‘Kadim Uygarlıklar’, Tepkiler Üzerine ABD Çekim Planlarını İptal Etti

Netflix’in tartışmalı Kadim Uygarlıklar programı, Amerika yerlilerinin tepkisi üzerine ABD’deki çekimlerini İptal etti.

Graham Hancock. C: Netflix

Çok izlenen programın İngiliz sunucusu Graham Hancock, gelişmiş kayıp uygarlıklarla ilgili uç inançları teşvik ettiği için eleştiriliyor.

Tartışmalı yazar Graham Hancock, yerli grupların tarih ve kültürlerinin tasviri konusunda gösterdikleri tepki üzerine, Netflix dizisi “Ancient Apocalypse’ın (Kadim Uygarlıklar)” yeni sezonunu ABD’de çekme planlarını iptal etti.

Hancock, son buzul çağı sırasında aktif olan ileri bir kayıp uygarlık hakkında teoriler sunan ve uzmanlar tarafından marjinal inançları teşvik ettiği için eleştirilen dizideki eski bir gazeteci.

(İlgili: Arkeolojinin Gözünden ‘Kadim Uygarlıklar’ Belgeseli)

The Guardian’ın aktardığına göre, 31 ülkede Netflix’in en çok izlenenler listesine giren dizinin yapımcıları, yerel kabile liderlerinin güçlü itirazlarına rağmen Arizona’daki Büyük Kanyon milli parkında ve New Mexico’daki Chaco Kanyonu ulusal tarihi parkında yeni bölümler çekmek için izin başvurusunda bulunmuşlardı.

National Parks Service (NPS) sözcüsü, Kadim Uygarlıklar’ın yapımcıları ITN Productions’ın Şubat ayında Büyük Kanyon’da çekim yapma başvurusunda bulunduğunu ve ardından Chaco Kanyonu için de bir izin verildiğini doğruladı. Ancak, ITN Guardian’a yaptığı açıklamada, her iki iznin de artık kullanılmayacağını ve dizinin ABD dışındaki yerlerde çekim yapmayı planladığını belirtti. Şirket, bu hareketin nedenini belirtmeyi reddetti.

Guardian’ın Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası talebi aracılığıyla elde ettiği bilgilere göre, ITN Ocak ayında Chaco Kanyonu’nda dört gün boyunca çekim yaptı.

Ekip, Mart ayında parkta daha fazla çekim yapmak üzere geri dönmeyi planlamıştı, ancak Chaco personeline gönderilen bir e-postada, “çekim yapmayı umduğumuz diğer bazı yerler için izinlerde bazı gecikmeler” nedeniyle son anda gezilerini iptal ettiklerini belirtti.

Chaco’da çekim izni başvurusunda yer alan “Secrets of the Ancients” programının tanımında, programın “arkeolojinin en büyük gizemlerinden biri: Amerika kıtalarına insanların gelişi” konusunu keşfedeceği belirtiliyordu.

Açıklama devamında şu ifadeler yer aldı: “Amerika kıtalarının en eski sakinleri hakkında en son bulguları ortaya çıkaracak ve nesiller boyunca aktarılan dikkate değer bilimsel bilgileri açığa çıkaracağız. İnsanlar Amerika’ya ilk olarak nerede yerleşti ve onlar hakkında ne biliyoruz?”

Arkeolog olmayan Hancock, modern matematik, mimari ve tarım anlayışlarından sorumlu olan ileri bir buzul çağı toplumunun yaklaşık 12.000 yıl önce kuyruklu yıldız çarpmalarıyla tetiklenen seller tarafından yok edildiğini öne süren teorisi nedeniyle meslek mensuplarının ve yerli grupların tepkisini çekmişti.

Hancock, bu iddialarının kanıtlarının dünya genelindeki antik bölgelerde bulunduğunu ileri sürüyor ve Netflix’in 2022’de yayınlanan ilk sezonunda Türkiye, Meksika ve Endonezya gibi ülkelerdeki bu tür yerlere ziyaretlerde bulunuyor. Netflix, diziyi “Tarihöncesi insanlar hakkında bildiğimiz her şey yanlış olsaydı?” sloganıyla tanıtırken, Hancock “ana akım arkeolojiye” teorilerini kabul etmedikleri için sert eleştirilerde bulundu.

Hopi Ulusu’nun kabile tarihi koruma yetkilisi Stewart Koyiyumptewa, “Hancock, teorilerini bölgenin ilk sakinlerinin kendi tarihleri hakkında söylediklerinden üstün olarak sunuyor” diyor

Hopi halkı, en az 2.000 yıldır Büyük Kanyon’da veya yakınında yaşıyor ve kanyon içindeki kutsal bir alanı ortaya çıkış yeri olarak kabul ediyor. Ayrıca Chaco Kanyonu ile de güçlü bağları var.

Bir Amerika yerlisi olan Büyük Kanyon milli parkı personeli de ITN’ye izin verilmesine karşı çıktı: “Bu, Yerli halklara saygı göstermek ve birçok tarihi hatayı düzeltmek için çok çalışırken ajansımız için utanç verici ve bir itibarsızlaştırma çalışması. Bu çok aşağılayıcı.” diyor.

Geçen Mart ayında Büyük Kanyon milli parkı personeli tarafından parka bağlı 11 Yerli kabile liderine gönderilen bir notta, Büyük Kanyon üst yönetiminin ITN’nin burada çekim yapma iznini reddetmeye çalıştığı belirtildi. Notta, “Ancak, Washington düzeyinde yapılan inceleme sonucunda, NPS’nin bu izni reddedemeyeceğine karar verildi” ifadesi yer aldı.

