Yeni araştırmalar, en eski büyük yerleşmelerdeki insanların proteinlerinin çoğunu etten ziyade bezelyeden aldığını ortaya çıkardı.
Günümüzün Ukrayna ve Moldova’sında bulunan eski Trypillia kültürünün kırsal yerleşmeleri, 6.000 yıldan daha uzun bir süre önce kurulmuştu ve yaklaşık 15.000 sakini barındırıyordu. Bu da onları dünyanın bilinen en büyük tarihöncesi yerleşim yerleri haline getiriyor.
MÖ 4.100’lerden itibaren, Karadeniz’in kuzeybatısındaki orman-bozkır bölgesinde yaklaşık 320 hektarlık Trypillia kültürüne ait alanlar ortaya çıkmaya başladı. Yeni çalışmanın yazarları, bu devasa toplulukların nasıl geçindiğini anlamak için, 40 farklı bölgeden toplanan 480’den fazla insan ve hayvan kemiğinin yanı sıra kömürleşmiş mahsuller ve topraktan alınan kararlı karbon ve nitrojen izotoplarını analiz etti.
Bu analizler, araştırmacıların bir yandan çiftlik hayvanlarının nasıl yetiştirildiğini ve mahsullerin nasıl yetiştirildiğini öğrenirken bir yandan da Trypillia diyetini yeniden yapılandırmasını sağladı.
(İlgili: Ukrayna’da 8.300 Yıllık Taşa Oyulmuş Yılan Başları Bulundu)
Çalışmanın yazarları, “Besin ağı modelleri, insan diyetinde etin düşük bir oranını (yaklaşık yüzde 10) gösteriyor. Tahıllardan yüzde 46’ya kadar baklagillerden oluşan büyük ölçüde mahsul bazlı diyet, kaloriler ve vazgeçilmez amino asitler açısından dengelenmişti.” diyor.
Araştırmacılara göre et tüketimi, ziyafetler sırasında sosyal uyum açısından önemli bir rol oynamış olabilir, ancak bezelye, bölge sakinlerinin çoğunun birincil yiyeceğiydi. Eski bezelye örneklerinde tespit edilen yüksek nitrojen seviyeleri, bunların hayvan dışkısıyla yoğun bir şekilde gübrelendiğini, dolayısıyla tüm popülasyonu beslemek için yeterli verim sağlandığını gösteriyor.
Araştırmacılar, hayvan kemiklerindeki izotop ölçümlerine dayanarak, büyükbaş hayvanların muhtemelen yerleşim yerinin yakınındaki çitlerle çevrili meralarda tutulduğundan şüpheleniyorlar. Bu da bakliyat üretimi için gerekli olan çok miktarda gübrenin kolayca toplanmasına olanak sağlıyordu.
Çalışmanın yazarı Dr. Frank Schlütz, “Sığır ve koyunların büyük bir kısmının çitlerle çevrili meralarda beslendiği sonucuna vardık. Üstelik orada üretilen hayvanların dışkısı insanlar tarafından özellikle bezelyenin yoğun bir şekilde gübrelenmesinde kullanılıyordu.” diyor.
Araştırmacılara göre bezelyeyle beslenen insanlar, genellikle yüksek miktarda kaynak tüketen et üretimine olan ihtiyacı ortadan kaldırdı. Yani sığır yetiştirmenin asıl amacı bezelyelere gübre sağlamaktı.
“Nitrojen gibi besin maddelerinin akıllıca yönetimi de dahil olmak üzere, mera ve baklagillere dayalı bir mega ekonominin gelişmesi nedeniyle, Trypillia mega yerleşmelerinin gelişmesi, doğal kaynakların aşırı tüketimine yol açmadı.”
Ancak buna rağmen Trypillia yerleşimleri yaklaşık 5.000 yıl önce terk edildi.
Çalışmanın yazarı Dr Robert Hofmann, bu mega yerleşmelerin çöküşünün muhtemelen ekonomik veya çevresel çöküşten kaynaklanmadığını ve muhtemelen sosyo-politik çatışma tarafından tetiklendiğini söylüyor.
“Daha önceki çalışmalardan da bildiğimiz üzere toplumsal eşitsizliğin artması sonucu toplumsal gerilimler ortaya çıkıyordu. Bunun sonucunda insanlar büyük yerleşim yerlerini terk ederek yeniden daha küçük yerleşimlerde yaşamaya karar verdiler.”
IFL Science. 21 Aralık 2023.
Makale: Schlütz, F., Hofmann, R., Dal Corso, M., Pashkevych, G., Dreibrodt, S., Shatilo, M., … & Kirleis, W. (2023). Isotopes prove advanced, integral crop production, and stockbreeding strategies nourished Trypillia mega-populations. Proceedings of the National Academy of Sciences, 120(52), e2312962120.
You must be logged in to post a comment Login