Roma İmparatoru Nero tarafından MS 64 yılında inşa ettirilen Patara Deniz Feneri, yeniden denizcilerin yolunu aydınlatmaya hazırlanıyor.
Doğal afetler sonucu yıkılan ve yüzyıllar boyunca kumlar altında kalan bu önemli yapının restorasyon çalışmalarında sona yaklaşıldı.
Yaklaşık 2.000 yıllık bu anıtsal fenerin orijinal taşları, 2004 yılında Prof. Dr. Havva İşkan Işık başkanlığındaki ekibin yürüttüğü kazılarla kumlar altından çıkarıldı. Arkeologlar, 26 metre uzunluğundaki fenerin yüzlerce orijinal blok taşını ortaya çıkardı ve bunlar “taş hastanesi” olarak adlandırılan merkezde titizlikle işlendi.
Fenerin 4 metre yüksekliğindeki podyumu tamamlandıktan sonra, taşlar vinç yardımıyla yerine yerleştirildi. İmparator Nero’nun bu feneri denizcilerin selameti için yaptırdığına dair ifadesini içeren yazıtı ve yunus kabartması da restorasyonun bir parçası olarak tamamlandı.
(İlgili: Patara’da Herakles Betimli Yüzük Taşı Bulundu)
Patara Deniz Feneri’ne ait yazıtta şunlar yazıyor:
“Tanrısal Claudius’un oğlu, Tiberius Caesar Augustus ve Germanicus Caesar’ın torunu, tanrısal Augustus’un torununun oğlu, 11. kez tribunat erkinin sahibi, 4. kez Konsül, karaların ve denizlerin efendisi ve vatanın babası Nero Claudius Caesar bu feneri denizcilerin selameti için yaptırdı. İnşaatı, propraetorik düzeydeki İmparatorluk Valisi Sextus Marcius Priscus yürüttü.”
Patara Deniz Feneri, mimari form olarak kare bir podyum ve iç içe geçmiş çift silindirik yapıya sahip bir kule formunda. Fenerin üzerindeki sahanlıkta, antik dönemde denizciler için yol gösterici bir ateş yakılmaktaydı. Yapının 1481 yılında Rodos’ta meydana gelen büyük deprem ve tsunami nedeniyle yıkıldığı ve zamanla kumlar altında kaybolduğu biliniyor.
Patara Deniz Feneri, antik dünyadan bugünüze neredeyse eksiksiz bir şekilde ulaşabilmiş ender yapılardan biri. Antik mimariye sadık kalınarak yapılan restorasyon sayesinde, dünyada 2.000 yıl sonra orijinal dokusuna uygun şekilde yeniden ayağa kaldırılan nadir deniz fenerlerinden biri olacak.
Uzmanlar, 2025 yılının ilk yarısında fenerin restorasyonunun tamamen bitirilmesini, ışığının yeniden yakılmasını ve yapının ziyarete açılmasını planlıyor. Bilim camiasına önemli katkılar sunacak olan fener, aynı zamanda Patara Antik Kenti’ne olan turistik ilgiyi de artıracak.
Kazılarda elde edilen bulgular, Patara Deniz Feneri’nin antik dönemde deniz ticareti için kritik bir rol oynadığını gösteriyor. Denizciler için güvenli bir rota oluşturulmasına yardımcı olan bu yapı, binlerce yıl sonra yine aynı işlevi görmeye hazırlanıyor.
Patara’nın bir başka deniz fenerine daha ev sahipliği yaptığını gösteren bulgular ise, bölgede gelecekte yeni kazı ve araştırma çalışmalarının gerçekleştirilebileceği ihtimalini gündeme getiriyor.
Patara Deniz Feneri’nin ışığı yüzyıllar sonra yeniden yanmaya hazırlanıyor. Bu büyük projeyle birlikte, antik dünya mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına önemli bir adım atılmış olacak.
Patara Antik Kenti
Antalya’nın Kaş İlçesi sınırlarında olan Patara Antik Kenti, Fethiye- Kalkan arasında Xanthos Vadisi’nin güneybatı ucunda bugünkü Ovagelemiş köyünde yer alıyor.
Patara, Likya Birliği’nin başkentliğini yapmıştı. Likya birliğinin üç oy hakkına sahip altı kentinden biri ve belki de en önemlisiydi. Likya birliği toplantıları kentte bulunan birliğin meclis binasında yapılmaktaydı. Hititçe’de Patar, Likya dilinde Pttara olarak anılan kentin MÖ 8. yüzyılda var olduğu yapılan kazılar sonucu ele geçen somut verilerle kesinleşti ve İskender’in kuşattığı kentler arasında yer aldığı biliniyor. Patara, Roma döneminde de çok önemli bir kent olmuş ve Likya-Pamphilya eyaletlerinin başkentliğini yapmıştı.
You must be logged in to post a comment Login