Yeni Fosiller Bilinen En Küçük Titanozoru Ortaya Çıkardı

Diğer titanozorlardan on kat daha küçük olan Titanomachya gimenezi, asteroid felaketinden önceki yaşama dair yeni bilgiler sunuyor.

Dijital bir illüstrasyonda Titanomachya gimenezi. (İllüstrasyon: Gabriel Diaz Yanten)

Patagonya’da keşfedilen yeni bir dinozor, bu dev canlıların en küçükleri arasında yer alıyor. Titanomachya gimenezi adı verilen tür, genellikle devasa dinozorlardan oluşan titanozorlar ailesine aitti. Ancak tipik devasa akrabalarının aksine, bu uzun boyunlu otobur, tamamen büyüdüğünde bile sadece bir inek boyutlarındaydı.

Yeni dinozor, Paleontoloji Müzesi Egidio Feruglio’da paleontolog ve National Geographic Kaşifi Diego Pol ve meslektaşları tarafından, Güney Amerika’daki dinozor çağının sonunu anlamaya yönelik bilimsel arayışlarının bir parçası olarak ortaya çıkarıldı. Bugüne kadar paleontologların dinozorların neslinin tükendiği geç Kretase dönemi hakkında bildiklerinin çoğu, Kuzey Yarımküre’de, özellikle de Kuzey Amerika’da bulunan fosil keşiflerine dayanıyordu.

Ancak Pol ve Güney Amerika’da çalışan diğer paleontologların da gösterdiği gibi, kıtada, çok sayıda yeni türün ortaya çıkmasını sağlayan ve yaklaşık 66 milyon yıl önce Kretase dönemini sona erdiren yıkıcı asteroid çarpmasına kadar geçen birkaç milyon yıldaki yaşamın daha ayrıntılı bir resmini sunan birçok önemli fosil noktası bulunuyor.

(İlgili: Hindistan’da Yumurtalarla Dolu Titanozor Yuvaları Bulundu)

Bu yeni titanozor, bölgedeki en son keşiflerden biri. Pol ve meslektaşları, şimdiye kadar Arjantin’de geç Kretase dönemine tarihlenen 20’den fazla fosil açısından zengin alan ortaya çıkardı. Bunlardan biri olan Patagonya’nın merkezindeki La Colonia Formasyonu, araştırmacıların uzun boyunlu bir sauropoda ait kemik parçalarını buldukları yerdi. Pol, bu keşiften önce bu bölgede sauropod dinozorlarına dair hiçbir kayıt bulunmadığını söylüyor.

Bulmacayı çözmek

Araştırmacılar, dinozor kalıntılarını bir araya getirmeyi dev bir yapbozu çözmeye benzetiyor. Pol, kalıntıların parçalanmış olduğunu ancak birbirlerine çok yakın konumlandığını belirtiyor.

Ekip laboratuvara döndüğünde, kaburgalar, omurlar, uzuv kemikleri ve kalçanın bir kısmını bulduklarını keşfettiler. Dinozora, Yunan mitolojisinde Olimposlular ile Titanlar arasındaki savaş olan “Titanomachy”den esinlenerek ve paleontolog Olga Giménez’in onuruna “Titanomachya gimenezi” adını verdiler.

Araştırmada yer almayan Maimónides Üniversitesi’nden paleontolog Pablo Gallina’ya göre, yalnızca kısmi bir iskelete sahip olmalarına rağmen, kemikler diğer dinozorlardan onu yeni bir tür olarak sınıflandırmayı gerektirecek kadar farklıydı. En dikkat çekici özellik ise bu yeni dinozorun ne kadar küçük olduğuydu.

Paleontologlar titanozorun keşfedildiği alanda çalışıyor. (C: Vincent Brusca)

Gallina’ya göre, titanozor sauropodlar düşünüldüğünde, akla uzun boyunlu ve kuyruklu büyük dinozorlar geliyor. Özellikle de en büyük titanozorların bulunduğu ve 70 tona ulaştığı Patagonya’dakiler söz konusu olduğunda. Ancak, bulunan bu dinozor çok daha küçük boyutlarda.

Fosilleşmiş uzuv kemiklerinin boyutlarından yola çıkan araştırmacılar, Titanomachya’nın 5 ila 10 ton ağırlığında olduğunu, vücut boyutlarının ise büyük bir ineğe benzediğini, ve uzun bir boyun ve kuyrukla birlikte yaklaşık 6 metre uzunluğa ulaştığını, yani yaklaşık olarak bir minibüsle aynı uzunlukta olduğunu tahmin ediyorlar.

