Binlerce Yıl Önce Yaşamış İnsanların Yüzleri Canlandırıldı

İngiltere’deki bir müzede, bir Neandertal kadını da dahil olmak üzere binlerce yıl önce yaşamış insanların yüzleri yeniden canlandırıldı.

Günümüzden yaklaşık 5.600 yıl önce, doğum anında ölen 20 yaşında bir kadın, kucağında çocuğu ile birlikte gömüldü. Bu, Neolitik dönemde kadının doğum yaparken öldüğüne dair üzücü bir işaret. Bu kadın ve binlerce yıl önce yaşamış diğer insanın yüzleri yeniden canlandırıldı ve İngiltere’de bir müzede sergilenmeye başlandı.

(İskoçya’da Bulunan 4250 Yıllık Kadının Yüzü Canlandırıldı)

Royal Pavilion müzesinde eserlerin korunmasında baş sorumlu olarak görev alan Richard Le Saux, yapılan çalışmanın saatlerce sürdüğünü ve canlandırma işlemi yapılırken, bulunan kalıntıların diş plaklarından ve DNA analizleri yoluyla tespit edilen göz, saç ve deri renklerinden yararlanıldığını ve oluşturulan aşırı gerçekçi portrelerin hem Brighton hem de anakara Avrupa’nın eski yerleşimcilerinin kim olduğuna ışık tutacağını belirtiyor.

3 boyutlu modelleme

Portrelerin yeniden yaratımı için, İsveç’ten adli sanatçı Oscar Nilsson, kafataslarının 3 boyutlu örneklerini aldı. Kişilerin geçmişi ve hangi yaşta öldüklerine ilişkin verileri inceledikten sonra, kasları oluşturmak için mumlu kil kullandı ve daha sonra, üzerini kırışık ve gözenek gibi detayların göze çarptığı, yapay deri ile kapladı.

Fotoğraflarda görülen Cebelitarıklı Neandertal kadın ve Fransa’dan Cro-Magnon adamı, Avrupa’da yaşamış insanların nasıl bir görünüme sahip olduklarını gösteriyor. DNA araştırmalarına göre, bunun gibi erken Cro-Magnon insanlarının gerçekten koyu tenleri vardı.

Diğer yandan doğum anında ölen ve Brighton’da bulunduğu bölge olan Whitehawk’tan ismini alan Whitehawk kadını da oldukça koyu bir ten rengine sahipti. Portreleri yapan Oscar Nilsson, Whitehawk  kadınının DNA’sının günümüze kadar korunmadığını, aynı bölgede yaşayan insanların kalıntıları incelendiğinde, bölgedeki insanların ten renginin günümüz Kuzey Afrika’sında yaşayanlar kadar hatta biraz daha koyu olduğunu söyledi.

Canlandırılan portreler incelendiğinde saç stili oldukça farklı biri de göze çarpıyor. Bu kişi, MÖ 250 yılında yaşayan ve günümüze göre erken sayılabilecek şekilde 24-31 yaşları arasında ölen Slonk Hill adamı. Oscar Nilsson, Slonk Hill adamı için, “Kemikleri incelendiğinde yakışıklı bir yüz yapısına sahip olduğu iyi bir yaşam sürdüğü, sağlıklı ve güçlü olduğu ortaya çıkıyor. Dişlerinin arasında diastema adı verilen boşluklar var.” ifadesini kullanıyor.

(Yunanistan’da Bulunan 9.000 Yıllık Kızın Yüzü Canlandırıldı)

Nilsson, Slonk Hill adamını için seçtiği saç şekline dair, “Saçın topuz yapıldığı yere doğru hafifçe kaydırıldığı bir saç şekli olan ve Germen kabilelerinin de çok sık kullandığı bir saç stilini uygun gördüm” diyor.

Diğer bir kadın ise MÖ 250 yılında yaşayan ve öldürüldüğü düşünülen Patcham kadını. Nilsson, kadının kemikleri incelendiğinde oldukça zor bir hayat sürdüğünü ve bunun sebebinin zor bir çalışma hayatına sahip olduğunu söylüyor. Çalışma şartlarının zorluğu kadın da aynı zamanda Shcmorl nodülü adı verilen bir tür bel fıtığına da sebep olmuştu. Kadının mezarını incelediğinde, başının arkasındaki çivi kalıntısı gözüne çarpan Nilsson, “Tabut özensiz bir şekilde kapatılmış olabilir. Ya da daha ilgi çekici bir şekilde ifade edecek olursak, birtakım batıl inançlardan kaynaklı olabilir. Ölen insanların öldükten sonra, çevresini rahatsız etmemesi için çivilerle gömüldüğüne dair örnekler var.” diyor.

“Ancak bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz.”

Portreler için protez göz ve silikon ile gerçek insan saçı kullanan Nilsson, gerçekçi portrelerin, bir nevi bakılan insanın hayat hikayesini ziyaretçilere anlattığını ve asıl istediğinin de bu olduğunu söylüyor.

Live Science. 29 Ocak 2019.