek olarak yerleşildiği algısı, büyük ve birbirine bağlı köylerin 16. yüzyıl kayıtlarına rağmen sürdü.

Devamı…

2- Homo erectusların Konuşma Yetisi Olabilir

Yeni bir teori, Homo erectus’un açık denize uygun gemiler yapabildiğini ve başarıyla denize açılması için dil kullanması gerektiğini ileri sürüyor.

Araştırmacılar dilin, taş alet yapımının yayılımı için gerekli olduğu gibi, aynı zamanda denize açılmak için de gerekli olduğunu savunuyor. C: Alamy Stock Photo

Homo erectusların bedeni, tıpkı modern insanlar gibiydi, alet yapabiliyorlardı ve muhtemelen yiyecekleri pişirenler de ilk olarak onlardı. Şimdi ise bir uzman, Homo erectusların denizcilik diline hakim olarak denizlere açıldıklarını iddia ediyor. Homo erectuslar yaklaşık 1.8 milyon yıl önce Afrika’da ortaya çıktılar ve kıtayı terk eden ilk insan türü oldukları düşünülüyor. Bugüne kadar fosilleri sadece güney Avrupa’da değil, Çin ve Endonezya’da bile bulundu.

Devamı…

1- Florida Kıyısında 7.000 Yıllık Yerli Mezarlığı Bulundu

Arkeologlar, Florida kıyılarında 7000 yıl öncesine ait bir yerli Amerikalı mezarlığını ortaya çıkardılar.

Mezar alanında bulunan ahşap kazıklardan biri. C: Florida Department of State

Sualtı arkeologları, Erken Arkaik döneme tarihlenen binlerce yıllık bir Amerika yerlisi mezarlığı buldu. 7.000 yıllık mezar alanı, Florida kıyısındaki denizin yaklaşık altı metre dibinde bulundu. Sular altına gömülmüş bu mezar alanı, ilk olarak 2016 yılında amatör dalgıçlar tarafından, Florida sahilinin yaklaşık 275 metre açığında keşfedilmişti.

Devamı…

 

2018 Şubat Ayının En İlginç 10 Arkeoloji Haberi

2018 Ocak Ayının En İlginç 10 Arkeoloji Haberi

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login