Güney Afrika’nın en ünlü iki arkeolojik kazı alanı Sibudu ve Blombos’da günümüzden 71.000 yıl önce, birbirinden neredeyse 1000 km uzakta yaşamış Orta Taş Devri’ne ait insan topluluklarının aynı taş aletleri kullandıkları; ancak bu aletlerin yapılış şekillerinde farklılıklar olduğu ortaya çıkarıldı.
Witwatersrand Üniversitesi Arkeoloji Profesörü Lyn Wadley “Bu durum 65.000 yıl önce böyle değildi ve taş aletlerin yapımındaki benzerlik, Güney Afrika’da aynı kültürel geleneklerin yayıldığına işaret ediyordu.” dedi.
Güney Afrika, Fransa, Amerika ve İtalya’dan gelen araştırmacıların oluşturduğu uluslararası ekip, 10 Temmuz 2015’te Orta Taş Devri’nde taş alet teknolojisi üzerine yaptıkları araştırmalarının sonuçlarını yayımladı.
Araştırmacılar, Güney Afrika’daki iki ünlü arkeolojik kazı alanı Batı Cape’deki Blombos Mağarası ve KwaZulu-Natal’daki Sibudu’da Orta Taş Devri’ne ait iki tip malzeme topluluğu üzerinde – Still Bay ve Howiesons Poort- sistematik teknolojik ve tipolojik analizler yürüttü. Bu kazı alanlarında, modern insan davranışlarının kökenlerine ait arkeolojik kanıtlar bulundu.
Araştırmada, kendi verilerini ve yayımlanmış diğer çalışmalardan elde ettikleri verileri yorumlayan araştırmacılar, taş malzeme toplulukları arasında farklılıklar olduğunu bildirmekle beraber, bu eserlerin ne ölçüde homojen taş kümelerine ayrılabileceğini de tartıştılar.
Araştırmacılar, Howiesons Poort malzeme topluluğu üzerine daha önce yapılan araştırmaların sonuçlarını doğrulamakla beraber, aynı zamanda Batı Cape ‘den KwaZulu-Natal’a kadar uzanan bu geniş bölgeye yayılan kültürel oluşumların benzerliğini de tartışmaya açtılar.
Her kazı alanında farklı taş tipinin kullanılmış olmasına karşın, Howeisons Poort zanaatkarlarının taşı yontmak için aynı modeli izledikleri görüldü. Küçük bıçaklar üreten topluluk, çakı gibi bir arkası ve sivri uçları olan bu aletleri, hem kesici bir alet, hem de avlanma silahı olarak kullanmışlardı.
Araştırmanın sonuçları, uzun süreli davranışsal geleneklerin, sosyal olarak öğretim ve sözlü etkileşim yoluyla aktarıldığı düşüncesini kanıtlıyor. Bu çalışma, aynı zamanda Howeisons Poort tesisinin durağan bir topluluk olmadığını ve zaman içinde büyük değişiklikler geçirdiğini de gösteriyor.
Benzer bir yaklaşım, Sibudu ve Blombos mağaralarından elde eldilen Still Bay malzeme topluluklarının analizlerinde de kullanıldı. Sibudu’da taş yontma biçimi, bütünüyle ince, uzun ve iki uçlu taş aletler üretmeye odaklıydı. Bu aletlerin uçları, kesici alet olarak kullanılmaları önceliğiyle tasarlanmış ve uzun süren bileme işlemlerinden geçirilerek, uzun ömürlü olmaları amaçlanmıştı.
Sibudu ve Blombos’taki Still Bay tipi aletler arasında çeşitli benzerlikler mevcut olsa da, üretim farklılıkları sebebiyle onları aynı kültürel oluşum altında gruplamak pek mümkün değildir. Diğer bir deyişle, Sibudu ve Blombos, 71.000 yıl önce taş alet üretiminde aynı kuralları ve gelenekleri paylaşmıyordu.
Still Bay kazı alanları, Güney Afrika’da hala yaygın olmamakla beraber, gelecekteki araştırmalarda, Still Bay malzeme topluluğunun değişiminin, Howeisons Poort malzeme topluluğunda olduğundan farklı bir yönde gerçekleşip gerçekleşmediğine dair yeni gözlemler yapılması gerekebilir.
UNIVERSITY OF THE WITWATERSRAND
You must be logged in to post a comment Login