Bu ölçüler, diğer titanozorlarla karşılaştırıldığında kesinlikle cılız kalıyor. En büyük titanozorların boyu bir metreden uzun ve ağırlıkları 70 tondan fazlaydı. Buna karşılık, yaklaşık 67 milyon yıl önce Kretase döneminin sonlarına doğru günümüz Arjantin’inde dolaşan Titanomachya, nispeten küçük boyutlardaydı.

Titanomachya’nın yaşadığı çevre, bugün bilinen Patagonya’dan çok farklı görünüyordu. Pol, geç Kretase döneminde bölgenin kıyı lagünleri ve haliçlerle dolu olduğunu söylüyor. Burası “etçil boğa” Carnotaurus’un ve paleontologların yeni yeni anlamaya başladıkları diğer çeşitli dinozor türlerinin oluşturduğu bir topluluk tarafından mesken edilen ıslak ve bataklık bir yerdi. Bu titanozorun keşfedildiği La Colonia Formasyonu’na yapılan keşif gezileri, aynı zamanda ördek gagalı Hadrosaurları, zırhlı Ankylosaurusları ve daha fazlasını da ortaya çıkardı. Titanomachya, daha birçok fosil keşfinin sadece başlangıcı olabilir.

Ancak Titanomachya’nın neden bu kadar küçük olduğu hala bir bilmece. Pol, “Vücut büyüklüğü sadece bu tür için değil, Kretase döneminin sonlarına doğru Patagonya’da yaşayan diğer titanozorlar için de özellikle ilginç olduğunu” söylüyor. Uzmanlar, küçük boyutun çevresel baskılara karşı bir adaptasyon olma olasılığı da dahil olmak üzere, çeşitli hipotezler üzerinde çalışıyorlar.

Pol’a göre, olasılıklardan biri, Patagonya’nın büyük bir bölümünü kaplayan Atlantik Okyanusu’nun aşılması nedeniyle mevcut kara alanının azalması. Patagonya’nın kara alanının yaklaşık yarısı bir zamanlar sığ denizlerle kaplıydı. Paleontologların, şimdiki Transilvanya’da bulunan Kretase adalarının kalıntıları gibi diğer fosil alanlarından elde ettikleri kanıtlar, sauropod dinozor türlerinin bazen dar alanlarda daha az yiyecekle hayatta kalmak için daha küçük olacak şekilde evrimleştiğini gösteriyor.

Diğer çevresel değişiklikler de buna katkıda bulunmuş olabilir. Pol, ekosistemlerdeki ve iklimdeki önemli değişikliklerin titanozorların boyutunu etkilemiş olabileceğini belirtiyor. Bölgedeki fosilleri inceleyen araştırmacılar, bu sorunun cevabını araştırmaya devam edecekler.

Küçük ayrıntıları incelemek

Daha fazla fosil, daha geniş çevresel eğilimleri ortaya çıkarmaya yardımcı olacaktır. Bu tabloyu çizebilmek için, dinozorlardan çok daha çeşitli türlerin dahil edilmesi gerekecek. Pol, “Patagonya’da Kretase döneminin sonundaki dünyayı ortaya çıkarmaya yeni başladığımıza inanıyoruz” diyor.

Proje sadece dinozorlara değil, bitkilere, omurgasızlara ve diğer hayvan gruplarına da odaklanıyor. Ve en nihayetinde, yok olmadan önce Kretase ekosistemlerinin ayrıntılı bir resmini oluşturmayı hedefliyor. Dinozorların çağını sona erdiren asteroit çarpmasından önceki hayata ilişkin bu bütünsel bakış açısı, bu kitlesel yok oluş nedeniyle dünyanın nasıl değiştiğini anlamak açısından çok önemli.

Pol, Kretase sonundaki yok oluşun küresel bir biyoçeşitlilik krizi olduğunu ve bunu tam olarak anlamak için dünyanın dört bir yanından kanıtlar gerektiğini söylüyor.

Örneğin, Kretase dönemi Patagonya’sında paleontologlar toprak, flora ve faunanın önemli değişimler geçirdiğine dair kanıtlar buluyor. Titanomachya gibi titanozorlar yok olmaya başlarken, Hadrosaurlar ve Ankylosauruslar gibi diğer otçullar ekosistemde yeni roller üstleniyordu. Nihayetinde bu küçük titanozor, tüm zamanların en büyük felaketlerinden biriyle sonuçlanacak bir değişime işaret ediyordu.


National Geographic. 11 Nisan 2024.

Makale: Pérez-Moreno, A., Salgado, L., Carballido, J. L., Otero, A., & Pol, D. (2024). A new titanosaur from the La Colonia Formation (Campanian-Maastrichtian), Chubut Province, Argentina. Historical Biology, 1-20.

You must be logged in to post a comment Login