Aydın’da restorasyon sırasında yıkılan 600 yıllık Dandalaz Köprüsü, ikinci restorasyon çalışmasında yeniden yapıldı.
1426 yılında padişah 2. Murat tarafından Tavas yolu üzerinde dönemin kervan ve ticaret yolunu Dandalaz Çayı üzerinde birbirine bağlamak için yapılan köprü, 2015 Eylül ayında restorasyon çalışmaları sırasında yıkılmıştı.
(2019 Türkiye’sinden 7 Talihsiz Arkeoloji Olayı)
Restorasyonu yüklenici firmanın yönetim kurulu başkanı Abdurrahman Çabuk, köprünün ayağını tutan zemindeki su bitkilerini ve heyelanı suçlamıştı.
İlk restorasyon sırasında yıkıldı
Karayolları 2. Bölge Müdürlüğü, restorasyon için bir üniversiteden profesöre hazırlattığı projeyle ihaleye çıktı. Proje onaylandıktan sonra ihaleyi alan firma, 2014 Eylül ayında çalışmalara başladı. Alttan yapılması planlanan iskele, köprünün çökme tehlikesi olduğu için dışarıda kuruldu. İskele, ray sistemiyle köprüye yanaştırıldı.
Restorasyon çalışmaları sırasında tarihi köprü, ana kemerden koparak büyük zarar gördü, iskeleyle birlikte yıkıldı. Yıkılan köprüde Karayolları 2. Bölge Müdürlüğü, Aydın Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ile İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ekipleri inceleme yaptı. Tarihi köprünün, heyelan sebebiyle yıkıldığı tespit edildi.
“2015 itibariyle biz devreden çıktık”
Restorasyonu yüklenici firmanın yönetim kurulu başkanı Abdurrahman Çabuk, “Köprü zaten yıkılmış gibiydi. Bir ayağı yoktu. Her an göçebilecek vaziyetteydi. Köprünün hasar gören yerini restore etmek isterken dışındaki zeminde heyelan oldu. Zeminin heyelan yapma riski devam ediyor. Yeni baştan daha geniş kapsamlı bir projeyi gerektiriyor. Bu nedenle çalışılamıyor, dolayısıyla iş tasfiye edildi. Biz 30 Ocak 2015 tarihi itibariyle devreden çıktık.” demişti.
Yeniden yapıldı
Daha sonraki süreçte altı asırlık köprünün restorasyon ihalesini 2016 yılında Halefler Yapı A.Ş. adlı firma aldı.
Yapılan bu ikinci restorasyon çalışması 2019 yılı sonlarında bitti. Ancak artık 600 yıllık köprünün yerinde yepyeni görünümlü bir köprü duruyor.
Köprünün yarısından çoğu traverten taşlarla yeniden inşa edildi. Yüklenici firmanın mimarı, köprünün orijinal taşlarının sel nedeniyle sürüklenerek kaybolduğunu, dolayısıyla traverten taşlar kullanarak köprüyü tamamladıklarını söylüyor.
Tarihi köprü hakkında Arkeofili’ye açıklama yapan konservatör-restoratör Nazım Can Cihan, “Süreci bilmediğim için çok bir şey diyemiyorum. Kaybolan kısımların yerine yeni malzeme kullanımı kaçınılmaz olabilir, ama asıl mesele, doğru zamanda doğru müdahaleler ile yapı bütünlüğünün korunması ve mevcutun konsolide edilerek korunmasıdır. Gelinen noktada, yapı korunamamış, çalışma restorasyon ve konservasyondan uzaklaşıp yeniden inşaaya dönüşmüştür. Yapı yıkılmış, dolayısıyla bu müdahale kaçınılmaz olmuştur.” diyor.
You must be logged in to post a comment Login