Afrika’da araştırma yapan bilim insanları, tarıma dair en eski fosil kanıtların insanlara değil, böceklere ait olduğunu buldu. Afrika’nın Büyük Rift Vadisi’nde, 25 milyon yıllık fosilleşmiş termit böceği (akkarınca) yuvalarında, termitlerin yarattığı mantar bahçelerinin kalıntıları bulundu.
Mantar (fungus) tarımı yapan termit kolonileri, yeraltındaki yuvalarındaki bahçelerde mantar yetiştiriyor. Bu mantarlar bitkileri, termitlerin sindirmesinin daha kolay olduğu bir besin kaynağına çeviriyor.
James Cook Üniversitesi’nden Prof Roberts, daha önceki araştırmalarda bilim insanlarının modern termitlerin DNA’sını inceleyerek, “mantar çiftçiliği” davranışının 25-30 milyon yıl öncesine tarihlendiğini bulduğunu söyledi.
Tanzanya’daki yeni fosil kanıtları da bu tarihlemeyi doğruluyor. Termit yuvalarına dair fosil kanıtlar, araştırmacıların bu davranışın zamanlamasını ve evrimini daha doğru olarak tanımlamasını sağlıyor.
Araştırmanın yazarlarından Wageningen Üniversitesi’nden Duur Aanen, tarıma geçişin hem mantar yetiştiren termit karıncaları, hem de evcilleştirdikleri mantarlar için, olası yaşam alanlarını büyük ölçüde arttırdı. Bu durum, milyonlarca yıl sonra insanlar ve onların evcilleştirdikleri ekinlerde de görülür: hem insanların hem de ekinlerin yaşam alanı da artmıştır.
Termit tarımının beşiği büyük ihtimalle Afrika yağmur ormanlarında olsa da, mantar tarımına geçiş termitlerin daha az elverişli ve kuru olan savan gibi alanlara yayılmasına ve Afrika dışında Asya’ya göç etmesine yardım etti.
Prof Roberts “Termitlerin tarıma geçişi, Doğu Afrika’nın bu bölümünde Büyük Rift Vadisi’nin ilk oluşumuyla ve buna bağlı olarak çevredeki büyük değişimle tetiklenmiş olabilir” diyor.
Araştırma fonunu sağlayan Ulusal Bilim Kurumu (NSF) Yerbilim Bölümü Direktörü Paul Filmer ise “Bu keşif termit-fungus simbiyotik ilişkisini en az 31 milyon yıl öncesine çekiyor. İncelenen kuru bölgelerdeki ağaçların %90’ı termitler tarafından yendiği için, termit ve mantarlar arasındaki bu simbiyotik ilişkinin gelişimini anlamak, bu ormanlardaki karbon döngüsünü anlamamız için önemli” diyor.
Ohio Üniversitesi’nde anatomi profesörü olan Patrick O’Connor, “Bu türlü araştırmalar, biyolojide fosillerden elde edilen bilgilerle modern yaklaşımların birleştirilmesi ihtiyacının altını çiziyor. Evrimsel biyolojiye bütünsel bir şekilde yaklaşan bu araştırma, 30 milyon yıl gibi uzun süreler içinde çevresel değişim hakkında bilgi sağlıyor” dedi.
James Cook University, 22 Haziran 2016
You must be logged in to post a comment Login