Pompeii Hamamında Patlamadan Sığınan Çocuk Bulundu

Pompeii’de, 79 yılındaki Vezüv Yanardağı patlamasından kaçmak için hamama sığınan bir çocuğun iskeleti bulundu.

Pompeii Merkez Hamamları uzun yıllardır ilk kez halka açıldı. Arkeologlar, kentin kalıntıları üzerinde acil koruma ve bakım çalışmaları yürüten bir girişim olan Büyük Pompeii Projesi’nin bir parçası olarak bir zamanlar görkemli termal hamam üzerinde restorasyon çalışmaları yürütüyorlar.

Ancak Pompeii’de yapılan kazıların çoğu gibi, bu Roma hamamları da şehrin son gününden kalan sayısız trajik hikayeden başka birini ortaya çıkardı.

(Pompeii’de Kanlı Gladyatör Savaşının Freski Bulundu)

Arkeologlar, belki de 8 ila 10 yaşlarında olan küçük bir çocuğun iskeletini buldular. Çocuğun, MS 79 yılında gerçekleşen korkunç Vezüv Yanardağı patlamasında sığınmak için bu hamama sığındığı düşünülüyor.

Ne yazık ki, çocuğun çabaları boşa gitmişti ve büyük olasılıkla yanardağdan fırlayan volkanik ve sıcak gazdan oluşan sağanak nedeniyle ölmüştü.

Arkeolog ve proje lideri Alberta Martellone, “Bu duygusal olarak yüklü bir kazıydı. Bu çocuk sığınacak bir yer arıyordu ve bunun yerine ölümü buldu.” diyor.

DNA analizinin çocuğun cinsiyetini tanımlayacağı ve daha sonra yapılacak diğer araştırmaların ise, ölüm sırasındaki kaçışını önleyen herhangi bir hastalıktan muzdarip olup olmadığı gibi yaşamları hakkında iç görüler sunabileceği umuluyor.

Hamamlar Roma kentlerinde bulunan, yıkanmak, sosyalleşmek, dinlenmek ve egzersiz yapmak için bir merkez olarak kullanılan yerlerdi. Büyük sütunlar ve lüks mermer iç mekanlarla tamamlanan Pompeii’nin Merkez Hamamları, Roma’da bir termal hamam kompleksi olan İmparator Nero Hamamı’ndan ilham alıyor gibi görünüyor.

Martellone, kazıların mimari açıdan da önemli olduğunu, çünkü bu yoğun olarak inşa görmüş şehirde, bu kadar geniş odaları olan çok büyük bir bina bulmanın sıradışı olduğunu söylüyor.

Vezüv Yanardağı’nın MS 79 yılındaki patlamasında Pompeii ve Herculaneum şehirleri küller altında kaldı. Kesin ölüm sayısı hala bilinmiyor, ancak arkeologlar iki kent ve çevresinde en az 1.500 kişinin kalıntılarını ortaya çıkardılar. Her iki kenti de içine alan kül pelerini sayesinde, kazılan yapılar yaklaşık 2.000 yıl önce oldukları gibi günümüze kadar kalıyor ve sakinlerinin günlük yaşamlarına dair eşsiz bir içgörü sağlıyor.

IFL Science. 28 Kasım 2019.