Araştırmaya göre, sıtma taşıyan anofel sivrisinekleri 100 milyon yıl önce de mevcuttu. Araştırma, yılda 400.000’den fazla insanı öldürmeye devam eden bir hastalığın tarihine ışık tutabilir.
Araştırmanın eş yazarı George Poinar, “Sivrisinekler o dönemde sıtmaya yön vermeye başlamış olabilir, ancak bu hala ucu açık bir soru. O zamanlar, anofel sivrisinekleri muhtemelen kuşları, küçük memelileri ve sürüngenleri ısırıyordu, çünkü bugün hala bu gruplarla besleniyorlar.” diyor.
(100 Milyon Yıllık Dinozor Tüyünde Kene Bulundu)
Poinar ve ekibi, Myanmar’daki Kretase Dönemi’ne tarihlenen kehribarda Priscoculex burmanicus adını verdikleri yeni bir cins sivrisinek türü tanımladı. Kanat damarları, hortum, anten ve karın ile ilgili olanlar da dahil olmak üzere çeşitli özellikleri, Priscoculex’in anofel sivrisineklerinin erken soyu olduğunu gösteriyor.
Uzak geçmiş biyolojisi ve ekolojisi hakkında daha fazla bilgi edinmek için kehribar içinde korunan bitki ve hayvan yaşam formlarını kullanmada uluslararası bir uzman olan Poinar, “Bu keşif, anofellerin Gondwana’nın eski megakıtadan yayıldığına dair kanıtlar sunuyor çünkü Myanmar kehribarının Gondwana’dan kökenli olduğunu düşünülüyor.” diyor.
Özellikle insanları ve diğer primatlara enfekte eden türleri olmak üzere çoğu sıtma, esas olarak bir protozoa cinsi olan Plasmodium’dan kaynaklanır ve temel olarak anofel sivrisinekleriyle yayılır. Poinar’a göre, hastalığın atalarının formları kelimenin tam anlamıyla hayvan sağkalımı ve evrimi belirlemiş olabilir.
Daha önceki bir çalışmasında Poinar, günümüzde insanlar, diğer memeliler, kuşlar ve sürüngenlere kadar değişen hayvanları etkileyebilen sıtmanın kökenlerinin, ilk önce bir kan emici gibi bir böcek ile ortaya çıkabileceğini öne sürmüştü. Şimdi ise sivrisineklerin de bu gruba dahil olabileceğini söylüyor.
(Sıtma Roma Döneminden Beri Akdeniz’de Endemik Bir Hastalık)
2007 yılında yayınlanan “Dinozorları Kim Kızdırdı? Kretase’deki Böcekler, Hastalıklar ve Ölüm” adlı kitapta araştırmacılar, yaklaşık 65 milyon yıl önce dinozorların tükenmesine katkıda bulunabilecek patojenleri olan Kretase’deki böcek taşıyıcıları gösterdi.
“Asteroit etkileri, iklim değişiklikleri ve lav akışı gibi o zamanlar meydana gelen felaket olayları yaşandı. Ancak hala dinozorların binlerce yıl boyunca azaldığı ve yavaş yavaş tükendiği açık, bu da diğer meselelerin de iş başında olması gerektiğini gösteriyor. Böcekler, sıtma gibi mikrobiyal patojenler ve diğer omurgalı hastalıkları o zamanlar ortaya çıkmıştı.”
Yeni Dünya’da 15- 20 milyon yıllık bir fosil sivrisinekte sıtmayı ilk keşfeden Poinar, “Bilim insanları, sıtmanın nasıl ve ne zaman evrimleştiği konusunda uzun zamandır tartışıyor.” diyor.
Bu, günümüzde insanlara enfekte olan ve öldüren tür olan Plasmodium sıtmanın ilk fosil kaydıydı.
“Eski sıtma tarihini anlamak, günümüzdeki yaşam döngüsünün nasıl geliştiği ve bulaşmasını nasıl keseceğimiz konusunda ipuçları verebilir.
Sıtmanın cinsel üreme aşaması sadece taşıyıcı böceklerde gerçekleştiğinden, Poinar, taşıyıcıları, bulaştırdıkları omurgalılar yerine malarial patojenin birincil ev sahipleri olarak kabul ediyor.
Sıtmanın ilk kaydı MÖ 2.700’de Çin’de gerçekleşti ve bazı araştırmacılar sıtmanın Roma İmparatorluğu’nun düşüşüne neden olduğunu söylüyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2017’de dünya genelinde 219 milyon sıtma vakası vardı.
Steve Lundeberg. Oregon State University. 11 Şubat 2019.
Makale: Poinar, G., Zavortink, T. J., & Brown, A. (2019). Priscoculex burmanicus n. gen. et sp.(Diptera: Culicidae: Anophelinae) from mid-Cretaceous Myanmar amber. Historical Biology, 1-6.
1453’te Ölen Son Bizans İmparatoru’nun Nadir Portresi Bulundu
2.700 Yıllık Assur Başkenti Horsabad’ta Yeni Keşifler Yapıldı
Göbeklitepe Aslında Ne Anlatıyor? Kimler, Neden, Nasıl Yaptı?
Afyon’da Homo erectus ve Neandertal İzleri: Yavuz Aydın Röportajı
You must be logged in to post a comment Login