Tutankamon’un Mezarından Çalındığı Düşünülen Çekirge Satıldı

Tutankamon’un mezarından çalınmış olabileceği düşünülen 3.400 yıllık çekirge eseri, müzayedede 450.000 dolardan fazlaya satıldı.

Sadece 9 cm uzunluğundaki çekirge, fildişi ve ahşaptan oyulmuş. C: Apollo Art Auctions

Eserin kökeni belirsiz olsa da birçok uzman, arkeolog Howard Carter’ın 1922 yılında firavunun mezarını kazdıktan sonra bu eseri kendine sakladığını düşünüyor.

Kökenine dair haftalar süren hararetli tartışmaların ardından, Mısır Kralı Tutankamon’un mezarından yasa dışı şekilde alınmış olabileceği düşünülen bir eser, Londra’daki bir müzayedede yaklaşık 450.000 dolara satıldı.

Fildişi ve ağaçtan oyulmuş, sadece 9 santimetre uzunluğundaki “Guennol Çekirgesi”, yaklaşık 3.400 yıl önce, Tutankamon’un hükümdarlığı sıralarında yapılmış ve boyanmıştı.

(İlgili: Tutankamon’u Keşfeden Arkeoloğa Ait Bavul Ortaya Çıktı)

Satışı gerçekleştiren Apollo Art Auctions’ın açıklamasına göre, “Siyah ve mavi kakma gözleri ona gerçekçi bir görünüm kazandırıyor; dama tahtası desenli üst kanatları ise dışa doğru açıldığında muhtemelen göz boyası (kohl) veya parfüm gibi Yeni Krallık dönemi seçkinlerinin vazgeçilmez eşyalarını saklamak için kullanılan küçük bir iç boşluğu ortaya çıkarıyor.”

Çekirgenin kanatları açıldığında, muhtemelen kozmetik ürünlerinin saklandığı bir boşluk ortaya çıktı. C: Apollo Art Auctions

Ancak bazı uzmanlar, 1922’de firavunun mezarını bulan arkeolog Howard Carter’ın, bu eseri keşiften sonra çaldığını düşünüyor. Müzayede duyurulduğundan beri eserin kökeni tarihçiler arasında yoğun tartışma yarattı.

Kayıtlar, Mısırlı sanat eseri tüccarı Maurice Nahman’ın çekirgeyi Carter’dan satın aldığını gösteriyor. Nahman daha sonra bu eseri 1936’da New Yorklu sanat taciri Joseph Brummer’a sattı. Şu anda New York Metropolitan Sanat Müzesi arşivinde bulunan Brummer’ın envanter kartına göre, obje “Tutankamon’un mezarından geldiği varsayılan” bir parçaydı.

1948 yılında, Pittsburgh çelik servetinin varisi Alastair Bradley Martin, çekirgeyi yaklaşık 10.000 dolara (bugünün parasıyla 100.000 doların üzerinde) satın aldı. Martin’in koleksiyonundaki eserler “Guennol” olarak adlandırıldı; çünkü “gwennol” Galce’de “martı kuşu” anlamına geliyor. 2007’de Merrin Gallery bu eseri satın aldı. Daha sonra, Katar kraliyet ailesi üyesi olan Şeyh Saud el-Thani’nin varisleri, bu çekirgeyi 1,2 milyon dolara satın aldı.

Yaklaşık 3.400 yıl öncesine dayanan çekirge eser, parfüm veya sürme gibi kozmetik ürünlerinin saklandığı bir kaptı. C: Apollo Art Auctions

Martin’in koleksiyonunda bulunduğu süre boyunca çekirge, 1948 ile 2002 arasında çeşitli dönemlerde Brooklyn Müzesi’nde sergilendi ve 1969’da da Metropolitan Müzesi’nde gösterime sunuldu.

Bu arada, Carter’ın hırsızlık yaptığına dair söylentiler dolaşmaya başladı. 1939’daki ölümünden sonra, arkeoloğun eşyaları arasında Tutankamon’la bağlantılı eserler bulundu. Son yıllarda yayımlanmamış mektuplar ve kayıp eserlerin keşfi, yağmacılık iddialarını destekleyen daha fazla kanıt sundu.

Müzayede evi, bu eserin Tutankamon’un mezarıyla olan bağlantısının “yakın zamanda öne sürülmüş akademik bir hipotez” olduğunu, kesin bir gerçeklik taşımadığını belirtiyor ve şunları ekliyor: “Bu objeye ait mezarda çekilmiş bir kazı fotoğrafı yok ve Carter da bunu envanter listesine hiç dahil etmedi.”

Almanya’daki Museum August Kestner’de görev yapan Mısırbilimci Christian Loeben ise çekirgenin Tutankamon’un mezarından geldiğinden “oldukça emin” olduğunu belirtiyor. Ona göre eserin üslubu, firavunun hükümdarlık dönemine ait ve çok iyi korunmuş durumu, mühürlü bir odada saklandığını düşündürüyor. Ayrıca eserin Mısır’a geri verilmesi gerektiğini savunuyor.

Tutankamon’un mezarının bir bölümü 1922’de açıldığında böyle görünüyordu. C: Wikimedia Commons

Ancak 27 Temmuz’da müzayede planlandığı gibi gerçekleşti.

Apollo Art Auctions, yaptığı açıklamada şunları söylüyor: “Bir iade talebinin geçerli olması için İngiltere yasalarına göre yasa dışı köken, yasa dışı ihracat ve zamanında harekete geçme gibi unsurların kanıtlanması gerekir. Bu eserin 80 yılı aşkın kamuya açık tarihçesi boyunca böyle bir kanıt sunulmamıştır. Bu parçayı, tarihsel ve kültürel önemi nedeniyle satışa sunmayı seçtik. Hak ettiği şekilde takdir edilmesini umuyoruz ve umarız sorumlulukla korunabileceği ve herkesin erişimine açık bir kamusal koleksiyona girer.”

New York Şehir Üniversitesi bünyesindeki John Jay Adli Bilimler Koleji’nde sanat suçları uzmanı olan Erin Thompson ise müzayede evinin küçük olmasının dikkat çekici olduğunu söylüyor. Büyük müzayede evleri olan Christie’s ve Sotheby’s’in “böylesine açık şekilde bir yağmacıyla bağlantılı bir antikaya asla dokunmayacağını” belirtiyor.


Smithsonian Magazine. 30 Temmuz 2025.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login