Cengiz Han’ın mezarı uydu görüntüleri sayesinde bulunabilir. Asya’nın büyük bir kısmına hakim olan ve dünya üzerindeki her 200 erkekten birinin genetik bağı olduğu söylenen Moğol İmparatoru’nun mezarının yeri hala bir sır.
1227’de 72 yaşındayken ölen Cengiz Han, efsaneye göre hiçbir iz bırakmadan gömülmek istedi. Askerleri, hem mezarı yapanları hem de Cengiz Han’ın cenazesini taşırken yolda karşılaştıkları insanları, hem de sonra kendilerini öldürdüler. Söylenceler ayrıca, Cengiz Han’ın gömülmesinden sonra izleri yok etmek için, atların aylarca mezar alanını ayakları altında çiğnediğini belirtiyor.
California Üniversitesi’nden Albert Yu-Min Lin, ilgilenen herkesin uydu görüntüleri üzerinde olası mezar yerlerini işaretleyebileceği bir proje başlattı. Bu yüksek çözünürlüklü uydu görüntüleri üzerinden arkeolojik kalıntıları arayan bir yüzey araştırması gibiydi.
Cengiz Han’ın Ikh Korig isimli, “Büyük Yasak” anlamına gelen bir bölgede gömüldüğü düşünülüyor. Bu bölge Moğolistan’ın en kutsal bölgelerinden biri. 240 kilometrekarelik alan Moğollar tarafından kapatılmıştı ve izinsiz olarak girmenin cezası idama kadar gidebiliyordu. Sadece son 20 yıldır arkeologların bölgeye girmesine izin verildi. Bu zaman içinde hükümdarın gömülü olabileceği 1300 yer bulundu ama hiçbiri kazılmadı.
Bu sorunu çözmek için Lin, insanlardan ve internetten yardım alan bir proje geliştirdi. 10 binden fazla çevrimiçi gönüllünün katıldığı aramalar, toplam 30.000 saat (3.4 yıl) sürdü ve 6,000 kilometrekarelik alanı araştırdı. Katılımcıların eklediği bilgiler bir yandan da sistemi değiştiriyor ve geliştiriyordu. Gönüllüler, görüntüler üzerinde yollar, nehirler, ve modern ve eski yapılar gibi yerleri işaretledi.
Araştırmalar sonucu Cengiz Han’ın mezarı olabilecek 55 arkeolojik alan belirlendi. Ekip bundan sonra, Kuzey Moğolistan’daki bu alanları bir kısmını ziyaret edip yüzey araştırmaları yaptı ve alanların havadan fotoğraflarını çekti. Bulunan arkeolojik alanlar Bronz Çağı’ndan Moğol Dönemi’ne kadar bir zaman dilimini kapsıyor. Bulunan alanlar arasında khirigsuur adı verilen daire şeklinde tümülüsler, kare şeklinde tümülüsler, megalitler ve sur kalıntıları var.
Bu araştırmalar sonucu, mezarı bulmaya bir adım daha yaklaştıklarını söyleyen Yu-Min Lin, şöyle devam etti: “Kazı gibi geleneksel arkeolojik yöntemler, yerlilere ve inananlara saygısızlık olurdu. Fiziksel bir zarar vermeden yapılan bu araştırma, kültürlere saygısızlık yapmadan bu gizemi çözmemize yardımcı oldu. Proje ayrıca Moğol araştırmacılarına da büyük katkılar sağlamış oldu.”
Araştırmacılar, projenin insanların ve interneti kullanmanın ne kadar güçlü bir kaynak olduğunu gösterdiğini söyledi. Bu kadar fazla sayıda insanı kullanarak, insanlar arasında işbirliğini ve toplu mantık yürütmeyi sağlayabilmesi projenin büyük bir başarısı sayılıyor.
You must be logged in to post a comment Login