Neandertallerde Bilinen İlk Tüberküloz Vakası Keşfedildi

Neandertal kemikleri, tüberkülozdan muzdarip olduklarını ve bunun onların yok oluşuna katkıda bulunmuş olabileceğini ortaya koyuyor.

Araştırmacılar, Macaristan’daki Subalyuk Mağarası’nda bulunan iki Neandertal bireyinin kalıntılarını analiz etti ve her iki iskelette de tüberküloz belirtileri bulunduğunu tespit etti.

Kemikleri üzerinde yapılan yeni bir DNA analizi, yaklaşık 35.000 yıl önce Orta Avrupa’da yaşayan Neandertallerin tüberkülozdan (TB) muzdarip olduğunu ortaya koyuyor.

Bu hastalığın Neandertallerde ilk kez tespit edilmesi, tüberkülozun onların neslinin tükenmesine katkıda bulunup bulunmadığı konusunda soruları gündeme getiriyor.

İki çalışmadan birinde uluslararası bir araştırmacı ekibi, 1932’de Macaristan’daki bir mağarada keşfedilen iki Neandertal’in iskelet kalıntılarını yeniden analiz etti ve diğer çalışma ise bunları, tüberküloza neden olan bakteri Mycobacterium tuberculosis açısından test etti.

(İlgili: Neandertaller ile 45.000 Yıl Önce Kuzeyde Yan Yana Yaşadık)

Macaristan’ın kuzeyindeki Bükk Dağları’nda bulunan Subalyuk Mağarası, yüzyıllar boyunca pek çok kez hayvanlar ve insanlar tarafından barınak olarak kullanıldı ve son derece önemli bir Orta ve Geç Paleolitik alan olarak kabul ediliyor. Mağara girişinin yakınındaki bu katmanlardan birinde bulunan hominin kalıntıları, yetişkin bir kadına ve öldüğünde yaklaşık 3 ila 4 yaşlarında bir çocuğa aitti.

İskeletlerdeki Neandertal ve insan özelliklerinin birleşimi göz önüne alındığında, araştırmacılar uzun süredir Subalyuk kalıntılarının Orta Avrupa’daki son Neandertallerden bazılarını temsil ettiğini varsayıyordu. Kalıntıların 2023 başlarında yapılan karbon tarihlemesi, çocuğun yaklaşık 33.000 ila 34.000 yıl önce öldüğünü, yetişkinin ise daha erken, yaklaşık 37.000 ila 38.000 yıl önce öldüğünü doğruladı.

Nispeten yakın tarihli ölüm tarihleri açısından zaten ilgi çekici olan Neandertallerin neslinin bu sıralarda tükenmesi nedeniyle Subalyuk bireylerinin kemikleri onların yaşamları ve muhtemelen ölümleri hakkında ek ipuçları taşıyor.

Her iki Neandertalde de, yetişkinlerin omurgası boyunca ve çocuğun kafatasının iç kısmındaki kemik lezyonları da dahil olmak üzere, iskelet enfeksiyonuna dair belirgin kanıtlar bulundu. Litik lezyonlar olarak adlandırılan bu iskelet değişiklikleri, deliklerle sonuçlanan kemik kaybını yansıtıyor. Bu delikler daha sonra yeni oluşan kemikle doluyor.

Macaristan’daki Subalyuk Mağarasında bulunan Neandertal çocuğunun kafatası, Washington D.C.’deki Smithsonian Doğa Tarihi Müzesi’ndeki David H. Koch İnsanın Kökenleri Salonu’nda gösteriliyor. C: Wikimedia Commons

Macaristan’daki Szeged Üniversitesi’nden György Pálfi liderliğindeki ekip, “Litik lezyonlar kanser gibi bir dizi hastalık nedeniyle ortaya çıkabilse de, Subalyuk Neandertallerin vücutlarındaki konumları ve desenleri güçlü bir şekilde tüberküloz teşhisini akla getiriyor.” diyor.

Bu teşhisi test etmek için Birmingham Üniversitesi’nden Oona Lee liderliğindeki araştırma ekibi, iki iskeletten kemik örnekleri aldı ve bunları M. tuberculosis DNA’sının varlığı açısından analiz etti. Her ikisi de pozitif çıktı.

Ek olarak, spoligotipleme (bir numunedeki TB gen dizilerini tanımlamak için kullanılır) adı verilen bir yöntem, çocuğa yönelik tanıyı desteklerken, bir örnekteki mikrop topluluklarını karakterize etmek için yararlı olan lipid biyobelirteç analizi de her iki Neandertalin de tüberküloz hastası olduğunu öne sürdü.

Pálfi ve meslektaşları, “Hem morfolojik gözlemlere hem de bunların biyomoleküler desteğine dayanarak, tüberkülozun Orta Avrupa’da yaklaşık 36-39 bin yıl önce, Geç Pleistosen döneminde mevcut olduğu sonucuna varabiliriz.” diyor.

Neandertallerde tüberkülozun keşfi ek bir soruyu gündeme getiriyor: Bunu nasıl kaptılar? Eski Avrupa’daki büyük hayvanlarda, özellikle de bizonlarda tüberküloza dair kanıtlar bir yanıt ortaya koyuyor: Bu hayvanları avlayan ve yiyen Neandertaller muhtemelen onlardan tüberküloz kapmıştı. Lee ve meslektaşları diğer yeni çalışmada, tüberkülozun hem doğrudan sağlık riski oluşturması hem de av hayvan popülasyonlarının büyük bir kısmını yok etmesi nedeniyle bir tehlike oluşturduğunu söylüyor.

Derby Üniversitesi’nden paleopatolog olan ve yeni çalışmalara dahil olmayan Kori Filipek, çalışmaların kendi türümüzün hastalık anlayışının ötesine geçen ilginç bir yaklaşım sağladığını ve araştırmanın, insan davranışının bu patojenlerin hastalık ortamımıza nasıl dahil olduğunu açıklamaya dair bir yol sağlayabileceğini söylüyor.

Ancak Filipek, özellikle Neandertal kalıntılarının nadirliği göz önüne alındığında, her zaman ilk önce kapsamlı, tahribatsız analiz yapılması gerektiği konusunda uyarıyor.

Araştırma ekibine göre, bu doğrultuda gelecekte yapılacak araştırmalar, Neandertalleri etkileyen hastalıklara ve muhtemelen soylarının tükenmesine neden olan nedenlere ilişkin yeni kanıtlar sağlayabilir.

Lee, Pálfi ve meslektaşları, sonuçlarının tüberkülozun Neandertallerin yok olmasına katkıda bulunduğu olasılığını desteklediği sonucuna varıyor ve hipotezin kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğini öne sürüyor.


Live Science. 2 Şubat 2024.

Makale 1: Pálfi, G., Molnár, E., Bereczki, Z., Coqueugniot, H., Dutour, O., Tillier, A. M., … & Pap, I. (2023). Re-examination of the Subalyuk Neanderthal remains uncovers signs of probable TB infection (Subalyuk Cave, Hungary). Tuberculosis, 143, 102419.

Makale 2: Lee, O. Y., Wu, H. H., Besra, G. S., Minnikin, D. E., Jaeger, H. Y., Maixner, F., … & Pálfi, G. (2023). Sensitive lipid biomarker detection for tuberculosis in late Neanderthal skeletons from Subalyuk Cave, Hungary. Tuberculosis, 143, 102420.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login