Şakalar uzun yıllar içinde çok değişti, bazıları soru cevap biçimindeyken, diğerleri esprili atasözleri veya bilmeceler şeklindeydi.
Mikroskobik analizler, İskandinav sömürgecilerin Kuzey Avrupa ve Kuzey Amerika'dan Grönland'a kereste getirdiğini ortaya çıkardı.
Arkeolojik kazılar, ihtişamlı mermerlerle kaplı tesisin şarap fışkıran çeşmelere bakan lüks yemek odaları içerdiğini gösteriyor.
Yunan kökenli Mısırlı bir matematikçi ve astronom olan Claudius Ptolemaios'un MS 1. yüzyılda kaleme aldığı düşünülen el yazması deşifre edildi.
Yerli halkların diyetlerine ilişkin tarihsel anlatılar, arkeologların eski menüleri yeniden düşünmesine neden oluyor.
DNA analizleri, Vasa savaş gemisi ilk seferinde battığında ölen 30 kişi arasında bir kadının da olduğunu ortaya çıkardı.
Baltık Denizi'ndeki ücra ve ıssız bir adada Roma İmparatorluğu döneminde basılan iki gümüş sikke bulundu.
Garip çentikleri olan bir kemik, bunun erken Homo sapiens tarafından deriyi delmek için bir delgi tahtası olarak kullanıldığını gösteriyor.
Genomların analizine göre, Avrupa'daki ilk çiftçilerin ve avcı-toplayıcıların torunları, avcı-toplayıcılardan beklenenden daha fazla gen almış.
Arkeologlar, 14. ila 19. yüzyıllar arasında yaşamış bir kadının uyluğundan çıkan "ip benzeri" bir kemiğin aşırı travma sonucu oluştuğunu düşünüyor.
Stonehenge, 2022'deki bir araştırmanın iddia ettiği gibi eski bir güneş takvimi miydi? Antik astronomi uzmanlarına göre cevap hayır.
Arkeologlar, Roma döneminde taş ocağından çöplüğe dönüştürülmüş bir alanda, iki Venüs heykeli de dahil olmak üzere birçok eser buldu.
Velletri Lahdi'nin Asya ve Yunan stillerini birleştiren kabartmaları, Yeraltı Dünyası'nın kralı ve kraliçesiyle birlikte mitolojik kahramanın görevlerini tasvir ediyor.
Akdeniz adasındaki mağarada bulunan saçlar, insanların 3.000 yıl önce halüsinojenik uyuşturucu kullandığına dair doğrudan kanıt sağlıyor.
Analizlere göre, Gokstad gemisinde bulunan Viking kalkanları kesinlikle törensel değildi ve göğüs göğüse çarpışmalarda kullanılmış olabilir.
Notre Dame katedralinin 12. yüzyılda başlayan inşaatı sırasında duvarlarını desteklemek için kullanılan demir takviyeler ortaya çıktı.
İskoçya'da bir turba bataklığında bulunan kumaş parçasına yapılan analiz, bunun bilinen en eski ekose kumaş olduğunu gösteriyor.
6. yüzyıldan 8. yüzyıla kadar olan dönemde, İtalya'da bir kadın kafatasının tepesinde bir delik açılması için isteyerek ameliyat oldu.
Orta Çağ Avrupa’sında nadiren de olsa, varlıklı ya da soylu kişiler uyuyormuş gibi, "yatakta gömülme" olarak bilinen yöntemle defnediliyordu.
Orta Çağ İngilteresinde çömelmiş bir pozisyonda gömülmüş "kutsal" bir kadının alışılmadık iskeleti tespit edildi.