Roma Britanyasından Çarmıha Gerilmiş İnsanın Yüzünü Görün

Roma Britanyası’nda yaklaşık 2.000 yıl önce uzuvlarına çivi çakılarak çarmıha gerilen bir insanın yüzü ilk kez canlandırıldı.

Roma Britanyası’nda bugüne kadar yalnızca bir çarmıha gerilme kurbanı tespit edildi: Topuk kemiğine 5 cm’lik çivi çakılmış adamın iskeleti, 2017 yılında Cambridgeshire’da yapılan bir kazı sırasında keşfedildi. Şimdi ise araştırmacılar, adamın yaşadığı dönemde nasıl göründüğünü gösteren bir yüz rekonstrüksiyonu yayınladılar.

Virginia’daki George Mason Üniversitesi’nden adli bilim insanı Joe Mullins, “Binlerce yıl önceki bir yüze bakıyorum ve bu yüze bakmak asla unutamayacağım bir şey.” diyor.

(İlgili: Antik Roma’da Çarmıha Germenin Fiziksel Kanıtı Bulundu)

Mullins’in çalışmaları genellikle günümüzün suç mağdurlarının yüzlerini yeniden yapılandırmak için kolluk kuvvetleriyle birlikte çalışmayı içeriyor. Mullins, “Bu eski kurban, kariyerim boyunca üzerinde çalıştığım en ilginç kafatasına sahip.” diyor.

İskelet, Fenstanton köyündeki bir Roma yerleşiminde gün ışığına çıkarıldı. Alanda MS 3. ve 4. yüzyıllar arasına tarihlenen beş mezarlık bulunuyordu.

Araştırmacılar burada gömülü 40 yetişkin ve 5 çocuğu ortaya çıkarırken, bir adamın kalıntıları göze çarpıyordu: Topuğun içinden uzun bir çivinin saplandığı görülebiliyordu ve bacaklarda muhtemelen bağlanma ve zincirlenmeden kaynaklanan enfeksiyon veya iltihaplanma belirtileri görülüyordu.

Roma İmparatorluğu’nda çarmıha germe, hem suç işleyenleri hem de küçük kabahatler nedeniyle çarmıha gerilen çok sayıda köleyi yavaş yavaş cezalandıran zalim, eski bir yöntemdi. Bu kişiler ahşap haçlara asıldı, uzuvları ya iple bağlandı ya da yapıya çivilendi. I. Konstantin, 4. yüzyılda ya İsa’nın onuruna ya da uygulamanın insanlık dışı olduğunu kabul ederek cezayı kaldırdı.

Cambridge Üniversitesi’nden osteolog Corinne Duhig’in söylediğine göre, daha önce Roma döneminde çarmıha germeye dair kanıtlar yalnızca İsrail’de bulunmuştu.

“Günümüze kadar iyi korunmuş olma ve çivinin kemikte kalmasından oluşan şanslı kombinasyon, binlerce örneğin kaybolduğu bu neredeyse eşsiz örneği incelememe olanak sağladı. Bu, imparatorluğun sınırındaki bu küçük yerleşim yerinin sakinlerinin bile Roma’nın en barbar cezalarından kurtulamadığını gösteriyor.”

Keşiften bu yana araştırmacılar, kurbanın kimliği hakkında daha fazla bilgi edinmek için ek analizler yürütüyor. Radyokarbon tarihlemesi onun MS 130 ile 360 yılları arasında öldüğünü ve muhtemelen 30’lu yaşlarının ortasında olduğunu gösteriyor.

Şiddetli ölümünün nedenleri belirsiz olsa da kendisine normal bir cenaze töreni yapılmış gibi görünüyor. DNA testleri onun kahverengi saçlı ve kahverengi gözlü olabileceğini gösteriyor.

Mullins’in yarattığı rekonstrüksiyon, koyu renkli, çökmüş gözlere sahip sakallı bir adamı tasvir ediyor. Görsel, bizimkinden çok uzak bir zamanda yaşamış bir bireyin insanlaştırılmasına yardımcı oluyor.

Smithsonian Magazine. 16 Ocak 2024.