Mektupların Analizine Göre Kazıklı Voyvoda Kan Ağlıyordu

Kazıklı Voyvoda tarafından yazılan üç mektubun analizi, kan gözyaşları akıtmasına neden olan bir durumdan muzdarip olabileceğini gösteriyor.

Ünlü tiranın hemolakrisi olabilir, yani gözyaşları kana karışmış olabilir.

Yeni bir araştırmaya göre, Kont Vlad Drăculea olarak da bilinen Kazıklı Voyvoda, sadece kana susamış ve acımasız bir lider değildi, aynı zamanda kanlı gözyaşları dökmesine neden olan ender bir durumdan muzdaripti.

Bilim insanları, III. Vlad tarafından MS 1448’den MS 1476’daki ölümüne kadar Romanya’nın tarihi bir bölgesi olan Eflak’ın voyvodası (askeri lider) olarak üç ayrı hükümdarlığı sırasında yazdığı üç mektubun kimyasal analizlerinden sonra bu keşfi yaptılar.

(İlgili: Gerçek Dracula: Kazıklı Voyvoda Kimdi?)

Tarihçiler, bu savaş liderinin emriyle 80.000’den fazla insanın kazığa saplanarak öldüğünü tahmin ediyor. Araştırmaya göre kont, belki de en çok İrlandalı yazar Bram Stoker’ın 1897 tarihli “Drakula” romanına ilham kaynağı olmasıyla biliniyor.

Kana susamış savaş lideri hakkında daha fazla bilgi edinmek için araştırmacılar, bir polimer olan etilen-vinil asetatın mektuplara dikkatlice uygulanmasını ve ardından çıkarılmasını içeren kütle spektrometrisi adı verilen bir teknik kullandılar. Etilen asetat, yüzyıllar önce kâğıtlara dokunduğunda kont’tan kalan proteinleri ve peptit adı verilen daha küçük molekülleri topladı. Bu işlem, 100’ü insan kaynaklı olan 500 peptit içeren kalıntıyı ortaya çıkardı. Bu peptidlerin, mektupları eline almış olabilecek diğer insanlardan ziyade Vlad’dan geldiği varsayıldı.

MS 1475 tarihli bir mektup, Vlad’ın imzasını sol alt köşede gösteriyor. Kahverengi lekeler, biyolojik materyali yakalamak için uygulanan EVA filmleri. İkinci görüntü, flaş UV aydınlatması altında floresans haritalamasını gösteriyor.

Mektuplar, hücrelerdeki kirpik olarak bilinen saç benzeri organelleri etkileyen genetik bozukluklar grubu olan “siliyopatiler” ile ilişkilendirilen peptitleri barındırıyordu. Araştırmacılar ayrıca, solunum yollarının enfeksiyon geçirmiş olabileceğine dair kanıtlar da buldular.

Ancak en büyük bulgu, MS 1475 yılında yazdığı bir mektupta bulunan ve retina ve gözyaşı proteinlerinde bulunan üç peptitten geldi. Araştırmacılar, bu peptitlerin özelliklerine dayanarak, Kazıklı Voyvoda’nın muhtemelen kanın gözyaşları akıttığı bir durum olan hemolakri’den (hemolacria) muzdarip olduğu sonucuna vardılar.

Araştırmacılar, bu duruma tam olarak neyin neden olduğundan emin değiller, ancak göz yaralanması veya gözün mukoza zarının bir enfeksiyonu olan bakteriyel konjonktivit ile bağlantılı olabilir.

“Çalışmamıza göre, bu tür bir araştırma ilk kez yapılıyor ve analizler, Kazıklı Voyvoda’nın sağlık durumunun gün ışığına çıkarılmasına yardımcı oluyor.”

“Daha fazla Orta Çağ insanının bu belgelere dokunmuş olabileceği inkar edilemez. Ancak en öne çıkan antik proteinlerin, bu mektupları yazan ve imzalayan Kazıklı Prens Voyvoda ile ilgili olması gerektiği de tahmin edilebilir.”


Live Science. 15 Ağustos 2023.

Makale: Pittalà, M. G. G., Di Francesco, A., Cucina, A., Saletti, R., Zilberstein, G., Zilberstein, S., … & Cunsolo, V. (2023). Count Dracula Resurrected: Proteomic Analysis of Vlad III the Impaler’s Documents by EVA Technology and Mass Spectrometry. Analytical Chemistry.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login