Buz Adam Ötzi’nin göğüs kafesi, mevsimsel göçlerinde ona yardımcı olmuş olabilecek bir dizi belirsiz özellik taşıyor.
Afrika’daki insanlar 70.000 yıl önce davranışlarını büyük ölçüde değiştirdi ve bu, torunlarının dünyaya nasıl yayıldığını açıklayabilir.
Genç Dryas soğuma döneminde Skye Adası buzullarla çevriliyken, insanların burada hayatta kalmış olabileceği düşünülüyor.
Mağara kalıntıları, Buzul Çağı’nda yüksek rakımlarda yaşayan Avustralya yerlilerine ait en eski kanıtları ortaya koydu.
Homo sapiens, daha önce başarısızlıkla sonuçlanan göç girişimlerinin ardından, 50.000 yıl önce Afrika'dan ayrılmayı nasıl başardı?
120.000 ile 60.000 yıl önce Neandertaller, Doğu Avrupa’dan Güney Sibirya ve Orta Asya’ya doğru ikinci büyük göç dalgasına girişti.
İzlanda’nın batı kıyısında bulunan Grönland kökenli kayalar, Geç Roma İmparatorluğu’nun çöküşünü ani bir iklim değişikliğine bağlayabilir.
Tarih, berbat zamanlarla dolu. İnsanlık hikâyesinin herhangi bir bölümünü açtığınızda göreceksiniz ki barış ve refah istisnadır; kural değil.
Yeni bir araştırmaya göre, MS 367 yılında Roma Britanyası’na yönelik bir istilada üç yıl süren şiddetli bir kuraklık önemli rol oynadı.
Arkeoloji yalnızca geçmişi anlamamıza mı hizmet eder, yoksa geleceği şekillendirme konusunda da bir rolü olabilir mi?
Arkeologlar, Arap Yarımadası'nda sistematik olarak yapılmış taş bıçak üretimine ilişkin bilinen en eski kanıtları ortaya çıkardı.
Eğer yakın akrabalarımıza bakacak olursak, bizim de 'son kullanma tarihimizi' aşmamıza pek zaman kalmadı.
Bizans imparatorluğunda 6. yüzyılda nüfus ve ticaret açısından gerileme yaşanmamış, aksine yeni bir rekor kırılmıştı.
Yeni bir araştırma, dağlık bölgelerde bulunan farklı ekosistemlerin insan evriminde kilit bir rol oynadığını ortaya koydu.
Çökmüş antik medeniyetler, bize iklim uyarılarını neden görmezden gelmememiz gerektiğine dair ipuçları veriyor.
Tunç Çağı'nın en büyük medeniyetleri, yaklaşık 3.200 yıl önce ani ve gizemli bir çöküşle karşılaştı. Peki neden?
Ragnarök'ün habercisi olan efsanevi Fimbulwinter, MS 536'dan sonra yaşanan bir dizi zorlu yıldan esinlenmiş olabilir.
Seddin yakınlarındaki Tunç Çağı yerleşiminde, şaşırtıcı derecede yoğun nüfuslu bir çiftçi ve tüccar topluluğuna ait kalıntılar bulundu.
Şaşırtıcı bulgulara göre eski insanlar, bölgeyi terk etmek yerine son buzul çağını Orta Avrupa'nın dondurucu soğuklarında geçirdiler.
Eski medeniyetler, binlerce yıl boyunca sıcak ve kuru iklimlerde insanları nasıl daha rahat barındıracaklarına dair kilit yöntemler biliyordu.