Hancock’ın şovu bu tür tartışmalara yabancı değil. Kadim Uygarlıklar’ın ilk sezonunda Endonezya ve Mikronezya’daki arkeolojik alanların Hancock tarafından tasviri, Indo-Pasifik tarihi uzmanları ve Mikronezya’daki Yerli liderler tarafından itirazlara yol açtı.

Hancock’a göre, Endonezya’daki antik piramit Gunung Padang ve Mikronezya’daki Nan Madol kalıntıları, son buzul çağı sırasında 20.000 yıldan daha uzun bir süre önce “ileri bir uygarlık” tarafından inşa edilmişti. Ancak, günümüz Pohnpeililerinin nesiller boyunca aktarılan sözlü tarihleri, Nan Madol şehrinin ataları tarafından yaklaşık 1.000 yıl önce inşa edildiğini anlatıyor ve bu zaman çizelgesi tarihçiler ve arkeologlar tarafından destekleniyor.

Avustralya’daki Sunshine Coast Üniversitesi’nde Pasifik coğrafyası ve arkeolojisi üzerine uzmanlaşmış Profesör Patrick Nunn, Avustralya Yayın Kurumu’na Hancock’ın Nan Madol’u kimin inşa ettiğiyle ilgili teorilerinin, Yerli halkların zengin tarihlerini soyutladığını ve “ırkçı felsefeler” ile 19. yüzyılın “beyaz üstünlüğü” ideolojilerine dayandığını söylüyor.

Graham Hancock, Mayıs 2000’de web sitesinde yayımlanan bir makalesinde şöyle yazıyor: “Amerika’nın tarih öncesi dönemlerde çeşitli etnik gruplar – Negroide, Kafkasoid ve Mongoloid – tarafından iskan edildiğini sürekli olarak savundum… Bu tür fikirler, uzun zamandır tek ‘yerli’ Amerikalı olma iddiasında bulunan bazı Amerikalı yerlileri derinden rahatsız etti.”

Hancock, Kolomb’un 1492’de kıtaya ayak basmasından önce Kafkasyalılar ve Afrikalıların varlığını kanıtladığını iddia ettiği çeşitli tarihöncesi eserleri tanımlamaya devam ediyor. Buna, Aztek tanrısı Quetzalcoatl üzerine yaptığı araştırmalar da dahil; Hancock, bu tanrının Aztekler tarafından “uzun, beyaz tenli ve kızıl sakallı – bazen de mavi gözlü” olarak tanımlandığını söylüyor.

Hancock’u eleştirenler, yerli tarihlerini ve Kuzey Amerika’da bir asırdan fazla süren yerleşik arkeolojik araştırmaları hiçe saymanın yanı sıra, Hancock’un teorilerinin özellikle zararlı olduğunu çünkü Amerika Birleşik Devletleri’nin kurulduğu sömürgeleştirme ve kölelik şiddetini silmeye çalışan uzun süredir devam eden ırkçı inançları körüklediğini belirtiyor.

Koyiyumptewa, geçen Mart ayında Ulusal Park Hizmetleri’nin ITN’ye Büyük Kanyon’da çekim yapma izni vereceğini öğrendiğinde, Büyük Kanyon personeline, ITN’ye ve Netflix’e hitaben yazdığı bir e-postada, Ulusal Park Hizmetleri’nin kararından “son derece hayal kırıklığına uğradığını” belirtti.

Koyiyumptewa, “Böyle bir kararın kabilelerle istişare edilmesi gerekir. Ve itiraz eden sadece Hopi değil. Birçok kabile, bu iznin verilmesine karşı çıktı çünkü bu durum bize olumsuz sonuçlar getiriyor. Ancak karar verilmeden önce bizimle istişare edilmedi.” dedi.

Tanınmış arkeologlar, Netflix’ten diziyi bilim kurgu olarak etiketlemesini talep ederek, Hancock’u mesleklerine zarar vermekle ve Yerli halklara karşı ırkçı tutumlar sergilemekle suçladılar.

Netflix dizisinin yayınlanmasından sonra Amerikan Arkeoloji Derneği tarafından gönderilen bir mektupta, “Yüzyıldan fazla süren profesyonel arkeolojik araştırmalardan sonra, Hancock’un öne sürdüğü türden ‘ileri, küresel buzul çağı uygarlığı’nın varlığını destekleyecek hiçbir arkeolojik kanıt bulamıyoruz.” denildi.

Mektup, dizideki iddiaların “saçma” olduğunu ve “Hancock’un anlatısının, tarihsel bilgileri yanlış yorumlayan, açıkça kadın düşmanı, şovenist, ırkçı ve antisemitik olan yanlış tarihsel anlatılar yaymak için arkeolojik bilgileri yanlış temsil eden aşırı sesleri cesaretlendirdiğini” ekliyor.

ITN, dizi hakkındaki eleştirilerle ilgili sorulara yanıt vermedi. Hancock, çalışmalarını savunarak, yanlış bilgi yaymayı veya farklı kültürlerin ırkçı yeniden tasvirlerini körüklemeyi amaçlamadığını belirtti.

Hancock, “Arkeologların buzul çağının kayıp bir uygarlığının varlığına ikna edecek maddi kanıtlar bulamamış olması, böyle bir uygarlığın var olamayacağının kesin kanıtı değil” diyerek Amerikan Arkeoloji Derneği’nin mektubuna yanıt verdi.

Daha önce Economist’te gazeteci olarak çalışan Hancock, insan tarihöncesine odaklanmadan önce uluslararası yardım konularında birkaç kitap yazdı. Tarih ve arkeoloji temalarını kucaklayan bir düzineden fazla kitap yazdı.


The Guardian. 1 Haziran 2024.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login